ÇAPULCULAR ile BİR TÜRK KIZI ~

Zaman akarken✨

.
.
.
Remusun sorusuna gizemli bir yanıt verdim.
"Anlatsamda anlamazsın."
Neden mi? Çünkü canım istedi.
Çünkü ben bi şerefsizim ehehe.
Eğer burada kalıcaksam değiştirmem gereken çok şey olduğunu fark ettim.
Bu nedenle hogwartstan gitmeden önce yapılacaklar listesi hazırlamaya karar verdim.
Ben burdaysam gelecek değişicek demek buna hazır olsan iyi edersin voldii.
Mantıken daha harry yok bu nedenle hortkuluklarda yok.
Yapıcağım şeyi bilmiyorum.
Dumbledore güvenebileceğim en iyi kişiler arasında ona gidip anlatmam gerektiğini düşünüyorum.
Kafamdan bu düşünceleri atıp uyumaya karar verdim.
.
.
.
Günler akışında geçiyordu.
Zevkliydi ama bi o kadarda gizemli .
Ne olucağını kestirememek beni delirtiyordu.
Bu aralar çapulculardanda uzaklaşmıştım.
Sadece remusun dönüşümlerinde yardıma geliyordum.
Depresyona girdiğimi düşünmeye başlamıştım.
Ailem yanımda yoktu.
Ve geleceği kötü anlamda değiştireceğimden korkuyordum.
Yalnız başıma karagölde  oturup müslüm gürses söylüyorken karizmatik bi el bana dokundu.
"Seni korkuttuysam özür dilerim."
"Yok korkutmadın yani. Sorduğun soruya bak yaw ben seni yerim jojuk "
"İyimisin beyza?"
"Bilmiyorum remus. Herşey çok karmaşık ve-"
"Anlatsanda anlamıcamı düşünüyorsun dimi?"
"Şey evet . Çünkü herşey çok karmaşık. Ve bunun altından nasıl kalkıcağımı bilmiyorum."
"Yalnız değilsin. Bunu bilmeni istiyorum. "
"Teşekkürler remus ."
Aniden sarılmamla şaşırmış olacakki yüzünün kızardığını hissedebiliyordum.
Utangaç jojuk eheheh.
Taki patiayak ve çatalak gelene kadar.
James suratını asmıştı.
Siriusta bi yandan gülüyor bi yandanda jamesi teselli ediyor.
"Siz ikiniz burada napıyorsunuz?"
Jamesin hiç şaka içermiyen ciddi duruşuna karşılık siriusa döndüm.
Siriusta anlamışcasına "20. Çıkma teklifide reddedildi."
"İstediği kadar reddetsin ben lily çiçeğimi sevmeye devam edicem."
"Ondan hiç şüphemiz yok çatalak . İstersen birazcık lilye zaman ver dimi ?"
Sirius ve remus onayladıklarını söyledikleri bi kaç cümle kurduktan sonra. Havanın karardığını fark ettim.
"Hadi kalkın ortak salona gidelim geç oldu."
Siriusla james aynı anda
"Olmaaz."
"Nedenmiş ?"
"Quittich antremanımız var."
"Hee tamam."
"Sende bizi izlemeye gelsene güzelim.Havada karada olduğumdan daha yakışıklı gözüktüğüme eminim."
Siriusa gözlerimi devirdim.
Jamese dönerek
"Bana uçmayı öğretirsen geliyorum."
"O iş bende."
"Bende sana öğretebilirim beyza."
"Yok canım ben almıyayım."
.
.
.
Quittich sahasına geldiğimizde orada tek olmadığımız fark ettik.
Slytherinlilerde burdaydı.
Lucius öne atılarak konuşmaya başladı.
"Bakın burada kimler varmış. Ezikler ve çetesi ve bitane kanıbozuk kız ha."
Sırıtarak öne çıktım.
"Vay malfoy sana hiç yakışıyormu bu sözler ha."
Bir adım yaklaştım ve eğildim.
"Karanlık lorduna selamlarını iletmeyi unutma bu arada malfoy."
Malfoy yutkundu.
Ha şöyle sarıpipinin babası korkun len benden.
Korktuğunu çaktırmamaya çalışarak
"Bugün bu saha bizim kanıbozuk potter . Olay çıkarmadan gidin."
James daha cevap vermeden ben cevap verdim.
"Ya da siz gidin . Ne dersin regulus?"
Arkada bizi izleyen regulus adını duymasıyla beraber bi adım öne çıktı.
"Kusura bakma beyza. Patron ben değilim."
Tam arkamı dönüp gidecekken arkamdan asanın çıkarılma sesini duydum.
Bende refleksen arkamı döndüğümde malfoyun büyüsüne karşılık aklıma ilk gelen büyüyü söylemek zorunda kaldım.
"Expelliarmus!"
Asası benim elim yerime siriusun eline geldi.
Sirius asayı malfoya dooğru sallarken malfoy sinirle iç çekti.
"Asamı ver Black!"
"Neden veriyim sümsük malfoy?"
"Ver dedim."
"Bi anlaşma yapalım . Asanı sana geri vereyim sende çeteni al ve git. Nedersin malfoy?"
Malfoy kaşlarını çattı ve arkadaki slytherinlilere döndü.
Hiç bi cevap alamayınca başını salladı.
Sirius asasını ona doğru attı ve sinirli adımlarla sahayı terk ettiler.
"Çok şükür yarab!"
"Efm ne dedin anlamadım?"
"Yok bişey demedim james."
Peterın sporla alakası olmadığından ve kendisini hiç sevmediğimden onu şutladım.
Tam süpürgeleri çıkartıp jamesin anlatmasına başlıyacağımız zaman lily nefes nefese kalmış bi şekilde geldi.
"B-beyza sabahtan beri seni arıyorum. Nerdesin sen?!"
"Bişey mi oldu lily??"
"Bişey olmadı yani sanırım."
"Sanırım?"
Sirius ve james bişeyi fark etmiş gibi kıkırdamaya başladılar.
"Mcgnogall çok sinirli farkındamısınız?"
"Ne olmuş ki lily söylesene hadi ya."
"Potter ve Blackin slytherin ortak salonuna koyduğu tezek bombaları bulunmuş."
"nEE??"
Sirius ve jamesin kıkırdamaları kahkaha dönüştü.
"Hadi hızlı olun mcgnogall sizi bekliyor. Gülmeyi kesin komik bişey değil potter."
"Yüzlerindeki ifadeler herşeye değerdi dimi çatalak?"
Kahkaha atmaya devam ederken
"Aynen pati. Lily çiçeğim kadar güzel olmasada evet güzeldi hemde çook."
Lilynin yüzü kızarmaya başladı.
Bende gülmeye başladım.
"Kızı utandırmasana çatalak. Hadi hadi hızlı olun. Mcgnogall ağzınıza edicek zaten."
James lilynin yanına girip gidecekken sirius
"Ama sen havadaki yakışıklı halimi görüp aşık olucaktın-"
"He he aynn sirius aynn."
"Neyse artık bi dahaki sefere güzelim."
Bakın BAKIN !
Koskoca sirius Blackle konuşabilmem bile değil bana güzelim demesi.
Kalbim ah kalbim. Kendime engel olmalıyım yoksa bir suçluya aşık olucağım ndksöckskflşskf.
Sirius giderken arkasını dönüp göz kırptı bende etkilenmedim bakışı attım.
Sonuç olarak remus lupin le BAŞBAŞA kalmıştım.
"Eee şey ben uçmakta pek iyi değilim."
Biliyorum derdimde şimdi neyseee
"Hm sorun değil remus başka zamana artık."
"Peki gidelimmi?"
"Görünmezlik pelerini yanındamı?"
"Ee evet."
"O zaman istediğimiz kadar burada oturabiliriz."
"Anlamadım. Yani başbaşamı?"
Karşımdaki remus lupinin utandığını fark etmem hoşuma gitti nedense.
"Evet başbaşa."
.
.
.
.
.
Uzun zamandır yb atmıyodum.
Mizah yapamadım pek bu bölümde.
Sınavlar var.
Ve ben depresyona girmiş olabilirim.
Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın!