İyi okumalarr...<3
Semegi & Semetae
Oy sınırı: 15 VOTE
-
Jungguk|
Güneş ışığının sanki hiç bir sapmaya uğramadan tam gözümün üzerine nüfuz edişinden duyduğum rahatsızlıkla gözlerimi araladım. Kafamın içinde sanki binlerce atlı aynı toprağa defalarca basa basa koşuşturuyormuş gibi hissediyordum. Beynim bomboş gibi aynı zamanda dopdolu gibiydi.
Uzandığım yataktan başımı kaldırdığımda gördüğüm tanıdık olmayan odayla afalladım. Burada ne işim olduğunu sorgulayacakken kesik kesik dün olanları hatırlıyor gibiydim. Bir anda hatırladığım olayla tüm kan yüzüme hücum etmişti. Gerçekten bunu yapmamıştım tabii ki beynim sarhoşluğun verdiği salaklıktan faydalanıyordu.
Yataktan kalkıp hızlıca odadaki banyoya girip tüm işlerimi hallettim. Gözlerim aynadaki bedenime takıldığında üzerimin değiştirilmiş olduğu gördüm. Dün tam olarak neler olmuştu! Banyodan çıkıp sessiz hatta parmak uçlarımda yürüyerek aşağı indim, bir an önce çıkıp gitmeliydim yoksa fena şeyler olabilirdi.
Aşağı geldiğimde bir süre botlarımı aramıştı daha sonra bir ayakkabılık bulmuştum, kusursuz bir şekilde dizili olan ayakkabılar arasında benim botlarımı görmemek imkansız gibi bir şeydi. Hızlıca ilk raftaki botlarımı alıp tekrar parmak uçlarında kapıya doğru koştum.
Kapıyı hiç ses çıkartmadan açtığımda kendimle gurur duymuştum. Geniş bahçeye çıktığım gibi yarım yamalak botları ayağıma geçirdim ve dış kapıya kadar koşar adımlarla ilerledim.
"Bay Jeon bir şey mi istemiştiniz?" duyduğum kalın sesle çığlık atarak arkamdaki kapıya yapıştım.Boşluğuma gelmişti.
"Oh! Kusura bakmayın ürkütmek istemedim." diyerek kendini savunmaya geçmişti."Ö-önemli değil. Ben sadece... Iıı... Gidiyordum evet gidiyorum. Benimde bir evim ocağımda yemeğim var sonu-" ne diyordum tanrı aşkına ben!
"Aişhh! Eve gidiyorum işte bir sorun yok teşekkürler." dedikten sonra gidecekken beni kolumdan sıkıca kavrayan adama döndüm.Ne halt yiyordu bu?
"Üzgünüm efendim çıkabileceğinize dair talimat almadım daha sonra benim başım yanar lütfen içeride Bay Kim gelene kadar bekleyin. Birazdan gelecektir zaten kürek çekme saati çoktan bitti." demişti.Verilen emirle tüm vücudum sinirle dolmaya başladı.
"Ordan bakınca burada isteyerek kalıyormuşum gibi mi duruyor beyefendi! Senin patronun gece beni kaçırmış, kendi evim yerine evine getirmiş resmen eve atmış beni be! Bırak gideceğim dedim! Evde kocasını bekleyenler gibi birde onu mu bekleyeceğim." sinirle bağırarak içimi boşaltmıştım.Karşımdaki beden sırıtarak bana bakıyordu. Hayır yani komik bir şey mi söylemiştim.
"Anlıyorum Bay Jeon fakat dediğim gibi bana çıkmanıza dair bir talimat verilmedi lütfen beni zorlamadan içeriye geçin." demişti. Hala ısrarcıydı.Bir an elimi ceplerime attığımda telefonumun, cüzdanımın da üzerimde olmadığını fark etmiştim.
"Eşyalarım nerede?" soran gözlerle ve aynı zamanda sinirle bakıyordum ona.
"İçeride. Dün gece masanızdan alıp buraya getirdik." demişti. Şimdi mecbur içeri girmek zorundaydım, girmesem bile bu adam beni bir şekilde yine içeri sokacaktı.Kolumu ondan kurtarıp sakin adımlarla eve geri döndüm kapıyı benim için açmıştı, yattığım odaya çıkıp telefonumu aradım. Cüzdanımla beraber aynanın yanındaki kitaplıkta duruyordu. Kitaplığın önüne gidip ikisinide aldım, telefonumu açtığımda ekran beni şaşırtmamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Darned | Taekook
FanfictionKim Taehyung İtalya'da yer altına nam salmış bir mafya lideri, Jeon Jungguk ise yetenekli ve bir o kadar da naif bir doktor. Jungguk, Taehyung'a göre hiç kurtarılmaması gereken birini hayata döndürmüştü... "Siz kimsiniz?" "Ben senin bundan sonraki...