0.3

148 13 11
                                    

-

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

-

"jen bunu doğru bulmuyorum." diye söylendi. kai küçük kardeşine. "hadi ama abi aylardır yaptığım bir şeu şimdi mi söylenesin geldi." diye tersledi onu kardeşi. aynada kendine son bir kez bakıp askıdan deri montunu ve siyah kadife botlarını ayağına geçirdi jennie. evden çıkup garajdaki mat kırmızı motora yaslanıp abisini beklemeye başladı. kai elinde iki adet kask ile evden çıkıp garaja girince jennie heyecanla öne atılıp abisinin elinden kendi kaskını alıp kafasına geçirdi ve kai'nin motora binmesini beklemeye başladı. kai motora binince jennie hemen arkasına atlayıp kollarını abisinin beline doladı. jennie'nin bu takıntılı hali 3 aydır süre geldiği için kai roseanne'nin evinin yolunu ezberlemişti. aslında jennie'nin takıntılı hali hoşuna gitmiyordu. ancak kendisinden başka kimsesi olmayan küçük kardeşinin üzülmesini istemediği için bu duruma göz yummak zorunda kalmıştı. kai her zamanki köşede motoru durdurup saatini kontrol etti. jennie motordan inip kaskını kafasından çıkardı. kai'ye bırakıp saatini kontrol etti. bir müddet ayakta saatine bakarak bekledi. saat 23.45'i gösterdiğinde köşeden dönerek roseanne'nin apartmanına ilerlemeye başladı. apartman kapısının önüne gelince yan taraftaki saksıları kullanarak apartman kapısının üstündeki çıkıntıya çıktı. birinci kattaki dairenin penceresinin üstündeki basamağa ulaşınca ellerinş roseanne'nin odasının penceresine koymayı başardı. ilk iki hafta bunları yaparken düşmekten çok korkardı jennie ancak roseanne'nin odasına penceresinde tırmanmak günlük aktivitesi haline gelince bu işte usta olmuştu. açık pencereden kendini içeri attığında saatine baktı. dakik olmak çok önemliydi yoksa yakalanabilirdi kaldı ki roseanne de çok dakik birisiydi. her zamanki gibi sessiz adımlarla roseanne'nin yanına yaklaştı ve yatağının yanındaki komodine oturup dizlerini kendine çekerek sırtını duvara yasladı. sessizce mırıldanarak bugünki dansının ne kadar muhteşem olduğunu sahnede nasıl kuğu gibi süzüldünden bahsetmeye başladı. jennie nasıl koskoca salonun büyülendiğinden kendisinin de nasıl beğendiğinden bahsederken bir yandan da roseanne'nin saçlarıyla oynuyordu. saatini kontrol etti. son 5 dakikası kalmasına lanet etti. abisinin neden yarım saat izin verdiğini anlamıyordu. jennie'ye kalsa sabaha kadar roseanne'nin saçlarıyla oynardı ancak abisi yalnız bu kadarına izin veriyordu. oturduğu yerden kalktı roseanne'nin saçlarına öpücük kondurdu ve yere bıraktığı siyah surt çantasını alıp geldiği yoldan aşağıya indi. saate baktı 00.40. motorun yanına gitmek için için 5 dakikası vardı. seri adımlarla ama koşmadan köşeyi dönerek sokaktan çıktı. kai'nin elinden kaskını aldı ve huzur dolu bir şekilde abisine sarıldı. ilk başlarda kai jennie'yi apartmanın önünde bırakır önünden alırdı. ancak motorun sesi bir seferinde az daha roseanne'ni uyandıracak gibi olunca bu köşeye karar vermişlerdi.

Dancer in the Dark | ChaennieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin