↳ gold cloaks | daemon targaryen

714 46 32
                                    

Bölüm uyarısı: Yetişkin içerik! (Şiddet, kan, argo ve uygunsuz davranışlar içerir.)

Keyifli okumalar!

Başkentte, korkunun rengi altın idi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Başkentte, korkunun rengi altın idi.

Kaynağı ise Prens Daemon Targaryen olarak açıklanabilirdi. Barışsever Kral Viserys Targaryen'in küçük kardeşine göre, kral toprakları sefaletin eşiğinde çırpınıyordu. Suç, sokak şarabı kadar sık tüketilir olmuştu. Hırsızlar yüzsüz, tecavüzcüler arsızdı. Her sokak başını bir haraç çetesi almıştı ve savunmasız halktan para çalmak gibi küstahça bir amaç edinmişlerdi. Katiller sokaklara çökmüştü. Kadınların çığlıkları geceyi lanetliyordu. Çocuklar dilendirilerek, dövüştürülerek ve kullanılarak erken yaşta teslim ediliyordu yabancıya.

Diyarın gözünde başkent korkunç ve yedi cehennemden kopmuş bir parça sayılırdı. Yedi tanrı orayı unutmuştu.

Kralın kentinde güvenliği ve düzeni sağlaması amacıyla kurulan orduya Şehir Gözcüleri adı verilirdi. Sokaklar onların devriyeleri ile korunur; gece vakti herkes uyurken, onların uyanık kalarak halkı koruması beklenmekte idi. Lakin bir sorun vardı. Bu gözcüler başıboş, aç ve disiplinsiz hâlde şehri korumaları için görevlendirilmişlerdi. Başlarına kumandan olarak atanmış hiç kimse bu orduyu bir adım ileriye taşıyamamıştı. Kral Viserys'in küçük konseyinin bu gözcülere ilgisiz oluşu, eskimiş zırhları ve kokmuş ağızları ile halkı korumaları beklenen bir takım adama fayda sağlamazdı. Hepsi tazı gibiydi. Saldırganlardı. Sokaktaki bir olaya müdahale ederken masum olan birine zarar verecek kadar komutasız durumdalardı. Eli silah tutan cahiller ordusu denilebilirdi onlara. Emirleri dinlemiyorlardı çünkü onlara düzgün emir verebilecek hiç kimse başlarına geçmemişti. Şehir Gözcüleri'ndeki bu dağınıklık durumu zamanla başkenti güvensiz ve adaletsiz bir yer hâlinde bırakmıştı.

En azından o güne kadar.

Şehrin Prensi ya da Haydut Prens diye bilinen Daemon Targaryen, konseyin onayı ile Şehir Gözcüleri kumandanı olarak atandığında her şey değişmişti.

Bir anda!

Uyandıran bir yumrukla hem de!

Prens Daemon, şehri avucunun içi gibi bilen bir adamdı. Çünkü aldığı lakabına yaraşır bir hayat yaşamayı tercih ediyordu. Kralın kardeşi, Bit Çukuru Lordu olarak da bilinirdi ve halkın gözünde onlardan pek farklı da sayılmazdı. Kumar masalarında boy gösterir, dövüşleri izler, tavernalara kavga etmek için gider ve zevk evleri onun uğrak adresleri olurdu. Şehirde, halktan biri olarak gezen tek asilzade o olabilirdi. Saklanmazdı bile. Güzel, uzun ve parlak gümüş-altın saçlarını gören herkes, Daemon Targaryen'in yine sokakta olduğunu bilirdi. İpek Caddesi'ndeki fahişeler onu bacakları arasına almak için yarışmayı severler, prensin gözdesi olmak için kavgadan da çekinmezlerdi.

born to be wild • one shotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin