"Biliyordum ben. O kızın sürtük olduğunu anlamıştım."
"Kes be. Kız arkadaşıma sürtük diyene bak."
Dedikten sonra arkadaşının koluna vurarak gülmüştü.
Hyunjin ile yattığı günden sonra pek kendine gelememişti. 4 gün okula gelmemiş ve evde dinlenmişti. En son sabaha kadar yaptıklarını hatırlıyordu. Ama yalan söyleyemezdi. Bu gerçekten ona çok iyi gelmişti.
Dinlendikten hemen sonra okula gelmişti. Ama yüksek sesleri kafasını acıtıyordu. Yine dinlenmesi gerekiyordu ama kendisi istememişti. Okula gelip derslerine kaldığı yerden devam etmek istiyordu. Geldikten beri Hyunjin'i görmemişti zaten. Belki de kafasını sıradan hiç kaldırmadığı yüzündendi.
"Dışarı da kavga çıktı."
Aniden içeri dalıp konuşan kızla, tüm sınıfın dikkati dağılmıştı.
"Ne diyorsun ya yine? Kim kavga ediyor?"
"Seokju ile Seungmin."
Demesiyle sınıfın yarısı ayaklanıp sınıfın penceresine ilerlemişti. Sınıfın penceresinden koridora bakıyorlardı. Felix kafasını kaldırmak için bile yeltelenmemişti. Çünki Seungmin'in kim olduğunu bilmiyordu. Seokju zaten her gün birine zorbalık yapıyordu.
"Çocuğun bir kolu da alçıda. Yazık ya. O yüzden kavga edemiyordur bence."
Çocuklardan birinin söylendiğini duyan Felix anında ayağa kalkmıştı. Sırasında olan çoğu şeyi kolu ile yere düşürse de dikkat etmemişti. Pencereye dikkati dağılmış sınıf, bu defa dönüp Felix'e bakmıştı.
Alçı da olan çocuk mu? Çocuğun adını bilmiyordu ama alçılı çocuk denildiği gibi anlamıştı. Seokju ile o çocuk arkadaş değil miydi? Neden kavga ediyorlardı ki? O çocuk gelip Felix'e yardım etmişti.
Hızla sınıftan çıkmak için kapıya yönelip kendini koridora atmıştı. Okulda ki herkes koridorun başında durup Seokju'yu izliyordu. Kimse karışmıyordu. Çünki karışan olursa Seokju'nun onları da benzeteceğini biliyordu.
Koridorun biraz ötesinde Hyunjin'i gördüğünde ise şaşırmıştı. Pencereye yaslanmış kendi halinde gibiydi. Arkadaşlarıyla konuşuyordu. Kargaşayı fark etmemişti sanki. Seokju'yu bir gram umursamıyordu.
Seokju ise beklediği gibi. Alçı da olan çocuğu dövüyordu. Seungmindi dövülen. Seokju Seungmin'e zorbalık yapıyordu. Seungmin'in üstüne çıkmış yüzünü yumrukluyordu. Seungmin ise sessiz duruyordu.
"Sikeyim Seokju!! Dokunma ona!"
Felix kendini durduramayıp bağırdığında, Seokju duraksamıştı. Hafifçe kafasını kaldırıp, uzaktan onlara doğru bağıran çocuğu süzmüştü.
"Yeter sikeyim!! İnsanları rahat bırak."
Onlara doğru hızlıca adımlayıp Seokju'nun tam önünde durmuştu. Seokju'nun gözlerinin içine baktığında deliye döndüğünü görmüştü.
Şuanda ona bulaşması hiç iyi olmamış gibiydi. Felix geriye yavaşça bir-iki adım atmış ve yutkunmuştu.
Siktir. Şimdi Seokju ona da bulaşacaktı.
"Benim işime karışma. Yoksa seni de öldürürüm."
Dediği zaman, Felix'in gözleri Seungmin'e kaydı. Bayılmıştı. Öldürmüş müydü yoksa cidden?!
"Ne?"
"Siktir git diyorum."
Seokju aniden ayağa kalktığı zaman koridorun başına geçmiş herkes geri çekilmişti. Felix de geriye adımlamıştı. Ama yararı olmamıştı. Seokju Felix'in üzerine doğru gelmeye başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
daredevil | hyunlix
FanfictionTwo teenagers, whose lives will be ruined by the bullies and friends at school -- ⚠︎kitapta agir siddet, yaralama, zorbalik vb taciz gibi icerikler var. Bu iceriklerden rahatsiz olanlarin kitabi okumasini tercih etmiyorum. ⬳⬳⬳ ♥︎duz yazi ♥︎+seventee...