Biten bir aşkın hemen ardından bir başkasıyla başlayan şeyin adı, ilişki değil çelişkidir. - Pablo Neruda
1 haftadır aklımdan çıkmamıştı. Aşık olmuştum ama bunu kendime itiraf etmekte zorlanıyordum. Önüme aldığım kağıt ve kalemimle ona mektup yazacaktım. Aşık olduğumu kendime de bu şekilde itiraf edebilirdim yazarak.
Sevgili Acem Ceylanı;
Gökyüzü bugün bulutlu seni düşlemek için güzel bir gün. Sana yazmak ,içimde ki duyguları aktarmak için kokunu hissetmek için güzel bir gün. Yağmurun yağmasını bekliyorum aslında kokun daha bir yakından geliyor bana
Dışarı çıkıp bekliyorum yağmuru. Hissediyorum o güzel gözlerin değiyor gözlerime
Kıskanıyorum aslında tüm sokaklar sen kokar diye. Nasıl sevdin ilk görüşte beni diyecek olursan. Denize her gidişinde manzaraya nasıl aşık oluyorsan bende öyle vuruldum sana. Gökyüzünün her tonuna vurgun gözlerin aklıma düşüyor bir gece yarısı
Tozlu kirpiklerinin sayısı sayfalarımda yer ediniyor birer hatırası
Sırtında taşırsın binlerce gözyaşıyı
Görmedi gözlerin bende ki yaşları
İskelet Çiçeği
Karşılaştığım yere gidip tüm ara sokakları gezdim. Ama hiç bir sokakta bulamamıştım onu. İlk karşılaştığımız yere gidip çöpün kenarına astım mektubu.
Biraz uzaklaşarak bekledim kimse almasın diye ama gelen giden olmamıştı. Daha fazla durmaya devam etmedim. Geri yurda döndüm.
Elif ile biraz sohbet ettikten sonra içim rahat etmeyip geri gittim. Mektup yerinde yoktu almışlardı ama asıl soru kim almıştı? Acem Ceylanı mi yoksa başka biri mi ?
