𝙄'𝙢 𝙀𝙧𝙤𝙨~𝙎𝙤𝙥𝙚

17-Beyaz Tanelerim

"Seviyor, sevmiyor, seviyor, sevmiyor, seviyor, sevmiyor..."

Her bir sözde koparılan beyaz tanelerim, acıyan canım... Ses çıkaramadığım için belki de her gelen geçen koparıyordu beyazlarımı, sapımda yapayalnız bir sarı nokta oluyordum sadece sonrasında ise yere atılıyordum hiç düşünülmeden, sapımda tek bir çiçeğimi bulundurduğumdan dolayı yapayalnız kalıyordum...

Geceleri karanlığın bulundurduğu her şeyden korkuyordum. Hafifçe esen rüzgardan, yemek arayan köpeklerden, kurtların gezmesinden...

Elimde değildi beyazlarım olmadan yapayalnızdım, savunmasızdım elbet bir diken değildiler ama yanımda birilerinin vermiş olduğu huzur benim için sabah güneşinin doğmasına sebep oluyordu.

Beyazlarım olmadığı sürece sürece üşüyordum, yerde çimlerden dolayı kamufle olmuş sapıma basıp geçiyorlardı. Halbuki beyazlarım olduğu sürece elleriyle beni işaret edip ne güzel papatya diyip basmamaya özen gösteriyorlardı...

~

Yoongi;

Hoseok'un yanına gittim.

"Güzel mi papatyalar bir tanem?"

"Çok güzeller Yoon."

"Birkaç tane senin için alayım mı?"

Diyerekten bir tane papatyaya eğilmiştim, Hoseok papatyaya uzanan elimi tutmuştu.

"Hayır Yoon koparma sapında daha güzeller, her şey ait olduğu yerde daha güzel."

"Hmm peki senin en güzel olduğun yer neresi?"

Gözlerimin içine baktı.

"Senin yanında."

Sarıldım ona ve kulağına fısıldadım.

"Beni anlatmamı istemediğim ama bir tanem."

"Ama ben seni anlatmıyordum k-"

Cümlesini tamamlamasına izin vermeden dudaklarını dudaklarıma değdirdim. Beş- on dakika dudaklarımız birbirine kitli kalmıştı, Hoseok kendisini geriye çekti sonra.

"Yoon insanlar bize bakıyor."

"Peki bu bizim umurumuzda mı?"

"Senin umrumda olmayabilir ama benim umrumda."

Tekrar sarılmıştım ona.

"Sen utandın mı?"

Derken bir elimle yanağını okşuyordum, bir elimle ise belini kavramıştım. Hoseok başını sallamıştı sonda yere bakmıştı, elimle çenesinden tutup kaldırmıştım yüzünü.

"Utanma bir tanem sonuçta bu insanları bir daha görmeyeceğiz, hadi elini ver biraz yürüyelim."

Hoseok'un elini tutmuştum ve beraber yürümeye başlamıştık.

Hoseok;

Elim Yoon'un eli arasında olunca nasıl kalbimin attığını inan bilemezsiniz bilseniz de yaşamadığınız sürece anlamazsınız...