İyi okumalarr...<3
...
Donmuştum.
Ne diyeceğimi bilemiyordum. Bana 2 saat vermişti ve ben bu sürenin yarısını söylediği şeyi idrak etmek -anlamak- ile geçirmiştim bana fazla imkansız geliyordu o parayı bulmak ancak aradığımızı gökte değil yerde bulmuştuk.
Bana çalış derken neyi kastettiğini de anlamamıştım fakat şaşkınlığım ile kafamı sallayıp odadan çıkmıştım.
"O antlaşmaya imzanı at." irkilerek sesin geldiği yöne döndüğümde annem olacak kadını görmüştüm.
"Ne hakla bana emir veriyorsun sen, olanların bütün sorumlusu sen olduğun halde?!" dedim sinirle.Peşimize taktığı borç yetmiyordu tabii bir de emir veriyordu.
"Şuan önemli olan bu mu sence Jeon Jungguk eğer o parayı ödeyemezsek bu akşam babanı da beni de öldüreceklerini söylediler ve hiç şaka yapıyor gibi değillerdi. Anlıyorum ben umrumda değil ama babanda mı değil?" dediğinde gözlerim sonuna kadar şaşkınlıkla açılmıştı.Babam bana bundan bahsetmemişti ve ben bunu daha yeni öğreniyordum.
"N-ne demek babanı öldürecekler?" ne söylediğinin farkında değildi.Babamı öldüremezlerdi o kadar da değildi babam bu olanları onların yanına bırakmayacağı gibi ellerinden kurtulup bu sefer onları yaşatmazdı ancak yinede içimi bir korku sarmıştı.
"İmzalaman için söylemiyorum eminim bunu sana bu teklifi sunan adam da öğrenmiştir. Bu teklifi sunduğuna göre sana karşı ilgisi var ne yaptın ona mı gösterd-" diyeceği sırada hızla gidip boğazına yapıştım.Ne söylediğini ne ağzı ne de kulağı duyuyordu.
"O çeneni kapat ben artık 7 yaşındaki o çocuk değilim. Yeminimi çiğner seni öldürürüm anladın mı beni?" dedim ve boğazını bıraktım. O öksürmeye başlarken bende odadan çıkıp çalışma odasına yönelmiştim.Yapacak bir şeyim yoktu o parayı bugün içerisinde başka bir yerden bulmamın imkanı da yoktu bu yüzden kabul edip ne istiyorsa yapacaktım. Önüne geldiğim kapıyı nezaketen tıklatıp içeriye girdiğimde kağıtlardan başını kaldırıp bana bakmaya başladı.
"Gel otur." dediğini yapıp yaklaşık 1 saat önce oturduğum yere tekrar oturdum.
"Ne antlaşması?" içimi kemiren o soruyu sormuştum.
"Bana çalışacaksın." dedi.
"Onu anladım sana ne yaparak çalışacağım onu soruyorum." dedim.
"Babam yarın İtalya'ya gidecek ve bir süre gelmeyecek o sürede annem buraya gelecek ve sen onu tedavi edeceksin." ne tedavisinden bahsediyordu?Bir tek bunun için o kadar parayı verdiğini düşünmüyordum.
"Annen ne hastası?" sorunun ne olduğunu bilmem gerekiyordu.
"Psikolojik ve bedensel rahatsızlıklar, her türlü sorununa bakman gerekiyor birde benim sözümden çıkmayacaksın sadece bu kadar." demişti ama hala bu kadar olduğuna inanmıyordum.Masada elinin altındaki bir kağıdı bana doğru sürdü.
*
-Antlaşma 2 aylık bir süre içerisinde geçerli durumda olacaktır.-Jeon Jungguk, Bay Kim Taehyung'un istediği her şeyi yapmak zorundadır.
-Jeon Jungguk bu süre zarfında Bay Kim Taehyung'un evinde kalacaktır.
-Jeon Jungguk bu süre içinde izinsiz hiç bir şey yapmayacak, evden ayrılmayacak ve girilmemesi gereken -kilitli olan- odalara asla girmeyecektir.
-Jeon Jungguk bu süre içerisinde işine gitmeyecektir. (Onun için özel izin alınacaktır.)
-Jeon Jungguk, Bay Kim Taehyung'un annesi ve gerektiğinde evdekilerin hastane işleri ile ilgilenecektir.
-Bay Kim Taehyung bu antlaşma karşılığı olarak bir daha geri almamak şart ile Jeon Jungguk'un ailesinin 1 milyon borcunu ödeyecektir.
Gördüğüm maddeler beni bir köle ve aşağılanmış gibi hissettirse de sadece babam için buna katlanmam gerekiyordu. Kağıtla beraber sürdüğü kalemi elime alıp alt kısımda adımın yazılı olduğu yere imzamı atmıştım. Düşünemeye veya bu maddeleri sorgulamaya zamanım yoktu başka şekilde de o parayı bulamayacağımı biliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Darned | Taekook
FanfictionKim Taehyung İtalya'da yer altına nam salmış bir mafya lideri, Jeon Jungguk ise yetenekli ve bir o kadar da naif bir doktor. Jungguk, Taehyung'a göre hiç kurtarılmaması gereken birini hayata döndürmüştü... "Siz kimsiniz?" "Ben senin bundan sonraki...