daredevil | hyunlix

8'

Felix kulaklıklarını takmış sessizce müzik dinleyerek dersine konsantre olmaya çalışıyordu. Ama yanında ses çıkaran Seokju ve arkadaş grubuna sabrı dayanmıyordu artık.

Okula erken gelmişti. Sessizce derslerine odaklanıp müzik dinlemeye başlamıştı ama Seokju ve arkadaşları sınıfta bitmiştiler.

Seokju Felix'i gördüğünde hiç sevinmemişti. Yanından sessizce geçip gitmişti. Felix de zorbalığın böylece bittiğini sanmıştı.

"Hahahaha!! Songheon cidden yaptı mı bunu??!"

"İnanılası gibi değil." Seokju kafa sallayarak arkadaşlarına gülümsemişti.

Felix artık sınırına gelmek üzereydi. Bağırarak konuşuyorlardı. Sanki sınıfta yalnızlarmış gibi.

"Biraz sessiz olsanız."

Mırıldanarak demiş ama ortam sessizleştiği için, tüm arkadaş grubu duymuştu. Seokju'nun arkadaşlarından hepsi dönüp Felix'e bakarken, Felix de sessizliği fark edip yavaşça arkasını dönmüştü.

"Sen cidden kaşınıyorsun."

Arkadaşlarından biri konuşup yüzünde ki gülümsemeyi duraksatmıştı. Felix ise yüzünü buruşturmuştu onlara. Seokju'nun arkadaşı ellerini cebine sokarak Felix'e doğru adımlamaya başlamıştı.

"Hazır hoca falan yokken senin haddini bildirsek mi?"

Felix nefes verip önüne dönmüştü. Kulaklığını götürüp yeniden kulağına götürecekken, masanın yerle bir olmasıyla irkilmişti. Çocuklardan biri Felix'in masasına tekme koyarak yere düşürmüştü. Kulaklıkları ve kitapları yere düşerken, çocuk Felix'e bakıp gülmüştü.

"Kendini bir şey mi sanıyorsun? Hahah. Böyleleri ile uğraşmak eğlenceli. Değil mi Seokju?"

Çocuk dönüp liderlerine baktığına, Seokju dişlerini sıkmıştı. Arkadaşları ise Seokju da bir gariplik olduğunu fark etmişti.

Ama çocuk bir şey demeden yeniden Felix'e dönmüş ve yakasını kavrayarak ayağa kaldırmıştı.

"Bırak onu."

Seokju'nun sesini duyduğunda bu defa arkadaşlarının hepsi Seokju'ya dönmüştü. Felix de şaşırmış şekilde Seokju'ya bakarken, ortam daha da sessizleşmişti.

"Seokju? Bu herifin-"

"Hemen bırak onu. Defolup gidelim."

Dedikten sonra Seokju dönüp Felix'in gözlerinin içine bakmıştı. Felix hâlâ anlamaya çalışıyordu. Tabii Seokju'nun arkadaşı hızla Felix'in yakasını bırakmıştı. Sinirli ve sesli adımlarla sınıfı terk ederken, diğerleri Seokju'nun arkasından bakıp duruyorlardı.

"Gidelim."

Diğerleri de Seokju'nun arkasından ilerlemeye başlamıştı. Seokju elini kapıya uzatıp açmak istediğinde, kapı çoktan açılmıştı.

Hyunjin'di kapıyı açan kişi. Bu yüzden Seokju hemen duraksamıştı. Boş ve dikkatli bakışlarla Hyunjin'in gözünün içine bakarken, Hyunjin onu düşünmeden gözlerini Felix'e çevirmişti.

Felix'in yakasının dağınık olmasından ve yüzünde ki ifadeden yine ona bulaştıklarını anlamıştı. Dönüp yeniden Seokju'ya bakmak isterken, Seokju onu yavaşça iterek çoktan çıkmıştı.

Sınıfta ki sessizlik içinde herkes sadece duraksamıştı. Seokju'nun arkadaşları Hyunjin'i süzmüştü. Hyunjin ise dilini yanağında gezdirmişti.

"Gidelim artık. Seokju haklı zaten  bunlara bulaşılmaz."

İçlerinden biri fısıldayarak konuşup açık kapıdan geçmişti. Diğerleri de Hyunjin'i süzerek ardından çıkmıştı. Hyunjin'in bakışları ise yine Felix'i bulmuştu.