3. bölüm

294 17 20
                                    

Araz'ın vurulmasının  üstünden iki gün  gecmisti ki

Hastane  bahçesinde  çaresiz  beklerken  araz'ın  abisi 

Kral  uyandı  gençler  

diye  neşeli gelişi  yüreğimdeki   sıkıntıyı  az da  olsa  dizginlememe  sebep  olmuştu   hemen  havalandırma   grubuyla   birbirimize  sarıldık   bizimkiler   tek tek  eve dağılırken  bende  en yakın  çiçekçiye gittim  araz'a  gecmis  olsun  ve  özür mahiyetinde  bir  buket  yaptırdım hastaneye  dogru  yola koyuldum.

Araz'dan

Gözlerimi   açtığım da  abim  vardı  yanımda  
Heyt  be    aslanım benim be  diye     nağra  atmaya başladı.
Nasılsın   koçum  benim  korkuttun beni  diye  serzenişlerde bulundu iyi  oldugumu  dile  getirince  kelebek  tim'e  haber  vermek icin  dışarı çıktı  ardindan     sadi  hoca  girdi  içeri

Nasilsin  kelebek dedi 
Iyiyim  hocam
Çok  korkuttun  bizi

Benimse  merak ettiğim   tek  bi  soru  vardı bizimkilerden kimseye soramayacağım  icin  sadi  hocaya  sordum

Hocam aylin..
Dememe kalmadan
Sadi  hoca  o  iyi  senin sayende  dedi ki

Iceri  bizim  kelebek  tayfa  girdi

Ve  ardından aylin...

O güzel gözleri  belliki  uykusuzluktan  veya  aglmaktan şişmiş
Pamuk prenses  gibi beyaz  teni  daha da  solmuş öyleki  dudaklarinin kırmızılığı  beyaz  teni uzerinde  daha  bi belirginleşmiş buruk  bir  halde  elinde  bir  demet  çiçekle  kapidan içeri  girmişti

Onu  gören  sevda  hangi yuzsuzlukle  burda  olduğunu  sorgulayıp  hırçınca  davranıyordu
Vural sevdaya yeri  ve  zamani  olmadığını   söyleyerek susturdu

O  sırada  doktor  geldi ve   dinlenmem  gerektiğini   soyleyerek  herkezi  dışarı   aldı

Ben  ise  doktora  aylin kalsın onunla konusacaklarım var   diyerek iki  dakika   izin  istedim

Tamam ama lütfen  kısa tutun diyerek  kapıyı  çekip  çıktı

Aylinle ben  odada  baş başa kaldık
O güzel  gözleri gözlerime  bakmıyordu 

Kısık  bir  sesle 

üzgünüm  Araz  senden  binlerce   kez  özür  dilerim
Tabi  bu  özrüm çektiğin  acıyı  hafifletmez  ama..

Diyebildi  sadece

Beni  bırak ben  alışkınım
Sen  iyimisin prenses

Aylin  birden  hıçkırarak ağlamaya  başladı

Araz  ben  sen  öleceksin  diye  cok
korktum

Niye  beni  o kadar  seviyormusun diye  güldüm

Yanima  yaklaştı   ve  elimi  tuttu

Biliyorum cok anlaşamıyoruz ama  yine de  benim  yüzümden kimseye  zarar  gelsin istemezdim

Bende  aylinin elini  tuttum içimden  bir  hisle

sana  kimsenin zarar  vermesine de izin veremezdim

dedim usulca

bal  gözleriyle  gözlerime  bakti
Kilitli  kaldık ikimizde sustuk
Onun güzel gözlerinde  kayboluyordum dudaklar  susmuştu  biz  susmuştuk  sadece  gözlerimiz konuşuyordu

O sıra da kapı  açıldı  ve  sevda  bizi o şekilde  gördü  sinirle    sen  hala  burdamısın dedi .

  Aylin  aniden  elini  elimden çekti  ve  çantasını   alıp  odadan  çıktı.

Gördükleri  karışısında  deliye  dönen   sevda  
Gizem  bitti şimdi  aylin mi çıktı  başımıza   diye   söylendi

Sevdaya   yorgun olduğumu   odadan  çıkması gerektigini  uyuyacagimi söyledim  ve  oflayarak  kapıyı kapatıp çıktı.

Aylin'den

Hastaneden   çıkıp eve  gidiyordum ki aklıma   araz'ın kendinden önce  beni  düşünmesi  olayı geldi

Sana kimsenin zarar  vermesine  izin vermem 

yüreğime oturmuştu  bu söz
Hasta yatağında   beni  düşünüyordu hala  

Yoksa bana  ilgisi  mi  vardı

Kafamı  sağa  sola  sallayarak  düşüncelerimden kurtulmaya  çalıştım  
Ne  ilgisi  aylin  saçmalama kendine  gel 

O  gizemi  seviyor..












Bir Kelebek Hikayesi - ARLiNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin