Ilk bolumde bazi degisiklikler yaptim okuyanlar varsa tekrar okumalarini istiyorum .
Keyifli okumalarrr
🤗🤗Ilgın'dan
Artık şu lanet liseden kurtuluyorum. Son yılım. Tam 4 kez okul degistirdim bu da 4. okulum. Lise zamanlarım hayatımın en güzel yıllarıydı diye bahsedenler varya hepiniz birer yalancısınız. Lise zamanları kadar kötü bir dönem yok ama kurtuluyorum sonunda. Hepsi bitecek ve bende butun herkesten kurtulucam. Bundan sonra nefret ettiğim sevmediğim kimsenin yüzünü görmicem. Keske babamın yüzünü de görmesem. Ama az kaldı ondan da kurtulacağım. 18 yaşına girmeme az kaldı ne de olsa. Bugün de hayattan nefret ettiğime göre artık okula gidebilirim.
Hemen yataktan kalkıp elimi yüzümü yıkadım. Üzerimede siyah gomlek giyip aşağıya indim. Hiç aşağıya inmek istemesem de onun o suratını görmek istemesem de görmek zorundayım. Çünkü bu lanet evin bazı kuralları var. Mesela birinci kural o yemekler beraber yenilecek. Yemezsem ne mi oluyo once dayak yiyip her yerim morartılıp sonra da gün boyu o lanet odaya kapatılıyorum. Daha okulun ilk günü canım arkadaşlarımın (MECAZİ) yüzümde ki morluklara merhaba demelerini istemem bu yüzden mecburum. Yine herzaman ki gibi masanın başında kahvesini içmeye başlamıştı. Hem bende sağda ki yerimi alıp sırf laf yapmasin diye tabağıma bişeyler doldurmaya başladım. Birkaç bişey yedikten sonra tam kalkacaktım ki onun konuşmasıyla duraksadım.
" Seni son kez uyariyorum artik bu son okul bu okulda da kavga çıkartırsan okul hayatını unut ve benden hiçbir şekilde yardim bekleme. Beni anladın mı? " dedi. Anlamak istemesem de anlamak zorundayım. Çünkü bu adamın eline bakamam kendi paramı kendim kazanmam lazim bu yüzden de okumam gerekiyo. Biraz daha bekledikten sonra kafami hafifçe aşağı yukarı salladım. Hafifce sırıttı. Onu aslında hic mutlu etmek istemesemde mutlu olmuştu. Ama haberi yoktu aslında son gulenin ben olacağımdan. Hem ayağa kalktım ve odadan siyah sırt çantamı alıp dış kapıya doğru ilerledim. Dışarıya çıktım ve arabaya bindim. Şöför beni araba da beklediği için hızlıca arabayı çalıştırıp okula gitmek icin yola koyuldu. Okul vardığımda daha dersin başlamasına 15 dk vardi. Hemen sırt çantamı alıp arabadan ayrıldım. Hızlıca okula girip okulun kantinine doğru ilerledim. Kantinden kendime bi kahve alsam iyi olacaktı. O adamdan gelen bir huyumdu bu sabahları kahve içmeden duramazdım. Kantine girmiş ilerliyordum ki biriyle çarpıştım ve kahvenin birazı üzerime geri kalani da yere dokuldu. Çünkü bardak yere düşmüştü. Kahveyi üzerime kimin döktüğünü göremedim. Tam üzerime kahveyi kimin döktüğüne bakmak için kafamı kaldırıyorum ki bi kız konuşmaya başladı. Sesi çok inceydi, çok naifti. Canım yanıp yanmadığını soruyordu. Ama şunu bilmiyordu ki benim onca yaşadığım acının yaninda bunun hiçbirşey olduğunu bilmiyordu. Hızlıca kafamı sağ sola salladım. Biliyorum kafamı sağ sola salladığım için biraz şaşıracaktı ama artık insanların ne düşündüğü umrumda değil. İstediklerini düşünebilirler. O da zaten yanımda biraz daha durduktan sonra zil çaldığı için sınıfa çıktı. Bende zaten okula daha yeni geldiğimden derse geç girsem sorun olmayacağı icin kendime hemen kahvemi alıp boş olan bir masaya geçip oturdum. Kahvemi içerken acaba bu okulda ne gibi olaylar gelicek başıma diye düşündüm.
Kahvemi bitirip hemen karton bardağı çöp kutusuna atıp müdürün odasına doğru ilerledim. Müdürün odasının kapısına geldiğimde kapıya vurup "gel" sesini duyduktan sonra içeri girdim. Hemen sınıfımı öğrensem iyi olacaktı çünkü müdürlerden nefret ederim. Hicbirzaman müdürlerle aram iyi olmadı. Kendileri biraz beni sevmez de. Sınıfımın ne olduğunu sordum ve sınıfımın 12/C olduğunu öğrenip hızlıca kendimi dışarıya attim. Müdürlerle ne kadar az laf o kadar iyi ne de olsa ilerde çok konuşacağız. Bu arada sınıfımın 2. katta olduğunu öğrendim. Hemen 2. kata çıkıp sınıfın kapısına geldim ve kapıya vurup içeriye girdim. Erkek bir hoca ders anlatıyordu. Muhtemelen kapıya vurduğumu duymamıştı ama kapıyı açmamla kafasını bana çevirdi. Tüm sınıf aralarında konuşmaya başladı. Muhtemelen nerden geldiğimi, neden geldiğimi soruyorlar birbirlerine. Hocaya hemen bir baş selamı verip konuşmaya başladim.
"Merhaba hocam. Ben bu okula daha yeni geldim. Yeni öğrenciyim. Sınıfım burasıymış müdür öyle söyledi." dedim. "Hoşgeldin kendini tanıt ve boş bir yere geç otur." dedi. Hemen kendimi tanıtıp bir an önce üstümdeki gözlerin kaybolmasını istiyorum. "Ben ILGIN BEKAR. Doğan KOLEJİ' den geliyorum." dedim ve daha fazla ayakta beklemeden bos bir yer bakindim. Bakarken bir yerde kaldım. Bu kız sabah üzerime kahve döken kızdı. Tek bos sıra cam kenarında en arka sıra ve o kızın hemen arkasındaki sıraydı. Hemen sıraya geçip kafamı sıraya koydum ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.
Ve sooonnn. Biliyorum bolum biraz geç oldu ama sonunda bolumu atabildim. Daha fazla uzatmadan hepinize bay bay çav cav.
👋👋👋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RASTLANTI
ChickLitDerslerinden başka hiçbirşey düşünmeyen 12. sınıfa gelene kadar hic sevgilisi olmamış bir kız ta ki o gizemli çocuk gelene kadar... İlk işi sadece çocuğun gizemi öğrenmek icin anonim olarak ona yazmak oldu. Ama olaylar sadece gizemli hayati öğrenmek...