36'

542 76 39
                                    

"Seokju'yu sen öldürdün değil mi, orospu çocuğu!!"

Demesiyle gözlerim büyüdü.

Ne?

Seokju ölmüş müydü?

"Sen yaptın değil mi piç!! Gel buraya!"

Çocuk yeniden bana saldırmaya kalktığında ben hareketsiz kalmıştım. Bedenim ani şoka girmişti. Yutkunamadım resmen.

O piç.. Seokju piçi.. ölmüş müydü?

Sabahtan beri öldüğü konuşulan çocuk Seokju muydu?

Kafayı yemek üzereydim. Neler oluyordu tam olarak?!

Kafamı kaldırıp Hyunjin'e baktığımda o da şaşırmış gözüküyordu. Ama bana dönüp bakmadı bile. Öylece şok olmuş bir şekilde çocuğa gözünü dikmiş bakıyordu.

Nasıl olabilirdi ki gerçekten? Hani kötü karakterler ölmezdi?

-

"Sakinleştin mi?"

Elinde ki kahveyi bana uzatan Hyunjin'e kafamı salladıktan sonra teşekkür ettim.

Seokju'yu bıçakladığım gece, Hyunjin ile su almaya geldiğimiz yerdi burası. Okulun yanı.

"İyi misin?"

Bir şey demedim. Diyemedim doğrusu. Çok şaşırmıştım. Nasıl olurdu böyle bir şey. Gerçekten ölmüş müydü şimdi o piç?

"Gerçekten öldü mü?"

Hyunjin, yanıma oturmuştu. Bu defa o cevap vermedi. Tepkisizdi baya. Bence o da şaşırmıştı. Baya şaşırmıştı hatta. Sonuçta ne alaka ki.

Peki neden ölümünü benden bildiler ki? Neden ölmüştü gerçekten. Ne yüzünden? Kanser falan mıydı? Hastalığı mı vardı?

Baya uygunsuz bir zaman olabilir ama iğrenç. Birde ben onun bana dokunmasına izin vermiştim.

Yine de rahatlamıştım sanki.

"Neden öldü ki acaba?"

"Herkesle kavga ediyordu. Sonunda öldürmüşler demek ki."

Hyunjin'in konuşması dikkatimi çekmedi. Hâlâ kendime gelememiştim.

Eğer bir kişi benden bildiyse, artık herkes benden bilecekti. Bu da o demekti ki, bugün okula gidemezdim.

"Geri dönemem oraya. Benden bilecek hepsi."

Dememle, Hyunjin kafa salladı. Kabullenmiş gibi hızla ellerini dizlerine vurarak ayağa kalktı.

"İyi oldu. Hadi."

Gözlerimle onu süzdüm. Kolay atlatmıştı sanki Hyunjin. Şaşırmıştı evet ama benim gibi şoka girmemişti.

"Nereye?"

"Bana gidelim. Tahmin edeceğim üzere evine de gidemezsin. Haksız mıyım?"

Değildi. Haklıydı baya. Ne eve gidebilirdim ne de okula. Yine Hyunjin'e kalmıştım.

--

Hyunjin kapıları açıp içeri girdiğinde evin ışıklarını yaktı. Ben ise sırtımda ki çantanın ipini sıkıca tutuyordum. Yine gergindim. Her bir olay olduğunda buraya geliyorduk. Alışmıştım gibi.

"Sen iyi olduğundan emin misin, Felix?"

Aniden benimle konuştuğunda kafamı hızlıca kaldırdım.

Gülümsemeye çalışarak evet anlamında kafamı aşağı yukarı salladım. Bir şey demedi. Acırcasına yüzüme baktıktan sonra önüne döndü.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 27 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

daredevil | hyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin