Hayalkırıklığı

54 1 0
                                        

tekrar Dylan diye seslendi bense cevap veremeyecek kadar şaşkın ve kırgındım gözlerim yanıyordu ağlıycaktım ve kendimi tutmamın bir anlamı yoktu gözyaşlarımı serbest bıraktım arkamı döndüm ve hiçbirşey demeden odama doğru yürümeye başladım artık kesinleşmişti ne düşünüyordum ki zaten Doctor'un bana aşık falan olacağını mı aşık olmayı bırak bana değer bile vermiyordu ki bunu bir kez daha görmüştüm işte amy ve benim odamı karşılaştırdığında benim odam onun giyinme odasından bile küçüktü paranoya yapıyorsun diyordum ama işte karşımdayd kanıtı bugün bensiz yeni bir maceraya atılmışlardı ben umurunda bile değildim o zaman burda ne işim vardı gidecektim gitmem gerekiyordu çünkü görmek daha çok acı veriyordu Doctor hala arkamdan sesleniyordu odama girdim ve valizimi çıkartıp içine eşyalarımı koymaya başladım daha fazla duramazdım burda biryandan eşyalarımı toplayım bir yandan gözyaşlarımı silmeye çelışıyordum kapı açıldı ve Doctor içeri girdi Dylan dedi tekrar yüzüne baktım ne yaptığımı anlamamışcasına yüzüme bakıyordu

-efendim

-ne yapıyorsun

-ne yaptığımı görmüyor musun

-evet görüyorum ama niye

-niye mi

-evet neden toplanıyorsun

-gidiyorum dedim ve valizimi toplama işine geri döndüm sertçe beni kendini çevirdi ve Dylan anlayamıyorum lütfen bana anlat niye gitmek istiyorsun dedi ve bu bardağı taşıran son damla oldu bağırarak konuşmaya başladım

-8 yıl tam 8 yıl boyunca seni bekledim ben 5 yıl boyunca beni valizimle bıraktığın yerde uyudum ben bana söz vermiştin beni önyargıların olmadığı yerlere götürecektin ama sen gelmedin suçu kaç kere kendimde aradım biliyor musun sende beni o kızlar gibi kilolu ve çirkin olduğum için istemedin diye düşündüm yıllarca sonra bir gün seni gördüm beni almaya geldin sandım ama sen beni tanımadın bile yanında bir kızla gayet mutlu bir şekilde uzaklaştın yanımdan benim yerime o kızı seçtin sonra tamam dedim yuttum herşeyi kabul ettim seninle gelmeyi ama sen beni umursamadın bile beni o korkunç canavarlarla tek başıma bıraktın yapayalnız ölmek üzereydim ama senin tek derdin amy'yi korumaktı bunuda içime attım çünkü yanında olmak yetiyordu bana bu günse amy'nin odasını gördüm benim odam onunkinin yanında tuvalet gibi kalıyor bana verdiğin değeri gördüm ben o odada ben bir hiçim senin gözünde ve bu o kadar canımı yakıyor ki nefes bile alamıyorum çünkü ben sana deli gibi aşığım ben asla sahip olamayacağım gözünde küçücük bir değere bile sahip olamadığım bir adama aşığım bu yüzden gitmem gerek dedim gözyaşlarımı silmeye çalıştım ama ne kadar silersem sileyim daha çok akıyorlardı sanki birden Doctor beni kendine çekti ve sarıldı o bana sarılınca ağlamam şiddetlendi hıçkıra hıçkıra ağladım Doctorun göğüsünde beni sakinleştirmeye çalışır gibi saçlarımı okşamaya başladı sonra konuşmaya başladı

-o küçük cesur kızın yanına gideli benim için 3 yıl oldu tardis bozulduğu için gittiğimi biliyorsun geri döndüğümde ise annen yeni ölmüştü acın tazeydi geri dönüp seni almayı istedim ama o zaman annenin yanındaki kısıtlı zamanından çalmış olucaktım o yüzden seni bıraktım sonra karşıma çıktığında ise o kadar değişmiştin ki seni tanımadım geride bırakıp büyümesine izin verdiğim o küçük kızın bu kadar büyümesi beni şaşırttı seni yanıma alana kadar senin kim olduğunu bilmiyordum adını duyduktan sonra anladım senin o kız olduğunu ama senin bana söylemeni bekledim seni bu denli hayalkırıklığına uğrattığımı bilmiyordum gerçekten çok üzgünüm Dylan lütfen gitme benim için çok değerlisin sen ne kadar aksini düşünsende



Sona Ermeyen BekleyişHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin