Evet yeni bir kitap farkındayım ama en azından okuyanlar yorum falan yapsa nasıl olur? Bir emek sarfediyorum ve diğer ficlere baktığımda gerçekten saçma sapan ficlerde binlerce yorum, vote var. Bilmiyorum o kadar uğraşıyorum ama yeterli gelmiyor sanırım.
İyi okumalar herkese~
————————Sonunda evden çıkıp koşar adımlarla geç kaldığım okula giderken bir yandan da kolumdan ikide bir düşen çantamın askılığına sövüyordum. Her gün geç kalmayı nasıl başarıyordum hiçbir fikrim yoktu ama artık hayatımı bir düzene koymam gerekiyordu.
Okuluma vardığımda hızla merdivenlerden çıkıp, binaya girdim ve sınıfıma, öğretmenden izin isteyerek, girip yerime oturdum. Geçenki dayak yiyen çocuklar, kafalarını bana çevirmiş beni izlerken hiçbir şekilde onlara bakmadan çantamdaki eşyalarımı çıkarmaya başladım.
****
Okulum sonunda bittiğinde derin bir nefes vermiştim. Yavaş adımlarla iş yerime doğru giderken bir diğer yandan da kulaklığımla şarkı dinliyordum. Çalıştığım kafeye vardığımda çantamı askılığa asmış, üzerimdeki okul formasını da çıkarmış onun yerine siyah bir sweatshirt giymiştim. Çalışma arkadaşlarıma selam verip işimin başına geçerken yorgun olsam bile gülümsemeye çalışıyordum.
"Bakar mısın?"
Sesin geldiği yöne doğru dönüp yüzümdeki gülümsememi silmeden konuştum.
"Buyrun?" Karşımdaki kişi yaklaşık 35-40 yaşlarında, şık görünümlü biriydi. Aslında buraya gelmesine şaşırmıştım çünkü böyle insanları yalnızca şık restoranlarda görebilirdiniz. Takım elbisesinin ütüsünden bile zengin olduğunu anladığım adam beni daha fazla bekletmeden söze girdi. "Merhaba. Sizinle bir konu hakkında konuşmak istiyordum. Buyrun karşıma geçin isterseniz."
Eliyle karşısındaki sandalyeyi gösterdiğinde şaşırsam da ,zaten insanların içinde olduğumuz için, sakince karşısındaki sandalyeye oturdum."Bir sorun mu var?"diye sorduğumda karşımdaki beden ufak bir gülümseme sundu. Bende nezaketen gülümserken telefonuma gelen mesaj bildirimiyle titremiştim.
Katil:
Kalk o masadan.
Hemen!Mesajı okuduğumda kaşlarımı çatmış olmalıyım ki "Bir şey mi oldu?" sorusuyla irkilip, hafifçe boğazımı temizledim.
"Hayır, hiçbir sorun yok. Siz bir şey konuşmak istiyordunuz?"diye sorarken elimdeki telefonu sessize alıp masaya bıraktım. Karşımdaki kişinin ne diyeceğini merak etmiştim ve neden onun, onunla konuşmamamı istediğini de anlamamıştım.
"Benden bir şey saklamana gerek yok. Bir süredir biriyle konuştuğunu biliyoruz. Bak o kişi fazlasıyla tehlikeli. Sizi bu yüzden uyarmak istiyoruz. Ondan olabildiğince uzak durun. Jungkook gerektiğinde fazlasıyla acımasız biri olabilir ve onun yüzünden sizin de zarar görmenizi istemem. Sizi korumak adına birkaç adamımızı görevlendirebiliriz. Tabii siz de isterseniz." yüzüme soran gözlerle bakan adama bir süre şaşkın şaşkın bakmaya devam ettim.
Ne diyeceğimi, ne yapacağımı dahi bilmiyordum. Onun zaten tehlikeli biri olduğunu çok iyi biliyordum ama kişisel olarak birinin yanıma gelip bunu demesinin etkisi sandığımdan daha büyük olmuştu.
"Teşekkür ederim, beni düşünmeniz beni çok onurlandırdı fakat düşündüğünüz gibi bir şey yok. Kimseyle konuşmuyorum ve kimse de beni rahatsız etmiyor. Ayrıca böyle bir durum olsa bile çalıştığım kafeye gelen tanımadığım birine de güvenmezdim." Neyime güveniyorum bilmiyordum ama karşımdaki adamın da çok temiz biri olmadığına emindim. Evet o bir katildi fakat karşımdaki adam da bir katille uğraşan biriydi. En azından kimsenin hiçbir şeyi karşılıksız yapmayacağını bilebilecek yaştaydım.
Yerimden yavaşça kalktığımda karşımdaki adam da doğrulup bana bir kartvizit uzattı. İstemesem de alıp cebime koydum. Zaten bir kere reddetmiştim ikinciye gerek yoktu. "İhtiyacınız olduğunda -ki ihtiyacınız olacak- arayabilirsiniz." diyip kafeden çıktı.
Derin bir nefes verip masadaki telefonumu elime alırken gördüğüm 45 cevapsız arama ve +9 mesajla başımı olumsuz anlamda sallayıp mesajlar bölümüne girdim.
Taehyung:
Merak etme seni satmadım. Ayrıca kullandığın bütün küfürleri sana iade ediyorum.Katil:
Zırvalamayı kes.
Ne dedi sana?
Gerçi tahmin etmek o kadar da zor değil.Taehyung:
Neden yüz yüze anlatmıyorum?Yüz yüze görüşmeyeceğini biliyordum. Bu yüzden onunla uğraşabilirdim. Sonuçta bu savaşı hayatıma girerek o başlatmıştı. Bu kafama fazladan iki delik açılmasını sağlayacak olsa da umurumda değildi.
*Katil kişisi konumunu paylaştı.*
—————————
Bir bölüm daha bitti..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sniper | taekook
FanfictionBilinmeyen Numara: Bu kadar sakar olmayı nasıl başarıyorsun? Tae: Kimsin? Bilinmeyen numara: Bilmem. Tae: Cidden kimsin? Jimin? Sensin dimi lan doğruyu söyle. Birde numara bulmuş salak MSNELDMDŞ hadi gel bize de maç atalım oğlum çok sıkıldım. Bilin...