Ondan başka kimsesi yoktu...

435 35 10
                                    

Okul çıkışı akşam saat 20:00 gibi eve doğru yürüyordu Hanagaki. Bu gün giyiminden dolayı ceza almış, okul bittikten sonra bu saate kadar sınıfları temizlemişti. Yorulmuştu tabii, yürürken gözleri kapanıyordu.

Ara sokaklardan biriyle ireliliyordu Hanagaki. Bu tür yerleri hiç sevmezdi, hiç güvenli olmazlardı çünkü. Böyle alanlarda hep serseriler, çeteler falan dolaşırdı. Onlardan nefret ederdi.

Birden sağ omzunda bir el farketti. Bakmak için arkasını dönecekken başından ağır bir darbe aldığını hissetti en son. Fazla dayanıklı değildi, hemen yere yapıştı.

___________________________________________

Hanagaki uyandığında rütubetli, karanlık bir odada buldu kendini. Neye uğradığını anlayamamış etrafa bakınıyordu.

Tam bu sırada kapı kilidi sesi duyuldu. Birisi kapının kilidini açıp içeri geçti ama karanlıktan dolayı içeri girenin yüzünü ayırt edemiyordu Hanagaki.

İçeri giren bu kişi önce Hanagaki'nin ellerini sonra da ayaklarını bağladı. Gözlerini de bağlayacakken 'gerek yok' sesini duyan Hanagaki bu adamın sadece bir işçi olduğunu anladı. Onu kaçıran ise tam da bu emri veren kişiydi. Etrafına ne kadar göz gezdirse de o kişiyi göremedi.

Aradan bir kaç saat geçmişti. Hanagaki korkuyordu, çok korkuyordu hem de..Masmavi gözleri yaşlarla dolmuş, ara sıra sessizce hıçkırarak ağlıyordu. Nasıl bir günah işledi ki tüm bunlar onu buluyor diye düşünüyordu. Ve tüm bunları görmesine rağmen kayıtsız kalan Tanrıya nefretini sunuyordu Hanagaki.
Bu sırada kahramanını, Manjirosunu düşünmeden edemiyordu. Okulda onu hep Manjiro kurtarırdı. Yine aniden belirip onu kurtarması için Tanrıya yalvarıyordu mavili. Onu Manjiro'sundan başka kurtaracak birisi yoktu, onun Manjiro'sundan başka kimsesi yoktu..
___________________________________________

Öleceği yerin burası ola bileceğini bile düşünüyordu Hanagaki, çünkü etrafındaki kesici aletleri, silahları görmüştü. Hayır o daha ölmek istemiyordu.. Belki bir gün daha kahramanıyla geçire bilseydi ölüm ona bu kadar korkunç gelmezdi ama, o ilk aşkına, Manjiro'suna aşkını itiraf edememişti bile..En azından bir kez onu öpüp sonra ölseydi diye düşünüyordu..

Bir süre sonra içeriye iri yarı bir adam girdi ve Hanagakinin gördüğü kesici aletlerden birini seçip ona yaklaştı..Herşey Hanagakinin tahmin ettiği gibi gidiyordu. Onu şimdi öldürmeyeceklerdi çünkü eğer bunu yapmak isteseydiler direkt silah sıkardılar diye düşündü. Hanagaki kahramanı gelene kadar bu acıya katlana bilirdi..


(Kısa oldu biliyorum, özür dilerimm💗)

Mine!♡Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin