Wednesday

Cinayet

Nerde kalmıştık? Enid beni gezdirmeye başladı.
"Nevermore 1791'de bizim gibi dışlanmışları, ucubeleri, canavarları aklına gelebilecek her grubu eğitime geçirmek için kuruldu."

"Boş laflarla burayı övme bana.Çok kalmaya niyetim yok.Bu annemlerin fikriydi. Bak bana sırıtıyor." dedim ve annemlerin duvarda asılı olan eski bir fotoğrafını gösterdim ve devam ettim.

" Burda okumama bahane arıyordu zaten, Buda annemin bir planı."

" Ne planı??"dedi Enid.

"Beni kendilerine benzetme planı."

" O zaman şunu açıklığa kavuşturur musun?Söylentiye göre eski okulunda bir çocuğu öldürmüşsün ve ailen seni torpille kurtarmış."

"Bir çocuk değil iki çocuktu ama önemi yok."

"Avluya hoş geldin!!"

" Aman ne güzel."

" Sivri dilli gotik kız tavrı normalde işe yarar ama burda işler farklı. Sana sosyal ortam hakkında bilgi vereyim."

"İlkel ergen klişelerine katılmakla pek ilgilenmiyorum."

"O zaman bunu da ruhunun dipsiz kibir çukuruna at. Burda çeşit çeşit dışlanmış vardır. Ama dört ana grup sivri dişliler, kürklüler, taşlılar ve pullular.Şunlar sivri dişliler, yani vampirler.Bazıları cidden onlarca yıldır burda." dedi ve bana siyah gözlüklü bir grup gösterdi.

"Şurdaki şapşallar ise kürklüler yani kurt adamlar, benim gibi."dedi ve bu seferde kurt adamlar ulumaya başladı.

"Burda dolunaylar epey gürültülüdür çünkü kürklüler ulur.Gürültü önleyici kulaklık öneririm."

"Herhalde pullular sirenlerdir?."dedim.

"Evet, çabuk öğreniyorsun.Şu kız yani Bianca Barclay Nevermore'da asillere en yakın kişi ama tacı düştü düşücek."

" Acı çeken sanatçımız Xavier Thorpe ile çıkıyordu ama bu dönemin başında ayrıldılar.Nedeni bilinmiyor."

"Büyüleyiciymiş."

"Değil mi Nevermore'un bir numaralı dedikodu kaynağıdır."

Tam avluyu gezmeye devam ederken Enid'in bir arkadaşı bizi durdurdu.Enid bir adım geri çekildi ve sanırım beni kapatmış olacak ki arkadaşı beni görmeden konuşmaya başladı.

"Hey!Enid yeni oda arkadaşın hakkında duyduklarıma inanamazsın! İnsan eti yiyormuş,öldürdüğü çocuğun midesine indirmiş, dikkat et." dedi çocuk ve tam o sırada Enid önümden çekildi ve arkadaşı beni gördü.

"Yanlış bilgi. Kurbanlarımın filetolarını çıkarıp hayvanlarıma yediririm."

"Ajax bu yeni oda arkadaşım Wednesday "

"Oh, siyah beyazsın, sanki canlı bir instagram filtresi"dedi ve gitti.

"Onu boş ver, burası küçük bir okul ve internette hiçbir şey bulamadım. Bu arada instagram , snapchat ve tik toka üye ol!"

"Bence sosyal medya ruhumuzu emen anlamsız bir boşluktur."dedim.

.....

"Küçük ölüm tuzağımın tipine bak."dedi babam.

Formam gelmişti ve giyip annemlere göstermek için bahçenin dışına çıktım.

"Bizi arabada bekleyin olur mu? Wednesday ile konuşmam gerek."

Kardeşim bana sarıldı. Ama sarılmaktan hiç hoşlanmam.

"Pugsley, yumuşak ve zayıfsın. Bensiz hayatta kalamazsın. En fazla iki ay sürer."

"Bende seni özleyeceğim abla."

Kardeşimle babam arabaya bindi ve annem benimle konuşmaya başladı.

"Kaçmaya dair aklındaki tüm planların sonuçsuz kalıcak tatlım."

"Bütün aile üyelerine kapılarına gittiğin an aramalarını söyledim.Gidicek yerin yok."

"Her zamanki gibi beni küçümsüyorsun anne.Bu eğitim hapishanesinden kaçıcam ve benden haber alamayacaksın."

"Sen harika bir kızsın Wednesday, ama kendini baltalıyorsun.Eminim sende Nevermore'u sevip hayatının değiştiğini fark edeceksin."

"Al, sana bir şey aldım tatlım."

Bana geleceği görenlerin kullandığı bir obsidyen verdi.Üstünde W harfi vardı. Hem benim baş harfim hemde ters çevirince annemin isminin baş harfi oluyordu.Güya geleneksel bir şeymiş.

"Bu utanç verici zımbırtıyı vermeni hangi ruhun önerdi.Ben sen değilim anne.Ne aşık olucam ne de senin gibi bir aile kurucam."

"Senin yaşındaki kızlar iğneli konuşurmuş, alınmamamı söylediler."

"Neyseki senin bir kalbin yok."

"Sonunda annene iltifat ettin.Lurch , kristal küre lütfen.İlk haftanda alışman için konuşamıycaz ama sonraki pazar ararız tatlım."

Annem kristal kürenin olduğu kutuyu bana verdi ve arabaya bindi.

Gomez arabadaki tuşlara bastı ve arabanın altı açılıp bir el düştü.Wednesday'i takip etmek üzere peşinden gitti.

.....

(Yazarın anlatımıyla)

Ama aslında bir detayı atladım. Addams'ların arabası geçerken yandan bir araba geçmişti.

"Beni burda bırakabilirsin.Sağol."

Adam kapıyı açtı ve arabadan indi.

"Burda mı iniceksin? Yol güzel görünsede Nevermore' un yanından geçiyor."dedi arabayı süren kadın.

"Dışlanmışların okulu mu?"

"Eh, kibarca öyle denebilir."

"Dışlanmışlarla hiç sorunum olmadı.Yaz kampı danışmanımda kurt adamdı.Harika biriydi."

"Senin benim gibiler. Gırtlağını parçalamana kadar."

Adam yürüdü ve ormanın içine girdi.Kalın bir dal buldu.Üstüne oturdu ve kendine çay doldururken bir ses duydu. Etrafına endişeli bir şekilde baktı ve çayından bir yudum aldı.Biraz bekledi ve tam o sırda ağacın arkasından bir şey çıkıp adama saldırdı.

"AAAAAAAAHHHHHH"

Devamı 4. Bölümde