twenty eight

440 43 21
                                    

"Bu nedir bilmiyorum, tek bildiğim sensin
Bunun ne olduğunu bilmiyorum, tek bildiğim sensin.
Bana olan şey ne bilmiyorum, tek bildiğim sensin..." dedi ve şarkısı son buldu Lisa'nın.

Rose'nin aklı karışmıştı, birinden söz edildiği belliydi ancak kırılmış gibi hissediyordu, bu duygu da neydi? Lisa onu etkiliyordu, bunu kabul etmişti. Ancak böyle sözleri başkasına sarf etmiş olduğu gerçeği onu üzmüştü.

Sahte bir gülümseme takınıp "Kime yazdın bakalım bu şarkıyı?" diye sordu. "Kimseye, hiiç." dedi ve konuyu geçiştirdi Lisa.

Rose gerçekten üzgün hissediyordu, ancak ayıp olmasın diye daha normal davranmaya ve gülümsemeye çalıştı. Sohbet ettiler ve bir saat kadar sonra Rose de eve gitmek için Lisa'nın evinden ayrıldı.

 Sohbet ettiler ve bir saat kadar sonra Rose de eve gitmek için Lisa'nın evinden ayrıldı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

m_lalisa: tatlı.

17.203 Beğeni

Bu gönderinin yorumları kapatılmıştır.

akşam

"Beomgyu bildiğin birine şarkı yazmış, birde diyor ki 'aklım almıyor bu duyguyu ancak kalbim hissediyor' inanabiliyor musun, nasıl ağlamayayım?" diye çıkıştı ve burnunu çekti ona ağlamamasını söyleyen Beomgyu'ya karşı.

"Ya nereden biliyorsun belki annesine falandır." diye bir ihtimal sundu çaresizce Beomgyu. Rose'yi bu denli üzüntüyle, içli içli ağlarken en son lisede dayak yediğinde görmüştü. Uzun zaman geçmişti.

"Beomgyu dalga geçiyorsan komik değil neden annesine o tarz şeyler desin ki?" dedi Rose. Beomgyu ne diyeceğini bilmezken Rose kalktı ve banyoya gidip elini yüzünü yıkadı.

İçeri geldi ve "Biraz dışarı çıkacağım." dedi. Beomgyu da "Hayır bu akşam saatinde çıkamazsın tek başına, ben gelirsem çıkabilirsin ancak. Tek başına göndermem seni dışarı, başına bir şey gelebilir." dedi.

"Lütfen Gyu, buna ihtiyacım var. Bırak biraz hava alayım, söz veriyorum telefonum açık olacak ve ararsan açacağım." dedi Rose. Beomgyu'nun ise kabul etmekten başka şansı kalmamıştı karşısında dudaklarını büzmüş izin bekleyen kıza karşı.

"Tamam, ama gittiğin her yerden konum at ki aradığımda açmazsan gelebileyim tamam mı?" diye sordu Beomgyu. Rose de "Tamam, tamam." dedi ve ceketini giyip ayakkabılarını da eline aldı. Ayakkabılarını da giyip Beomgyu'nun da bitmeyen tembihlemeleriyle evden ayrıldı.

-

"Another story that's sad and true." dedi mırıldanırcasına Rose. Şu an ise birasını almış sahilde oturuyordu. Beomgyu'ya konumunu atmayı da unutmamıştı tabi. Yoksa başının etini yiyecekti o, biliyordu.

Sevdiği bir şarkıcının, sevdiği bir şarkısı.

"Another story that’s sad and true
I can feel the pain, can you?
You had to be the one to let me down
To color me blue
Hate to see you with someone new
I’ll put a curse on her and you" dedi. Bu şarkıyı seviyordu ancak ilk defa bu kadar içten hissediyordu. Göz yaşları eşliğinde mırıldanmaya devam etti.

"Gone. Severim bu şarkıyı." diyen kişi onu bölene kadar tabii.

sansra | chaelisa ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin