Gözlerimi açtığımda karşımdaki dumbledore a baktım yanındaki çapulcular beni süzüyorlardı.
Bu gerçek olabilirmi diye düşündüm.
İşte herşey o gün başladı.
Bütün telif çapulcu haritasında saklıdır.🔎
Ve odanın kapısı açıldı. İhtiyaç odasına ben varken nasıl girmiştiki? . . . "Tom riddle..." Tek kelimeyle şok olmuştum nasıl ama nasıl diye düşünmeye başladım. Ve karşımda ki kişi burunsuz da değildi baya baya yakışıklı TOM MORVOLO RİDDLE dı. Hafif gülümsemesi ve yukardan bakışlarıyla itici havasını hemen hissettirmişti. Narsist voldi "Beyza Aslan demek ha. Benden kaçabileceğinimi sandın cidden. Bunca zaman sonra olsa bile peşini asla bırakmıyacağımı bilmen gerekirdi." Ne diyo lan bu ne bunca zamanı ne kaçması mk. Dur şuna bi ne diyon mk bakışımı atiyim. "Ney ney neyyy" "Salağa yatma Aslan. İhanetinin bir bedeli olmayacağınımı sandın cidden" Lan ne ihaneti noluyo ayol noluyooo "Tamam senin için büyük bi problemim tamam da ihanet falan ne alaka voldi?" Abi bi dakka lan bu istese beni çok rahat öldürür benim kaçmam lazım hass.. "Voldi??" Tiz bir kahkaha attı ve bi adım daha yaklaştı. Yaklaşma hoşt uzaklaş. Hayır yeni belaçekermiyim ben niye tüm belalar beni buluyo. Lan şu arkada yavaş yavaş çıkış kapısımı beliriyor. Ben delirdim mi lan yoksa ? Olabilir ama delirmemişim. Tabi ya şuan ihtiyaç odasındayım ve ihtiyacım olan tek şey canımı kurtarmak. "Ne dediğini anlamadım ama tanıştığımıza memnun oldum aşko-" Dedim ve arkama bakmadan topuklarımı popoma vura vura kapıya doğru koştum. Lan- "Benden bu sefer kurtulamayacaksın beyza" "Ya üff ne diyosun anlıyamıyorum ne kurtulması ne ihaneti" Koşarken önüme cisimlenmişti şerefsiz voldi. Göt korkusunda gözlerim dolmuştu ölmek için çok gencim ve güzelim diye düşünmeye başladım. Ve tom bi adım daha yaklaştı. Gözlerini gözlerimin içine dikti. Ben uzaklaşmak istedim. Geri adım atıcakken kolumu tuttu. "Bu sen değilsin-" "Ne?" "Senin düşüncelerin değil bunlar. Sen- sen de kimsin?!" "Gayet de benim-" "Hayır bu beyza değil hayır hayır hayır olamaz OLAMAZ-" "Sakin kral ben değilmişim işte bırak gidiyim sonra biz senle şey yapariz işte heh hesaplaşırız falan" Tom riddle şaşkın mı lan kafayı mı sıyırdı naptı ayol. "Sakın peşini bıraktığımı sanma." Dedi ve bi anda kayboldu. Ben de fırsat bu fırsat deyip hızlı adımlarla odadan çıktım koşa koşa akşam yemeği saati olduğundan ortak solana girdim. Gerginliğim göz yaşlarına dönüşmeye başladı. Benş böyle nefes nefese ve ağlıyarak gören çapulcular. Hemen yanıma geldi arkasından lily koşar adımlarla onlara yetişti. Hepsi bi ağızdan "Noldu-" "İyi misin? Yoksa YARALANDIN MI?" "Niye ağlıyosun-" Biraz sessiz kalarak hıçkırıklarımın ve ağlamamın dinmesini bekledim. Lily omzumu sıvazlıyor ve "geçti, ağlama canım" diyordu. "Benim dumbledore un yanına gitmem gerek." Dedim. Sirius hemen öne atılarak "Bize ne olduğunu anlatmadan gidemezsin. Noldu beyza senin böyle ağlamana kim sebep oldu? Yoksa malfoy mu-" "Ne hayır tabi ki!" Remus siriusu destekleyerek "Beyza bizi endişelendiriyorsun . Niye ağladını söyle lütfen." "Şuan anlatabileceğimi sanmıyorum remus. Gerçekten gitmem lazım lily beni heykelin yanına kadar götürür müsün lütfen?" "Tabi ki de." . . . "Dinliyorum bayan Aslan" Dumbledore u seviyorum ama şuan ki sakinliği beni delirticek seviyedeydi. "Ben ihtiyaç odasındaydım ve bi anda kapı açıldı. Gelen kişi ise tom riddle dı." Hilal çerçeveli gözlüklerinin arkasından bana baktı ve "Tom demek ha." "Evet profesör. Bana ona ihanet ettiğimi ve bunun hesabını ödüyeceğimi söyledi. Anlıyamadım ilk. Bende ne ihaneti olduğunu sordum. Ve sonra bana benim aslında ben olmadığımı söyledi." Dumbledore un tepkisini ölçmek için durdum. "Size bi şey yapmadı ya bayan aslan" Ya niye bu kadar relax bu adam. Adam diyorum ki voldi elini kolunu sallayarak müdürü olduğun okula girmiş bi stres ol dimi dicemde yani karşımdaki kişide Dumbledore yanii. "Bana benim için geri dönüceğini de söyledi. Hiç bi şey anlamadım profesör ben onu ilk defa yüzyüze gördüm bugün ona ihanet etmem için ni geçmişimiz olmalıydı ama yok-" "Belki de siz sadece olmadığını düşünüyorsun. Bazen beynimiz bizi olumsuz etkiyen anıları siler." "Nasıl yani profesör?" "Nasıl olduğunu bilemem ancak sana niye olduğunu söyliyebilirim." . . . Dumbledore hem kafamı karıştırmış hem de sinirimi bozmuştu. Kesin bi şeyler biliyo ama bana söylemiyo abi kesin ya. Dumbledore un odasında çıkmışken beni bekleyen çapulcular (peter akşam yemeğini terk edememiş ve yemeye devam etmiş) döndüm ve " Nerde olay orda siz!" Sirius sırıtarak "E zateen serseri olmak kolay değil güzelim" Bunu demesiyle gözlerimi devirmem bir oldu. Remus hala endişeyle bakan gözleriyle "Nolduğunu artık anlatmalısın bence beyza" "Burda olma ortak solana gidelim." Onaylar şekilde baş salladılar ve ortak solana geçtik. . . . "Ee anlat artık." "James biraz sabırlı oll ya." "Hayır yani sabahtan beri söylemiyorsun ben napabilirim meraktan çatliyacağımmmm." Jamesin bu haline gülümsedikten sonra ciddi yüz ifademi takınarak "İlk olarak bana bi söz vermenizi istiyorum burda size anlatıcaklarım asla ve asla petera ve bi başkasına bahsetmek yok-" "Peter niye?" "Zamanı gelince anlarsınız aylak." Ve olan her şeyi anlattım. Remus endişelendi. Her zaman sırıtan james ciddileşti. Sirius ise gerilmişti. "Güvende değisin demek oluyor bu beyza." "Yani aylak öyle de denebilir." "Ne öylesi baya baya tehdit edilmişsin-" "Sirius sakin-" "Nasıl sakin olabilirim acaba dünyanın en korkunç büyücüsü senin peşinde sana zarar verebilirdi beyza." "Sirius haklı beyza artık bizim yanımızdan ayrılma." Jamesin sözüne onaylarmışcasına başımı eğdim. Remus , james esnemeye başlayınca onu yatakhaneye götürmek zorunda kaldı ve sirius ile başbaşa kaldık. Tam Sirius gidicekti ki başparmağını dudağıma yaklaştırdı bende refleks olarak geri çekildim. "Sakin dudağında çikolata kalmış sadece güzellik-" NEY NEYY BEN BÜTÜN GÜN NUTELLALI YÜZLE Mİ DOLANMIŞTIM BUNU BSNANİYE KİMSE SÖYLEMEDİ MK! Yüzüm domatese dönerken siriusun yüzüme dokunmasına izin verdim. Parmağıyla dudağımın kenarını sildikten sonra parmağını ağzına götürdü ve YALADI. AY BAYILICAM ANAM VALLAHA BAYILCAM ANEY AL BENİ BURADAN AHEY AHEYY Kesin olarak domatesim şuan. Sirius utanmama sırıtarak "İyi geceler çikolatalı prenses" Dedi ve yatakhaneye yöneldi. Ay ölcem galiba zaten ya kalpten gitçem ya voldi tarafından gebertilicem aq. . . . Devam edicek... . . . ARKADAŞLAR BEN KİTABIN KAPAĞINI DEĞİŞTİRMEYE KARAR VERDİM
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.