ihanet

3. Bölüm

"Bakın Tuna Bey.. Sizinle yalnızca iş hayatında görüşeceğiz, iki medeni insanlar olarak, lütfen önceki hayatımızda olanı biteni unutalım ve sadece her ortakların yaptığı gibi toplantılarda konuşalım olur mu?"

"Birşeyleri değiştirmeye çalışıyorum."

Vücuduma her konuştuğunda öyle bir sinir dalgası yayılıyordu ki, ağzına gerinip bir tane geçiresim geliyordu.

"Birşeyleri değiştirdiğin için bu haldesin zaten! Söylesene neden istediğin bölümden gitmedin? Çünkü senin benim hayatımdaki tek amacım mutluluğumu elimden almaktı keşke hep sadece arkadaş kalsaydık."

"Hiçbir şeyi anlatmama izin vermiyorsun ki!"

"Dur tahminlerimi sıralayayım. Baban şirketi Duru ile evlenirsen sana devredeceğini söyledi ya da, sen benim hayatımdan çıktıktan sonra bak sen Allah'ın işine Duru'nun babası ile baban ortak olmuş sonra anneleriniz sizi yakıştırmış felan hadi çeyiz dizelim demişler ve bom!
Evlisiniz!" Derince bir nefes aldım.

"Bence herşeyi ile sana çok güzel seneryolar yazdım, hangisini seçip hikayenin devamını getirmek istersin?"

"Müsade et anlatayım işte neden yıpratıyoruz kendimizi."

Allah'ım lütfen lütfen ellerime mukayyet ol. Yoksa şirketin ortasında geçiricem bir tane.

"Ben ne yıpratıcam be!"

Ne sanıyordu acaba anlattıktan sonra yine de onunla olacağımı mı bu kadar düşmüş olamaz evli o!

"Sen böyle değildin bu olanlar mı değiştirdi seni."

Artık kendime hakim olacak durumda değildim çünkü sesi kulağımı tırmalıyordu.

Aslında sesi güzel Burçin.

Hayır hayır bu yaşanmadı ben onun ağzına pat diye vurmadım hayır! Ne yapacağım herkes bize bakıyor. Ciddiyetimi korudum ve bir arkadaş edasıyla şirkettekilere göz gezdiririken omzuma iki kere vurdum.

Şaşkınlıktan donmuştu yazık.

...

"Şimdi sen bildiğin vurdun."

"Evet."

"Ağzının tam ortasına geçirdin yani."

"Of Atlas evet diyorum ya!"

Atlas karşımda otuz iki diş sırıtırken ona da patlatmamak için zor duruyordum.

"Sen iyice asileştin valla, pes yani herkesin önünde geçirmişsin birde!"

"Ne biçim konuşuyorsun Atlas! Geçirmişsin diyip durma."

"Buna başka ne denir ki!"

"Vurmuşsun, patlatmışsın."

"İyi yapıştırmışsın." Dedi bu sefer inatla yemin ederim küçük bir çocuktan farkı yoktu.

"Atlas."

"Efendim Woman yapıştıranzi?"

"Siktir git."

"Oha bu çok daha açık oldu."

"Atlas sabah sabah kafan mı güzel."

"Kafam değil de işler tıkır bayağı ilerliyoruz."

"Ne oldu ki."

"Böyle giderse muhtemelen yeni bir tane daha şirket binası alabileceğiz."

"Gerçekten mi?"

"Evet. Şu aralar sen ve diğer çalışanların çizimleri bayağı rövanşta, bende dikim ekibiyle konuştum çoğunu hayata geçireceğiz yani, bir de özel tasarım ve imzalı etiket basılacak herhangi bir ünlüyü ayarlarsak iyi olur."