BÖLÜM|9❄︎EV❄︎

82.8K 2.2K 1.1K
                                    

Bu bölümden önce 7. bölümü kendinize hatırlatmaya çalışın ve ya gidip tekrar okuyun. Bölümün olayını hemen çözersiniz size inanıyorum.

...

Bir yudum kadar, bir adım kadar, belki de bir nefes kadar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bir yudum kadar, bir adım kadar, belki de bir nefes kadar. Çok yakındı, dokunabilir miydim? Hayallerime dokunabileceğim kadar yakın mıydım? Gerçek oluyor muydu? En sonunda, bu kadar acıdan sonra kader bana gülüyor muydu?

Aması yok demiştim, ama gerçekten gidiyor muydum?

Abim artık beni kardeşlikten reddettiğine göre zamanında bana tehdit ettiği şeyleri gerçekleştirir miydi? Yoksa tamamen onun sözde sorumluluğundan çıktığımı düşünüp benim kararlarıma karışması gereken kişiyi artık kocam olarak mı görüyor? Kocam...

Hürkan ne diyecek, ne yapacak hiçbir fikrim yok. Cesaretimi toplayıp, gururumu ezdiğim bir gün ona yalvarmıştım, daha evlenmediğim bir günde. Hayır demişti. Ama bu defa, son bir defa onunla konuşacağım. Ama bu defa ona yalvaramayacağım, beni kaybetmeden önce son şans sunacağım.

Bütün bu düşüncelerin içersinde kalbim aylar sonra kıpır kıpır, heyecanlı bir şekilde göğüsümde çırpınıyor. Dudaklarım sırıtırken, oturduğum yere sığamıyordu gülüşlerim.

"Boşuna sevinme," dedi Lale sırıtan yüzüme bakerken, "Hürkan izin vermez!"

Yüzümdeki gülümseme silinir gibi olduğunda, "Hayal kırıklığına uğrama diye söylüyorum. Hâlâ geç değil Emine hanımı ara ve gitmeyeceğini söyle. Sonra daha çok üzülürsün" dedi, kolumu okşadı.

Hürkanın kabul etmeyeceğinden o kadar emindi.

Lale, üzün zamandır Hürkan'ı tanıdığı için söylediklerinde haklılık payı olabilirdi, ama benimle uyuyup uyanan adamı ben daha iyi tanırdım. O mahallenin abisi Hürkan'ı tanıyor, ama ben kocam Hürkan'ı tanıyordum.

Çantamdakilere baktığımda ayağa kalktım, "Nereye gidiyorsun Defne?" Diye şaşırdı Lale, "Daha çıkmamıza kırk dakika var."

"Erken çıkacağım," dedim, telefonuma bakarak hızlıca rujumu tazeledim. "Hürkanın yanına gideceğim."

Toplu saçlarımı açtığımda dalga dalga omuzlarımdan döküldü. Hürkan saçlarımı açıkken severdi, bense nadiren açardım.

Masamdan kalkıp kapıya doğru giderken, "Hürkanın yanına mı gidiyorsun?" Diye sordu bariz şaşkınlıkla. "Neden, sebep?"

Kapıyı açıp çıkmadam önce, "Kocamı özledim Lale, sebep mi lazım?"

Verdiği tepkiye bakamdım çıktım, yüzünde görüceğim ifade de zor edindiğim cesareti kıracağından korktum. Mesai arkadaşlarıma küçük bir veda edip asansöre bindim, bir kaç dakika sonra binadan ayrıldım. Hürkan'ın yanına ulaşmam için önce metroya sonra da taksiye binmem gerekiyordu. Bunun toplamında bir buçuk saat ederdi, ama neyseki Hürkan'ın çıkmasına iki uç saat var.

O KIZ BENİM (+18) SON BİR BÖLÜM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin