Oy vermeyi unutmayın lütfen 💚🦒
Altay'ın ağzından
"Ama oğlum o olmaz."
Özgür bana parıldayan gözler ile bakıyordu. Özgünü öğlen uykusuna yatırmıştım, ama Özgür uyumamıştı.
Demir de şirkette sorun çıktığı için evde değildi. Özgür kucağımda oturuyordu ve telefonumu vermediğim için mızmızlanıyordu.
Ayağa kalkıp mutfağa girdim. Belki süt ile uyurdu. Hızlıca süt ısıtıp biberonuna döktüm ve salona geçtim. Koltuğa oturup bebeğimi yatırır pozisyona getirdim. Biberonun uçunu ona uzattım ve hızla minik dudakları ile kavradı.
İçirirken bir taraftan da poposunu pışpışlıyordum. Küçük mırıltılar ile içerek uykuya daldı. Ayaklandım ve aşkımı odasına götürdüm. Özgürü beşiğine yatırıp, üzerini örttüm.
Özgünün beşiğine baktığımda poposunu havaya dikmiş, uyuyan bebeğimi görünce kıkırdadım. Açılan üstünü örttüm ve odadan sessizce çıktım.
Demir gelmeden önce yemek yapsam iyi olurdu.
...
Özgürü yatırdıktan 10 dakika sonra Özgün uyanmıştı. Özgürü uyandırmadan bebeğimi odasından almış ve bezini değiştirmiştim.
Şimdi de uslu uslu mama sandalyesinde oturup, kardeşinin uyanmasını beklerken, kitabına bakıyordu. Ben yemek yaparken beni arada yanına çağırıp, kitapta gördüğü şeyleri gösteriyordu.
"Pyenses vay!"
"Prens de var mı bebeğim?"
"Hayıy çiykin biy kuybağa vay."
"Kardeşin bu dediğini duymasın."
Özgünün gülmesi ile bende güldüm. Özgür hayvanları çok seviyordu, çirkin olanları bile. Ve biz o hayvanlara çirkin dediğimizde bize küsüyordu.
Yaptığım yemeği fırına verip, masaya oturdum. Bebeğim ile beraber kitaba bakarken yemeğin pişmesini bekliyordum.
"Ösgüy uyansın baba."
"Ama daha yeni uyudu bebeğim."
"Oycun."
Güldüm ve bebeğimin saçlarını karıştırdım. Bugün banyo yapsalar iyi olurdu. Telsizden gelen ağlama sesi ile hızlıca ayaklandım.
"Bebeğim sen otur orda ben hemen geleceğim."
Bebek odasına doğru yürüdüm ve kapıyı açtığımda beşiğinde ağlayan bebeğimi gördüm. Onu kucağıma alıp terli sırtına bir battaniye serdim. Terden ıslanmış saçlarını okşayarak aşağıya iniyordum.
"Şşt ağlama bebeğim, gözlerine yazık."
Özgürün ısrarla ağlamasına güldüm. Yeni uyandıklarında ikisi de çok huysuz oluyordu.
"Bak bebeğim kardeşin senin uyanmanı bekliyordu."
Özgür kafasını omzumdan kaldırıp mama sandalyesinde oturan kardeşine bakıp gülümsedi. Onu da kendi sandalyesine oturtup, fırındaki yemeğime baktım.
"Kaydeşim?"
"Yoydu?"
"Bebeğim öyle mi cevap veriyorduk?"
"Öşüy diyeyim. Efendim Ösgün?"
"Hiiiç hala kaydeşim misin diye baktım."
Bebeğimin bu dediği ile kahkaha attık. Bu çoçuklar beni tatlılıktan öldürecekti! Güzellerimi alarak salona geçtik.
"Bebeklerim bu aralar şirkette sorun olduğu için, babanız her gün şirkete gidecek."
"Biş?"
"Ee ben varım ya."
Mantıklı bularak kafalarını salladılar. Elimi alnıma vurmamak için kendimi zor tutuyordum. Elime masal kitabını alıp, bebeklerimin ortasına oturdum. Bir sayfa açıp sesli okumaya başladım.
İkiside kafalarını goğsüme koymuş kitaba bakıyorlardı. Masal okuma seansımız bittikten sonra kapı çalmıştı.
Özgür ve Özgün aynı anda hızlıca kapıya doğru emeklediler. Gülerek peşlerinden yürüdüm ve kapıyı açtım. Sevgilimi görmem ile kocaman gülümsedim. Demir de bize gülümseyerek baktı ve iki bebeğimi de kucağına aldı.
İkisini öpüp kokladıktan sonra beni de öptü ve çoçukları oyun alanına bırakıp ellerini yıkamaya gitti. Geri gelince beraber koltuğa oturduk ve sarmaş dolaş yattık. Bebeklerimin moralleri şuan iyiydi, uslu uslu oynuyorlardı.
"Aç mısın sevgilim? Yemek hazır."
"Yok aşkım sonra yiyelim, biraz dinlenmek istiyorum."
Kafamı salladım ve önüme döndüğümde bize doğru emekleyerek gelen bebeklerimize bakmıştım. Onlara gülümsedim ve yanımıza gelmerini bekledim. Karşımıza geçip dizlerinin üzerinde oturdular ve Demire baktılar.
"Baba bizimle oyna!"
Özgünün bu dediğine güldüm. Güya Demir bey dinlenmek istiyordu. Üzerinden kalktım ve yere oturdum. Demir de yere oturunca beraber legolar ile oynamaya başladık.
"Ösgün mavi lego veysene."
"Ay."
"Baba kıymızıyı oyaya takma!"
Özgünün bağırması ile 'ben suçsuzum' dercesini ellerimi havaya kaldırdım. Biraz legolar ile oynadıktan sonra mutfağa, yemek yemek için geçtik. Demir bebeklerimizi mama sandalyelerine oturttu ve bana tabakları hazırlamakta yardım etti.
"Baba şonya çikoyata yiyebiliy miyiz?"
"Yemeğinizi bitirirseniz olur aşkım."
Beraber güzel bir akşam yemeği yedikten sonra banyoya geçmiştik.
-
-
-
-
-
-Oy vermeyi unutmayın lütfen 💚🦒
Bu arada yeni bir kurgu yayımladım. Bakmanızı öneririm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OUR LİTTLE BABİES
Random{TAMAMLANDI} ❁ Eşcinselliğin ve Ageplay'in normal karşılandığı bir evrende. ❁ Ageplay kitabıdır. ❁ BxBxbxb içerir. ❁ Cinsellik bulunmamaktadır. ❁ Homofobikler uzak dursun!