Antreman o kadar yorucu geçmişti ki uyuya kalmıştım ama aynı zamanda yarın maç olduğunu öğrendiğimden beri yerimde duramıyordum.
Sabah okula geldiğimde herkes bir şeyler hakkında konuşuyordu.Dolabıma varınca herkesin video çektiğini fark ettim.Dolabımı yavaşça açarken bir şeyin dolabıma yapıştırılmış olduğunu gördüm.Açtığımda ise..
Kırmızı kart.
Anında telefonuma bir mesaj geldi
"12/C sınıfı Melin Özgün."
"Ama o bir kız!"
"Patron öyle emretti."Birden birisi çantamı kavramıştı.Herkes çantamı sanki hentbol oynarmış gibi paslaşıyordu.Sonradan anladım,beni eski açık tiyatroya götürüyorlardı.Fakat çantamı almak zorundaydım.Bu bana babamdan kalan tek hediyeydi.
Eski tiyatroya vardığımızda çantam onun elindeydi.Yemekhanede karşı çıktığım çocuk.Ateş.
Çantayı bana uzattı.Almak için öne atıldığımda geri çekti.Benimle oynuyordu.Cebinden bir çakı çıkardı.Eğer çantamı keserse onu öldürürüm.
Çantamı yavaşça kesmeye başlamıştı.Gözümden yaşlar dökülürken sırıtıyordu.Bu son damlaydı.Benden üç yüz bin kat daha güçlü olan birini alt edebilir miydim?Evet.Ateş'i saçından kavradığım an ters duran en yakınımdaki masaya çocuğu tüm gücümle itmiştim.Herkes ağızları yere kadar açık bir şekilde bana bakıyordu.Ateş inanılmaz bir sinirle ayağı kalkıp tişörtümü tutunca onun özel bölgesine tekmeyi geçirmiştim. O acılar içinde yerde kıvranırken bende çantamı alıp koşarak oradan uzaklaşıyordum.
Okula gidemezdim.Yetimhaneye hiç gidemezdim.Okulun çatısında bir depo olduğu söylenmişti.Orada saklanabilirdim.Telefonum cebimde zırt pırt öterken açma gereği hissetmiştim.
"Abi bu kızı biri bana ayarlasın!"
"Hanımcı olmaya karar verdim!"
Kızın numarasını bilen var mı?"
"Abi yazık çocuğa üzüldüm vallahi lskdlföfeşödkfpfş,"
Ve bunun gibi 50 tane mesaj.İnsanlar beni sevmişlerdi.Bana destek oluyorlardı.Şaşırmıştım.Akşam
Maç zamanı gelmişti.Sahada ısınmaya başlamıştık.Tam antrenörümüz bir şey anlatmaya başlayınca gözüm bir şeye takıldı.Etrafında dört tane adamla şu üçlü.Rüzgar,Demir ve Ateş...İyide neden gelmişlerdi?Benden nefret etmiyorlar mıydı? Kafam onlara takılmış olsam bile önemli olan yüzde yüz şu anda maçtı.Bir dakika gerçekten buradalar mıydı?!!
Maç başlamıştı.Güzel bir defans yaptık.Pasörden bana muhteşem bir pas veee...SAYI! Arkadaşlarımın anne ve babalarından çığlık sesleri.İlk set 12 atak sayısı aldım.Ateş hem inanılmaz sinirli hemde etkilenmiş gözüküyordu.
Karşı takım servis kullandı oyun bayağı bir döndü.Ardından muhteşem bir atak yaptı karşı takım.Defans yapamamıştık bir arkadaşımın manşetinden top sekince bende topa doğru bir çita gibi koşmaya başladım.Topu kurtarmıştım ancak hızımı alamayıp banka girmiştim.BAM!En azından sayıyı biz alarak maçı kazanmıştık!
Acı içinde yerde kıvranırken takım arkadaşlarım hemen sağlık ekiplerini çağırmışlardı.Ağzım inanılmaz bir şekilde kanıyordu ve parmağım çok kötü acıyordu.Çünkü banka dik bir şekilde girmiştim ve parmağım çok kötüydü.Sağlık görevlisi bir kaç bir şey yaptıktan sonra antrenörüm bu maçı bana armağan etmişti.Sağlık görevlisi bir şeyim olmadığını söylemişti.Sadece dinlenmem ve 2 gün pek hareket etmem gerektiğini söylemişti.
Gözüm Ateş ve Arkadaşlarına kaydığında şok içindelerdi ilk defa bu kadar şok olduklarına yemin edebilirim ama kanıtlayamam.Bir erkeğin doğurduğunu görmüş gibiydiler.Ardından sağlık görevlisi bana bir soru sordu."Aileniz ile konuşmam gerek."öylesine kalakalmıştım.Derken muhteşem üçlü yanımda belirdiler.
Bekleyin arkidisler🤟🏻🏐☠️
Yorum atın💋