Yeni bölümm :) Multimediada karakterler var :D
*******
Alarm sesiyle gözlerimi açtım. Saat daha erkendi. Acaba Edibe teyze kahvaltıyı hazırladı mı? Banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım,üzerimi giyinip aşşağıya indim.Kahvaltı hazırdı ama bizimkiler neredeydi acaba?
"Günaydın tatlım"
"Günaydın Edibe teyze. Bizimkiler nerede?"
"Annenin işi varmış erken çıktı,baban toplantı odasında"dedi. Kahvaltımı sessizce yapıp evden çıktım.Emirhan daha gelmemişti bende tek başıma yürümeye karar verdim.
Edibe teyze; anne yarım diyebilirim.Hastalığı mdan sonra geldi ve iyikide gelmiş. Bana 2.annne olmuştu. 13yılımız beraber geçmişti artık.
Güven,çocukluk arkadaşımdı. Şimdilerde Berra ile beraberlerdi. Emirhan'dan sonra tek erkek arkadaşımdı. Emirhan'ı kısaca anlatmak gerekirse ağabeyim diyebilirim. Beni koruyup kollayan birisi. Okulda da yalancıktan sevgilimdi.
"Günaydın Prenses." Duyduğum sesle irkildim. Tabikide Emirhan'dı.Bana hep prenses derdi.Prenses, şimdiler de bu kelimeye çok uzaktım herhalde.
"Günaydın." Dedim.Sonra beni her zaman ki gibi kolunun altına alıp beraber okulun kapısından içeriye girdik.
Okulların kapanmasına 1 hafta kalmıştı. Umarım sorunsuz devam ederdi.Emirhan İle okulun merdivenlerini tırmanıp sınıfa girdik.Güven ve Berra çoktan gelmişlerdi bile. Berra Güven'e trip atıyordu herhalde.Çantayı sırama koyup hemen yanlarına gittim,Emirhan'da peşimden geldi tabii. Barıştırmaya hiç niyetim yoktu çünkü önceki denemelerimde hep azar yemiştim o yüzden bu kez olmazdı.
"Naber gençlik."
"İyidir,sizden?" Bu Berra'dı ve her zamanki gibi Güven'e tripliydi.Emirhan'a kaş göz yaptım.Hemen anlamış olacak ki Güven'i kolundan tuttuğu gibi dışarıya çekiştirdi.Ben de Berra'nın yanına oturup konuşmaya başladık.
"Yine ne oldu kızım ya?"
"Ne mi oldu? Git onu Güven'e sor ?"
Kesin her zamana ki mevzu:KISKANÇLIK... Acaba bu sefer kim kimi kıskandı?
"Kim kıskandı bu sefer?" diye sordum.
"Ben" dedi yüzünü yere eğerek. Utanmışmıydı yani.
"Neden?"
"Barda çalışıyor ya hani Güven.Bende ona süpriz yapmak için yanına gittim. Ama annemden çok zor izin aldım.Bilirsin annem kolay kolay her şeye izin vermez. Her neyse yanına gittim. Baktım bi kız bunun kucağına oturmuş ağzının içine düşecek. Ben tabii hemen kıskandım. Gidersin yanlarına kızın saçından tuttğum gibi bar tezgağının üzerine vurdum.Kızın burnu kırılmış.Güven'e de tokat atıp ağlayarak bardan çıktım."dedi
Bende ağzım beş karış olanları dinliyorum.Ne yapmıştı bu kız Allah aşkına.
"ee,sonra ne oldu?"
"Sonra,Immm...Şeyyy..." Tekrar başını yere eğmişti."Bu kız patronun kızıymış. O gün çok içmiş herhalde.Güven'in kucağına oturmuş. Güven'de patronunun kızı diye bir şey dememiş.Bende kızın burnunu kırınca Güven işinden oldu."
Ama nasıl ya.. Güven zengindi. Evet ama babasıyla iddaya girmişlerdi.Ve iddaya göre Güven 1 yıl boyunca çalışacaktı. Eğer iddayı kazanırsa 26 yaşına kadar şirkete gitmeyecekti 26 yaşından sonra ise şirketin başına geçcekti. Ama eğer kaybederse liseden sonra hem şirkette çalışcak hemde üniversite okuyacaktı.
"Nasıl yaparsın kızım ya? İddayı kaybetti ya çocuk.Bir kez güvenmeyi denesen nasıl olur? Ne olacak şimdi."Bağırarak. Evet kimse beklemezdi benden..Hayatımda 2. kez bağırmıştım.İlki ilik bulunduğu zaman yani sevinçtendi. Şimdi ise kızgınlıktan bağırıyordum.
Berra ağlamaklı bir sesle"Bilmiyorum." dedi.Yanına gidip Berra'ya sarılmıştım ki Güven ve Emirhan güle oynaya gelmişti.Emirhan her şeyi halletmişti. Güven'e yeni bir iş bulmuşlardı ve bu olayda daha fazla uzamamıştı.
Hoca geldi ve ders işlemeye başladık.
****
Dersin bitiş zili çaldı. Bende tam dışarıya çıkacağım sırada -Manolya cam kenarında en ön sırada oturuyor- hocanın ayağı ayağıma takıldı ve hoca yere düştü. Tam ağzımı açmıştım özür dileyecektim ki yanağımda hissettiğim acıyla gözlerim doldu.Hoca bana tokat atmıştı.Emirhan'ın ne yapacağını umursamadan çantamı alıp arka bahçeye doğru koştum. Bizim grupta benim peşimden.
Emirhan acaba hocaya ne yapmıştı veya demişti. Gayet sinirliydi çünkü.
"Nasıl yapar ya gerizekalı kadın Dua etsin kadın yoksa ona sadece bağırmakla kalmazdım."Emirhan söylemişti bunu.
Tam ağzımı açıp bir şey diyeceğim sırada telefonun çaldı.Eminim arayan babamdı nasıl haberi oldu bilmiyorum ama okulda ne yaparsam hemen kulağına gidiyordu.
"Efendim Baba."Dedim
"Manolya ne oldu okulda kulağıma bir şeyler geldi doğru mu?"
"Ne gibi şeyler baba."Dedim merağa vurarak.
"Hocanın sana vurması gibi. Nasıl yapar?Kendini ne sanıyor o kadın. Okuldan atılacak merak etme."
"Hayır baba. Ben daha bu okula gelmek istemiyorum. Hoca okuldan atılsa bile tüm okul benimle dalga geçecek anladın mı? o yüzden ben okuldan gitmek istiyorum"
"Ne demek gitmek istiyorum Manolya. Ne dem............."
Babamın sözünü tamamlamasına izin vermeden ben konuşmaya başladım. "Baba ben İstanbula gideceğim."
"Ne diyosun kızım sen? Bi hoca yüzünden şehri mi terkeceksin yapma?"
"Duydun baba beni ben istanbul'a gideceğim. İster izin ver ister verme."
"Tamam peki ama 2 şartım var."
"Neymiş şartların?"
"Emirhan, Güven ve Berra da seninle gelecek. İkinci şartım ise zaten okuların kapanmasına az zaman kaldı okullar kapanana kadar okula gitmezsin yazı da burada geçirirsin."
"Tamam ama aileleri nasıl izin verecek?"
"Sen orasını bana bırak "
"Tamam baba görüşürüz."
Telefonu kapatıp bizimkilerin yanına gittim.Sahi ben hangi ara uzaklaşmıştım yanlarından?
Ne yani İstanbul'a gideceğim dedim babam izin verdi şaka gibi ya. Çünkü ne zaman İstanbul'a gitmek istesem hep kavga çıkıyordu ve hep babam kazanıyordu.Hala daha inanamıyorum İstanbul'a gideceğime .
Acaba nasıl geçecekti orada zaman.
Bekle beni İstanbul Ben Geliyorum :D
****
BÖLÜM SONU :D
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ömrümün Miladı
RomanceÖzlemek nedir bilir misin? Yanındayken dokunamamak Gözlerine bakıpta Seni seviyorum diyememek Ama ben söylüyorum Seni Seviyorum Daha fazlası seni özlemek istemiyorum...