Sonunda 4 ders de bitmişti. Spor hocalarının icer girmesini bekliyorduk.
Hocalar girer girmez hemen ayağa kalktık.
"Umarım hazırsınızdır, fazla zaman kaybetmeden gidelim!"
hoca herkesin ikişer ikişer gitmesini istedi. Sunghoon Niki ile gidiyordu ve ben de en arkaya gitmiştim.
Yanıma baska bir cocuk geldi. Sınıfımızda yeni mi bilmiyorum.
"Merhaba Jungwon!"
Gülüp bana el salladı.
"selam? Adını bilmediğim cocuk"
"Adımı nasıl bilmiyorsun? Kac sendir aynı sınıftayız"
"Ben asosyalim kardesim, İ dont bilmek this Sınıf"
"Adım heeseung"
"Ay adın ne guzelmiş!!!"
Yol boyunca benimle konuşan tek kişiydi. Bundan mutluydum, Yalnız gitmekten iyidir.
—
Buz pateni kayacağımız yere geldiğimizde hoca hepimizi bir yerde durdurdu.
"Cocuklar hemen piste gitmeden bir şey demem lazım. Üst sınıflardan sadece 2 sınıfta burda anca sığıdıra bildik lütfen Üst sınıfların arasına karışmayın ve kaybolmayın. 3 saat sonra hemen burada buluşalım lütfen. Şimdi gide bilirsiniz!!"
Hoca gidebilirsiniz dediği an Patenlerimi giydim.
"jungwooon giyemiyorumm"
Arkadan gelen nikinin yanına yürüdüm.
"Şunların nesini giyemiyorsun anlamıyorum ki."
Giymesine yardım ettim ve beraber piste gittik. Sunghoon buz pateni nasıl kayılcağını bildiği icin onden gitti. Orada bizi bekleyeceğini söyledi.
Nikiye Sunghoon ile takılmasını soyledim. Benle takılsa beraber gotümüzün üstüne düşeriz.
Heesung yanıma geldi.
"Jungwon beraber kayalım mı?"
"Olur"
beraber piste gittik ve kaymaya calıştık.
"Jungwon düşeceğiz şimdi bak öyle kaym-"
Heeseung'un bunu demesiyle İkimizde yere düştük.
"Allah senin-"
Yanımıza gelen iki kişiye döndüm.
"kim lan bu?"
diye heeseunga sordum.
"ne bileyim ben amk"
"tut da kalkalım heesung"
"amına ben yerdeyim"
"he doğru, LOOO KİMSİN BİLMİYOM DA BENİ Bİ KALDIRSANA "
"seni ben şimdi bi kaldırırım"
jayin sesini duyunca bi sıcradım.
"Abo heeseung bu abiler bizi 💀. Bence biz gidelim"
Sürüklene sürüklene sunghoonun yanına gittik ve bizi kaldırmasını soyledik.
"Şükür kardesim be. Yer cok soğuktu. Ha bu arada Niki nerde?"
Sunghoon bana Sunoo ve nikiy gösterdi. Sunoo nikiye nasıl kayılcağını gösteriyordu.
"Mashallah gene gitmiş askısının yanına"
"sende gitsene"
heeseung boyle diyince ona sasırmıs bir sekilde baktım.
"yok ki kardesim. Cok yalnızım ben😔😔😔"
"aranızdan sadece Yalnız olan sen misin lan"
"he sasırdın dimi. Benim gibi yakısıklaya niye bakmıyorlar ki"
"Cünkü gıcıksın jungwon"
Arkamdan gelen ürkütücü bir sese döndüm.
"Heeseung hazır burdayken tanıtıyım bu kişi Benim sapığım. Bana takıntılı kendisi"
diyerek jayi gösterdim.
"Ben mi sana takıntılıyım? Daha demin benden matematik kitabımı aldım ve daha da geri getirmedin? Hayırdır?"
"Sunghoon bence bu ikisi olur ben sana diyeyim"
diyerek Heeseung Sunghoonun kulağına fısıldadı.
"Dur gel ben sana öğreteyim kaymasını Jungwon bey"
Jay elimden tuttu ve bana nasıl kayılması gerektiğini gösterdi. insanların ellerime dokunmasından hoşlanmam ama Jay elimi tuttuğunda... elimi cekemedim.
"Anladın mı jungwon?"
Jay az ilerime gitti ve bana buraya doğru sürmem icin işaret ett.
Jayin dediği gibi sürdüm fakat duramadım ve Jayin Üstüne yapıştım.
"Bunu bilerek mı yaptın?"
"Sence bilerek gibi mi yapmış gözüküyorum Jay. Ağlicam götüm acıyo"
