0.5. Şüpheler

24 3 44
                                    

Aisha yazarınız ile ben hiç bir bok yazamıyoruz hahahahha~L

Haklı çünkü biz full olayın olduğu yerleri düşündük ve bu ara bölümlerde bok gibi kaldık UEHUSHS ve evet arkadaşlar daha olayların başlangıcına bile doğru düzgün gelemedik~A

Zoert yani~L

Hyunjin gözlerini aniden açtığında gördüğü kâbustan kurtulmuştu, kalbi göğüs kafesinden fırlayacak şekilde atıyor alnından soğuk terler akıyordu.

Derin iç çekişlerin ardından nefesi düzene girdiğinde koynunda çıplak bir şekilde yatan gence bakıp gülümsedi.
"Daha jinnie ile denemediğimiz özel şeyler var."
Dün gece yaşananları anımsadığında yüzünde ki masum gülümsemenin yerini küçük bir sırıtış almış ve küçüğünün saçlarından öpmüştü.

Küçüğü ise bu duruma mırıldanıp yan tarafa dönerek karşılık vermişti. Hyunjin de bunun üzerine, dikkat ederek yataktan kalkmış, kendinin ve Felix'in kıyafetlerinin olduğu -daha çok Felix'in- dolabın önünde durmuştu ardından bir eşofman çıkartıp üstünü çıplak bırakmaya karar vermişti.

Yavaş ve uykulu bir şekilde resim atölyesine gelince ışığı açmış ve etrafa bakınmıştı, aslında buraya öyle sık gelmezdi sadece içini bir huzursuzluk hissi kapladığında ya da çilli olan güzel çocuğun arzusuna kapıldığında gelip hislerini dökerdi.

Fakat şu sıralar çok sık geliyordu buraya genç olan, çünkü içini yiyip bitiren bir sırrı vardı, bunu ortaklarına anlatamamak içini yiyip bitiriyordu.

Aslında anlatıp kurtulabilirdi ama bunu geride bırakmak işine geliyordu ayrıca adı üstünde bu bir sırdı ve kimsenin bunu bilmemesi gerekiyordu yine de içinde ki pişmanlık hissine engel olamıyordu.
Küçük kardeşleri ona her şeyini anlatırken büyük olanın onlardan böylesine bir şeyi saklaması sadece içini acı ile kaplıyordu.

En sonunda büyük olan tuvalinin önüne oturmuş ve öylesine karanlık bir kaç boyayı paletine döküp içindekilerin hepsini sanki suçlusu önünde ki tuvalmiş gibi boyamaya başlamıştı, siyah ve gri çizgiler çiziyor bu çizgiler ne kadar anlamsız olsa da bir yandan büyük için bir o kadar anlamlı oluyordu.

Kendi pişmanlığını ve kendi acınası durumunu tuvalden çıkarıyordu. Hwang Hyunjin ne kadar güçlü gözükse bir o kadar zayıf bir adamdı.

Geçmişin acılarını başkalarından çıkartacak kadar zayıf, başkasının gözleri önünde acı çekerek ölmesini seyredecek ve bundan zevk alacak kadar acınası,
Sevdiği çocuğa açılamayacak kadar güçsüz...

Aklına gelen her bir anıda daha da sert çizgiler çekti tuvale. Üzerinden zaman geçse bile aşamıyordu bu hayalkırıklığını, umutsuzluğunu, çaresizliğini o anda hissettiği duyguları aşamıyordu.

Sağ tarafından gelen sesle o yöne doğru başını çevirdiğinde onu izleyen bir bedenle karşılaştı. Sevmesine rağmen açılamadığı oğlan onu izliyordu. Birlikte sex bile yapmalarına rağmen en çok bu anlarda hızlanıyordu kalbi Hyunjin'in.

Felix Hyunjin in yanına doğru giderken konuştu "Tuvale acımamışsın."

"Rahatlattı."

"Belli oluyor. Ama ben seni daha iyi rahatlatıyorum hm."

Küçük olan yüzüne arsız bir gülümseme takınarak söylemişti.

"Orası öyle..." Hyunjin Felix'i belinden çekip kucağına oturtmuş, sözüne devam etmişti "küçüğüm."

Felix anında kollarını Hyunjin'in boynuna dolayıp gülümsemiş ve burnunu büyük olanın burnuna sürtüp kıkırdamıştı. "Jinniemm~"
Tatlı çıkan sesliyle büyüğünün gözlerinin içine bakmıştı

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 23, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Guns N' Lycoris / Sonun Başlangıcı /Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin