i've got my eye on you•minsung

Say yes to heaven

selam selam 🥺
silent cry bir baş yapıttır.

🌒

Sabah olduğunda Felix odasında birkaç tadilat işi olduğunu annesinin çağırdığını söyleyip erkenden ayrıldı.İşime gelmişti.Keyfim oldukça kaçıktı.
Seungmin'in dün gece attığı mesajlara dönüp bugün Minho'dan ayrılacağımı söyledim.Daha fazla uzatmak ikimize de zarar veriyordu.

Kahvaltı için süt almaya çıkmış eve dönerken yaz yağmuru yağmaya başladı.Kapşonumu takmak yerine ıslanmak daha iyi bir fikirdi.Göz yaşlarım usul usul akarken kapımızın önünde ıslanmış kediye benzeyen Minho'yu görmemle duraksadım.

Onu görmeyeli kaç gün olmuştu sahi?Kalbim ile beynim savaşa girmişti.Kalbim her şeyi boş verip kollarına atlamamı söylerken beynim bugün neye kara verdiğimi hatırlatıyordu.

Yanına yürüyüp zamanı olup olmadığını sordum.
"Sana ayıracak zamanım hep var güzelim."Cevabını almamla iç çekip ağlamamak için yanaklarımı şişirdim.Biraz ilerleyip parktaki kamelyaya yürüyüp oturdum.Minho'da yanıma oturdu.

Konuya nasıl gireceğini bilmez şekilde ellerimi birbirine sürterken Minho iki elimi tutup ikisinin de üstüne nazikçe öpücükler kondurdu.Bu hareketi kalbimin teklemesine sebep olurken ellerimi hızla çektim.

"Minho...özür dilerim.Galiba bir hata yaptım.Buna daha fazla devam etmek istemiyorum.Her şey benim suçum sakın kendini suçlama."sonlara doğru sesimin titremesine engel olamadım.

Minho'nun yüzüne bakamazken kalktım.Gidecekken kolumu saran ellerle duraksadım.Minho kolumu sıkıyordu ve muhtemelen farkında değildi.Kafamı anlık ona çevirmemle dolan gözlerini görmem bir oldu.Kendime söverek kafamı çevirdim.

"Neden?"Dedi sesinin tınısında çaresizlik akarken omuzlarımı düşürdüm.Elini kollarımdan ittirdim."Ben önden gidiyorum."dedim ve hızlı adımlarla eve adımladım.

...

Minho kamelyada birkaç dakika daha oturup göz yaşlarının yeri boylamasını izlerken ayağa kalktı.İyice şiddetlenen yağmuru umursamadan ilerledi.

Cebinden bugün Jisung'a vermeyi düşündüğü mektubu çıkardı.Mektup anında sırıl sıklam olurken.Minho ellerinden kayışını izledi,tıpkı Jisung'un da ellerinden kayışı gibi...

Arkasına bakmadan yürüdü.Mektubun içindekiler ıslanarak akarken Minho ve Jisung'un gözyaşları da eşlik ediyordu.

Benim güzelime;

Selam,ben Minho.Bunları yüzüne söyleyecek cesareti kendimde bulamadığımdan bu mektubu yazmaya karar verdim.Bazen yazmak sözlerden daha etkili değil midir?

Seni ilk kez buraya geldiğim kış gördüm.Yaklaşık iki yıl önce.Dükkanınıza gelmiştim.Muhtemelen hatırlamıyorsun.Rafları düzenliyordun.
Bir kaseti koymaya çalışırken ayaklarının üstüne çıkmıştın ama boyun yine de oraya yetmiyordu.
Uzaktan fazla tatlı görünüyordun ve aniden içimde beliren sana yardım etme isteği ile elinden alıp yerine koydum.Şaşkın bakışların ile yanaklarını şişirerek bana baktın.Anında kızarıp utançla kaçarken ben ise kalbimin çarpıntısı ile öylece dona kalmıştım.

İlk okul günü Hyunjin ile otobüsteyken gördüm seni koşturuyordun durağa.Tekrar karşılaşacağımızı düşünmüyordum.Kaderdi belki bizi bir araya getiren.
Hyunjin'in yaralandığı gün sen de revirdeydin bizi dinliyordu.Sedyenin altından ayaklarını görmüştüm.Acaba demiştim sen de benden mi hoşlanıyordun?

Cıvıl cıvıl hareketlerin durmadan şişirdiğin yanakların,sevimli gülümsemen ile gitgide daha çok bağlandım sana.Aynı kulüpte olduğumuzu öğrendiğimde o kadar sevinmiştim ki.Sonra fark ettim ki ne zaman sana baksam yüzümde aptal bir gülümseme vardı.

Hyunjin'i aradığını sanıp beni aradığın gün kafam karışmıştı.Sonra Hyunjin ile ilgilendiğini fark ettim.Tüm dünyam altüst olmuştu.Kıskandım ve kalbim kırıldı.

Acaba neler hissettiğimi biliyor muydun?
Kampta beni öptüğün gün...şok olmuştum
ve bir anda kırılmış kalbim yenilenmişti.
Umut kaplıydı içim.En sonunda gül bahçesinde bana itiraf etmen,hayatımın en güzel anıydı.

Ama yakında Avustralya'ya döneceğim.
Her ne olursa olsun geri döneceğime söz veriyorum güzelim.Seni çok seviyorum Han Jisung.
LM.

🌒

ağlamamak için domino dinleyerek yazdım bölümü tşklr🥺🥺🥺🥺🥺