14

2.5K 335 281
                                    

ne ara 14. bolume geldik saka mi bu😭😭😭

___

"bebeğim," ince uzun parmakları kavrayıp kendi avucu içine aldı ve hızlı hareket etmesi için içeri doğru çekiştirdi. "hoca dolaşıyor, gir çabuk."

boş olduğunu bildikleri soyunma odasında her zamanki gibi özlem gidermek için buluşmuşlardı.

chan sevgilisini sessiz olması için iki dolabın arasına doğru çekiştirmiş, kendisi de orada gizlenmeye çalışırken jeongin'i iyice sıkıştırmıştı.

"çok mu sıkıştırdım? özür dilerim." sessiz mırıldanmasına karşılık aldığı cevap dudakları üzerine kapanan dudaklardı.

ıslak öpüşmelerinin sesi soyunma odasını doldururken açılan kapıyla ikisi de geri çekilip nefeslerini tuttu. gelen kişinin öğretmenleri olduğu barizdi.

jeongin'in nefesini tutmaya çalışması kendisine komik gelirken elini elma yanaklara çıkarıp iki yana doğru çekiştirip sıktı.

jeongin kafasını yanaklarındaki ellerden uzak tutmak adına geriye doğru çekerken, "düzgün dur." diye mırıldandı.

ellerini çekse de bu sefer yerini dudakları aldı, yumuşacık yanağı öpüp öpüp geri çekiliyordu. "duramam, çok güzel olmasaymışsın."

kapanan kapının çıkardığı tok ses odayı doldurduğunda, jeongin kendisini iki dolabın arasına sıkıştıran bedeni soyunma odasının ortasında kalan oturağa doğru ittirdi.

jeongin'in yüzüne yerleştirdiği gülümseme chan'ın da gülmesine neden olurken bacaklarının üstüne oturmasıyla gülüşü yüzünde asılı kalmış, şaşkınlıkla bakışlarını kahverengiliklerle birleştirmişti.

"ne demiştin? duramaz mıydın?" kendisini iyice chan'ın kucağına doğru kaydırırken kollarını sevgilisinin iki omzundan sarkıtıp sarıldı. kulağına doğru eğildiğinde, "durmanı isteyen yok zaten." diye fısıldadı.

omzuna dolanmış kollara karşılık elini jeongin'in ince beline konumlandırıp okşamaya başladı. güzel kokusu burnuna doldukça mayıştığını hissediyordu.

kucağındaki beden uslu durmayıp bacağına sürtünmeye başladığında jeongin'in belinde tuttuğu ellerini kalçasına indirip daha fazla kendisine doğru bastırdı.

küçüğünün bu arsız halleri hoşuna gidiyor, yüzüne bakınca hep utangaç olduğunu düşündüğü için şaşırmadan edemiyordu, gerçi artık şaşırmıyordu. beş ay öncesinde olsalardı şu anki konumlarına zaten inanamazdı. göründüğünden çok daha farklı bir insandı çünkü.

hâlâ kucağında kıpırdanırken iki elini de yanaklarına çıkardı ve dudağına doğru uzandı. büyük olanı öpüşmenin içerisine çekerken saatlerce bu pozisyonda öpse dahi bıkıp usanmayacağını biliyordu.

chan hem jeongin'in sert öpüşüne karşılık vermeye çalışıyor hemde kalçasını sertçe sıkıyordu. güzel sevgilisinin kalçasındaki ellerini yukarı çıkartıp ince bele sıkıca sarıldı. ağzını dolduran dili dudaklarıyla yakaladığında emdi, gözlerini mayıştığı için açamıyordu bile.

jeongin dudağını öpüyor, ısırıyor, çekiştiriyordu. kızarttığı için chan'ı önceden hep azarlıyordu ama şu an ikisininde dudakları onun yüzünden şişmiş ve kızarmış haldeydi.

chan kafasını geri çekince dudakları birbirinden ayrıldı, alnını jeongin'in alnına yasladı. "dudakların şişti yine, hani sen kendini tutabiliyordun?" mesajlarına gönderme yaparken jeongin kıkırdamış ve tekrar dudaklarını öpüp geri çekilmişti.

"o çocuklardan sakladığımız zaman dediğim bir şeydi, şimdi neden kızarmış dediklerinde yalan atmama gerek yok."

chan yavaşça yüzüne doğru eğilmiş dudak kenarına öpücük kondurup hafif geri çekilmişti. "öyle demek?" mırıldanması jeongin'in yutkunmasına neden oldu. tekrar dudağının kenarını öperken çenesine inmiş, narin öpücüklerini bu sefer oraya bahşetmişti.

öpücükleri çenesinden boynuna doğru kaydı, diliyle ıslattığı yerleri öpüp emiyor, iz bırakıyordu. her bıraktığı dil darbesinde jeongin kucağında kıpırdanıp duruyordu. emdiği yeri dişlediğinde ise sevgilisi elini saçına atıp tutamlarını çekiştirdi. bunun ona acı vermesi gerekirken, chan tam tersi bundan zevk alıyordu.

jeongin'in beline sarmış olduğu kollarını geri çekip küçüğünün gömleğini çekiştirmiş, elini çıplak tenini hissetme ihtiyacıyla içeri sokmuştu. teni sıcacıktı, anın heyecanıyla böyle olduğunu biliyordu çünkü genelde küçüğünün vücudu zar zor ısınırdı. elleri çoğu zaman buz gibi soğuk olurdu, böyle zamanlarda chan kendi elleri arasına alıp ısıtmayı çok seviyordu. sevgilisi ısındıkça kendi kalbi de ısınıyordu çünkü.

sırtında gezinen sıcak elleri jeongin'in gülümsemesini sağladı. tekrar küçüğünün dudaklarına uzanacakken içeri giren iki bedenle bakışları kapıya doğru döndü.

garip olan şey hyunjin ve felix'in gelmesi değildi, garip olan öpüşerek içeri girmeleriydi.

____

gelelim fasulyenin faydalarina

felix hyunjin'in yakisikliligina ve seksiligine dayanamayip optu diyenler buraya

hyunjin felix'i zorla optu diyenler buraya

senin ne bok yapacagin belli olmaz pollie diyenler de buraya toplanabilir

ARKADASLAR CUMARTESİ GUNU MINSUNG FICI GELIYOR ISTEYENLER O GUN PROFILIMDE PINEKLEYEBILIR <33
SIMDIDEN TSK

pollie iyi geceler diler

unawares, jeongchan ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin