i've got my eye on you•minsung

And if you don't I'll dance anyway

-Selam skz'nin japon konseptlerinin fotoğraf çekimleri niye bu kadar mükemmel ve etkileyici.Kalp dayanmıyor🛐

🌒

Haftasonu hızla geçmişti ve okulun açılış vakti gelmişti.Jisung hızla doğruldu ve hazırlanmaya başladı.
Dün gece Felix ile konuşmuşlardı bugün Hyunjin denen çocuğu bulmalı hakkında bilgiler toplamalıydı.

Hızlıca hazırlandı ve kahvaltıya çağıran annesine aç olmadığına dair bir şeyler söyleyip yanağından öptü ve kardeşi Jeongin'in de saçlarını karıştırarak hızla evden çıktı.

Durağa tam olarak koşarak vardığında otobüs gelmişti.Tam zamanında diye sevindi.Otobüs öğrenci kaynıyordu izin isteyerek biraz daha arkalara geçti.Şoförün aniden gaza basmasıyla dengesi bozuldu ve oturan birinin üstüne oturdu.

Utançla başını kaldırıp özür dileyeceği sırada üstüne oturduğu kişinin yakalığında Hwang Hyunjin yazısını görmesiyle gülümseyerek ona şaşkın bakışlar atan mavi saçlı çocuğa baktı.İşler daha da garipleşmesin diye özür dileyip kalktı ama Hyunjin yerinden kalkarak Jisung'un oturmasını söyledi ve Jisung başını sallayarak teşekkür etti.

Okula vardıklarında ileride konuşan arkadaşları Seungmin ve Changbin'i görmesiyle yanlarına gitti.Okula ilk defa Felixsiz başlamıştı.Bu dörtlü anaokulundan beri beraberlerdi.Aileleri de bu yüzden yakın arkadaştı.Sık sık birbirlerine giderlerdi.

Öğle molasına girdiklerinde üçlü kantine indiler.Jisung etrafa bakıyordu.Hyunjin'de muhtemelen buradaydı.Tostlarını alıp masaya geçtiklerinde Jisung, Hyunjin'i bahçede yanında bir arkadaşı ile gördü.

Seungmin ve Changbin'in konuşmalarına dahil oluyor bir yandan Hyunjin'i kesiyordu.Felix ona Hyunjin hakkında merak ettiklerini sormuştu ve Jisung bunu bir görev edinmişti.Arkadaşlarını ikna edip yanlarından ayrıldı ve Hyunjin'in az önce yaslandığı duvara gitti.Kendi boyu üzerinden hesap yaptı ve telefonunun notlar kısmına ekledi.

Boyu ortalama 1,79 , muzlu süt seviyor,en yakın diyebileceğimiz 1 arkadaşı var.Notlarını yazıp gurula gülümsedi ve sınıfta arkadaşlarının yanına doğru yol aldı.

Hyunjinler ile ortak beden dersleri vardı.Jisung çaktırmadan Hyunjin'in dolabına yürüyüp ayakkabı numarasına baktı 42 gülümseyip not etti.Bahçede voleybol oynayan arkadaşlarına yorgun olduğunu söyleyip tribünlere oturdu.Hyunjin basketbol oynuyordu.Basketbolda başarılı görünüyordu.Bu bilgiyi de not etti.

Günü böyle geçerken eve vardığında kendini yorgunlukla yatağa attı.Birini gözetlemek sandığından daha da yorucu ve zordu.

Telefonunu eline alıp Felix'i görüntülü aradı.Öncelikle arkadaşını dinleyip tedavisinin olumlu gittiğini duyunca tüm enerjisi yerine gelmişti.O da edindiği tüm bilgileri bir bir Felix'e anlattı.Felix peşpeşe sorularını sıralıyordu.

"Ya arkadaşları?Sevgili varsa ne yapacağım Jis"
Ağlamaklı sesiyle arkadaşına baktı.

"Hmm sanmıyorum.Hep o çocukla geziyordu.Adı neydi...
Heh Lee Minho duyduğuma göre onlarda bizim gibi çocukluk arkadaşıymış.Belvry sitesinde 103 numarada oturuyor ve her sabah beraber gidiyorlar."

"Sevindim Jis,sen bir tanesin.Sence onla yakınlaşmanın bir yolu var mı?"

"Bilmiyorum Lix yarın kulüp seçimi var.Belki avantaja çevirebilirim."

Felix duydukları karşısında arkadaşına teşekkürlerini ve sevgisini sıralayıp öpücükler atarken ikili biraz daha konuşup birbirlerine iyi geceler diyip kapattılar.

Jisung iç çekti.Bu gidişle bir ayı dolu dolu geçecekti.
Kendini duşa atıp hızlı bir duş aldı.Kendisini çağıran kardeşi Jeongin ile mutfağa gitti.Kardeşinin yanında tanımadığı bir çocuk daha görmesiyle merakla çocuğa baktı.

"Merhaba Jisung abi,siz Jeongin'in abisi olmalısınız.Ben Jeongin'in arkadaşıyım.Adım Chan ve beş yaşındayım."

Jisung bilmiş bilmiş konuşan çocuğa gülümsedi.Babası ve annesine okulun ilk gününü anlattığı bir yemekten sonra herkese iyi geceler deyip Jeongin ve Chan'ın saçlarını okşayıp kendisini odasına attı ve yorgunlukla uykuya daldı.

🌒

"I AM fOiVe"
QŞSPFLEĞQOROFNFSĞWOR