Bölüm 15: Ziyaretler

81 9 35
                                    

Şeytan arka planda kendi kendine mırıldanıyor ve taşlaşmış insanları sayıyordu, geride dokuz Zodyak üyesi haricinde bir şey bırakmak istemiyordu, bir an önce bu boyutla işlerini bitirmek istiyordu. Sabretmekten artık sıkılmıştı, gerçek eğlenceye bir an önce başlamak istiyordu.   

Stanford bardağındaki kahvesinden bir yudum aldı, ekranları izlemeye devam ederken Bill' in yaptığı gürültüyü görmezden geliyordu. Bill eksik kasabalılardan homurdanırken o resmen tünediği sandalyeden ailesine bakıyordu, güvenliklerini sağlama konusunda kararlıydı. Ama onları izlemek artık yetmeyecek gibiydi, iki taraf da kötü durumdaydı.

Fiddleford iki tarafa birden yardım ettiğinden çok çalışıyordu ama şikayetçi olduğu söylenemezdi, halinden memnun duruyordu. Güçlü hafıza tabancası denemeleri başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Bir cüce yakalamış ve onun üstünde deniyorlardı ama  silah çalışmıyordu. Çok daha büyük bir cihaza ihtiyaçları vardı, bu yüzden atış menzili uzak olacaktı, ıskalama şansları olamazdı.

Portalın tamiri iyi gitmiş sayılırdı, daha küçük boyutlu olarak bir araya getirmişlerdi ama çalıştırmayı başaramıyorlardı. Günlükler yoktu ve deneme yanılma yöntemiyle gitmeye çalışıyorlardı. Bu uzun süreceğe benziyordu.

İki taraf da artık sıkıldığından kısa bir ara vermişlerdi. Garip şekilde aynı evin içinde birbirlerinden kaçmayı iyi başarıyorlardı, Dipper ve Mabel henüz birbirleri ile yüz yüze gelmemişlerdi.

"Stanford! Sen de Tuhafdaşların son zamanlarda daha aptal olduğunu fark ettin mi?" dedi Bill ekranların önüne geçerek. 

Ford bastonuyla kafasına vurarak onu önünden çekmişti. "Yeni bir şey değil. Onlar her zaman aptaldı."

"Eksik kasabalılar ve yaratıklar var. İnsan yapbozumu tamamlayamıyorum..." dedi Bill üzgüne, eliyle duvara asılı insanlardan oluşan yarım portresini göstererek. "Sanırım bu işi bizim yapmamız gerekecek."

"Bununla uğraşmayacağım." dedi Ford ilk başta ama sonra bunu biraz düşündü. Bill' in gözünü üstünden bir süre çekebilse diğerlerine bakabilirdi. Sadece meraktan tabii. Diğer kasabalıları da bulmuş olurdu hem. En azından taş olsalar da güvende yaşıyorlardı. "Biliyor musun, sanırım bu sefer haklısın. Bu iş yeterince uzadı. Bizim el atma zamanımız çoktan geldi." dedi Ford oturduğu yerden kalkarak. Bacakları uyuşmuştu, ilk başta dengede durmakta zorlandı ama toparladı.

"İşte benim dilimden konuşuyorsun! Sonuçta kimse yarım bir yapbozu sevmez." dedi Bill ve havada bastonu ile şapkasını oluşturdu. Şapkasını başına taktı ve bastonunu eline aldı. "En çok kasabalı getiren kazanır!" dedi ve ardından yok oldu.

Ford kendi kendine güldü ve  o da kayboldu.

 *

Ford ormana varmıştı, Mabel, Gideon, Robbie ve Wendy' i kameralarda en son yürüyüş için ormana giderken görmüştü. Sonrasını kameraları çekemiyordu, kendisinin bir bakması gerekiyordu. Dipper' lar kulübedeydi nasıl olsa, emindi ki onlara bir şey olmayacaktı.

Ormanda kısa bir yürüyüşün ardından konuşma sesleriyle bir ağaç gövdesinin arkasına geçti.

"Mabel, kötü düştün iyi misin?" dedi Gideon endişeyle.

Ford başını biraz çıkartarak yeğenine baktı, Mabel' ın dizinde küçük ama derin bir kesik vardı, anlaşılan yürümesini engelliyordu. 

"Robbie, gel benimle. Dallardan bir koltuk değneği yapabiliriz." dedi Wendy Robbie' yi şapkasından tutup çekerek. "Gideon, Mabel' a bir şey olursa seni yine tekmelerim!"

Gideon korkuyla başını salladı, Wendy' den fena tırsıyordu. 

Ford' un Mabel ile konuşması gerekiyordu, yeğenlerini özlemişti. Mabel Dipper ile direk yüz yüze gelmese bile bir gözünün olmadığını uzaktan fark etmişti, onun yaptığını düşündüğüne emindi. Mabel' ın ona olan güveni kırılmıştı, bunu düzeltmesi gerekiyordu. Aklına Dipper' ın gözü geldiğinde göğsü sıkışır gibi olmuştu. Gideon olmasa, Mabel' a da öyle ciddi bir hasar verebilirdi... Bunun düşüncesi onun içini parçalıyordu, kalbine bir acı girmesine sebep oluyordu.

One Of Us -Gravity Falls Au- BittiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin