İçimizden geldiği gibi

227 8 0
                                    

•Nisa'dan

Yatağın içinde mideme giren ağrı ile cebelleşiyordum. Uyurken Saatin nasıl geçmiş olduğunu anlamadan artık kalkmam gerektiğini farkına vardım. Bügün için Ogeday,beni Adnan ile tanıştıracaktı. O yüzden her ne kadar acelem olmasa da kahvaltı yapmadan midemin ağrısına geçirmek için ilaç aldım. Telefonu elime alıp Ogeday'ı aradıktan sonra hazırlanmak için tekrardan odama döndüm. Altıma gri eşofman üzerine siyah bir sweatshirt giyip saçımı yukardan at kuyruğu yaparak topladım. Önce Ogeday ile buluşup sonra Adnan'ın yanına gidecektik. Aşağı indiğimde gelmiş her zamanki gibi arabanın önünde beni bekleyen Ogeday'a yürüyüp sarıldım.

"Günaydın"

"Evet diyorum doğdu güneşim"

Söylediği her söz istemsizce gülmeme sebep oluyordu.

"Yaa oge,neyse hadi gidelim"

Elleri ile yüzümü avuçlayıp incelediğinde yüzümde garip bir şey mi bar hissine kapıldım.

"Ne oldu bir şey mi var?"

"Bembeyaz olmuşsun Nisa,iyi misin?

"Yoooooğ,iyiyim sana öyle gelmiştir"

Midemin ağrıdığını söyleseydim gereksiz telaş yapıp hastane gitmek isteyecekti,şuan hastaneye gitmek isteyeceğim en son şey olduğundan geçiştirdim.Zaten yavaş yavaş azalıyor içtiğim ilaç etkisini gösteriyordu.

"Eminmisin"

"Evet oge bir şeyim yok Allah Allah hadi gidelim artık"

Arabaya binip yine her zamanki gibi şarkı eşliğinde yola devam ettik

"Sevgilim kahvaltı yaptın mı!"

"Hayır ama hiç canım istemiyor oge"

"Of Nisa küçük çocuk gibisin her seferinde söylüyorum sana şu kahvaltı işini atlama diye"

Kahvaltı yapmayı hiç sevmiyordum,üşenmediğim zaman ekmeğe çikolata sürüp yada mısır gevreği yiyerek geçiriyordum ve bu benim için mükemmel bir öğün oluyordu.

"Gerçekten canım istemiyor ama dönüşte tatlı yiyebiliriz he?"

"Hayır Nisa hanım önce kahvaltı yapacaksın tatlını sonra yersin"

"İstemiyorum oge"

Bir şeyi istemediğim zaman birisinin bu konu üzerinde benimle inatlaşmasını hiç sevmiyordum

"Nisa"

"Hayır dedim bitti boşa yorma kendini"

Aslında benim iyiliğim için söylediği şeyler beni sinir ediyordu çoğu zaman. O an istemediğim bir şey ise boşu boşuna uğraşıp gereksiz laf dalaşına giriyorduk çünkü.

Ofise vardığımızda yine hiçbirisi olmamış gibi inip kapımı açtı. Kapının açılması ile karşımda ki adamı görmem ile kısa süreli bir şok yaşadım aynı şekilde o da bana bakıyordu.

•Adnan
"Hoşgeldiniz geçsenize içeriye"

Ogeday elini ileriye doğru uzatıp geç işareti yaptıktan sonra içeriye girdim. Adnan'ı daha önce Paris'te Deniz'in odasında görmüştüm. Ama bu benim için büyük bir problem değildi. Ogeday bize doğru dönüp

"E siz zaten tanışıyorsunuz yani karşılaşmışsınız desek daha olur."

"Evet öyle"

Oturup hem survivor sürecini hem de menajerlik ile ilgili tüm detayları konuştuk tamamen içime sinmişti bu iş. İnstagram'da biyografime adnanın adını ekleyip bir story paylaştım.

Sarmaşık|OgNisHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin