Elleri bacaklarından yukarı doğru yavaşça okşadı, "Kocan olarak burayı..." parmaklarını iç bacağına bastırdı, kız titredi. "Seveceğim," dedi.
Parmağını daha yukarıya doğru kaydırdı, danteli iç çamaşırının etrafında dolandırdı. "Sonra şurayı ağzıma a...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
BÖLÜM|5 ❄︎BENİM HERİF❄︎
İçimde hissettiğim bu duyguyulara bir anlam veremedim fakat şuan sarılmasını da istiyordum.
Dolu gözlerim gözleriyle buluştuğunda. "Seni kim üzdü?" Dedi, sert, sahiplenici bir tavırla.
Bu sözler dudaklarından dökülünce gözyaşlarım kirpiklerimi ıslatı. Parmağımıla, bir küçük çocuk gibi bize kıskanç gözlerle süzen iki kadını göstermemek için kendimi zor tuttum.
Yanağımdaki sıcak eline yüzümü yaslayınca kalın kolunu başparmağımla kendime doğru çektim, ne istediğimi anlayıp uzun boyu benimle eşitlenecek kadar eğildi, boynuna ulaşıp kolarımı boununa dolayabildim. Dudaklarımı ensesine bastırarak derin bir şekilde öptüm.
Bedeni kaskatı kesilirken göğüsü altındaki kalbinin denize vuran fırtına gibi dalgalandığını hissettim.
Serap ve Naz'ın cadı bakışlarındaki nefreti hissettiğimde, kocamın sıkı gövdesine daha da coşkulu sarıldım, parmakları belimi buldu. Onların duyabileceği kadar yüksek sesle fısıldadım, "Hiç, sadece kocamı özledim. Odamıza geçsek mi?"
Kolarımı çözüp yüzüne baktığımda bana doğru eğilen koyu toprak kokan bakışlarında endişelerin yerini şaşkınlık almıştı, bir miktar heyecan. Yinede, "Sen iyi olduğuna emin misin?" Diye sordu.
Gözlerim daha çok dolduğunda ağlamaklı ifademi saklamak için ona sokuldum, göğüsüne başımı koyunca, kimsenin görmediği bir yaşım gömleğine düştü.
Kıskanç bir iç çekiş duyduğum esnada Hürkan'nın kalp atışlarını dinliyordum, "Odamıza gidelim." Diye fısıldadım, istekle.
Ağlayarak o iki cadının ekmeğine yağ sürmezdim.
Saçlarımı öperek, sırtımı okşadı, "Tamam karıcığım," dedi, derin bir şekilde tekrar saçlarımı öptü.
Belimden tutarak merdivenlere doğru gidiyorduk ki kayınvalidem, "Hürkan oğlum geldin mi?" Diye sordu. Kapının önünde herkesin önünde durduk.
