/9/-Anlaşılmayan itiraflar-

25 3 0
                                    

"NE?"

Anlık şokumu duydular ve benim tarafıma baktılar.

Umarım anlamamışlardır. Umarım anlamamışlardır. UMARIMM acelyle merdivenlerden inerken. Gavi'ye çarptım.

"Üzgünüm."

"Ben özür dilerim." dedim yürümeye devam ederken.

Dışarı çıktım. Kulak misafiri olduğumu duymalarını istemiyordum ve Neymar benimle bu kadar yakınken daha bu gün tanıştığı Olivia'ya... Ah acaba yanlış bi şey mi yaptım ama daha demin iyiydik ne olabilirki. Ya da vereceğim tepkiden mi korktu. Ya Olivia... Neymar resmen o'ndan hoşlandığını ve bi ilişki kurmak istediğini söylemişti direkt. Ve ONU YENİ TANIMASINA RAĞMEN.

"VAİA..."

Arkamı döndüğümde telaşlanmış bakışarı ile göz göze geldim. "Yanlış anladın, lütfen önce dinle beni." Kapının girişindeydi bi kaç adım attı ve karşımda durdu. "Duygularım bi anda oldu. Cidden bu duruma ne ara geldiğimi bilmiyorum. İstersen bi süre konuşmayalım ama lütfen benden uzaklaşma." Bi kaç adım daha attı artık dibimdeydi resmen ve kafamı kaldırdım göz göze gelmek için. "Lütfen Vaia... Beni bi kere dinle sadece."

"Belki saçma bulacaksın Neymar ama Olivia ile daha yeni tanıştın ve ben bunca yıl varken benim bilmediğim şeyi sen o'na anlattın... daha yeni tanışmıştınız bide."

"Ne?" Şaşırarak bana baktı. Bi süre durdu sadece.

Anlamayarak o'na baktım.

"Ben sen, şey sanmıştım- Neyse cidden üzgünüm  bi anlık oldu. Sana açıklamamamın sebebi ise tepkinden  korkmandı. Olivia'nın bi anlık olarak dürüstlüğü karşısında şaşırdım ve bende itiraf etme gereği duydum. Kendime bile itiraf edememişken nasıl o'na söyledim bilmiyorum."

Bi süre ters ters baktım. Sonra güldüm 2 günlük dünyaydı ve ben aramızın bozulmasını isteyeceğim en son şeydi. "Ee kim bu şanslı kız? DUR YOKSA ERKEK Mİ DE TEPKİMDEN KORKTUN?"

"Hayır, heteroyum ben bi kere."

"Pekala, ben de çocuk gibi bi an oradan kaçtım."

Beni kolunun altına aldı. İçeri geri girerken. "Eğlenmeye geldik buraya. Hadi pistte biraz sallanalım."

Güldüm, bu adamın yanında 7/24 gülebilirdiniz. "Sallanalım bakalım.

***

Neymar ile de biraz dans etmiştim. Bana içk! verip kaçmıştı Suarez ile. Pisl!kler. Şu an neredeyse başım patlamak üzereydi ağrıdan ve sadede eve gitmek yatmak istiyordum. 2 Gün sonra reklam çekimimiz vardı bide.

Partideki insanlar yavaş yavaş giderken Erling'i gördüm. "Gel seni otele bırakayım. Araba kullanıcak halde değilsin."

Oturduğum yerden ayağa kalktım. "Bak sağlamım ben bi kere-" demeden yere düşüyordum ki dengemi son anda sağladım. "Tamam belki biraz haklı olabilirsin." dedim parmağımla biraz işareti yapıp yüzüne tutarken.

"Hadi gidelim." Kolumu koluna dolattırdı ve Valeden aracını aldı. Kapıyı açıp beni sürücü koltuğunun yanındaki koltuğa oturttu. Emliyet kemerimi bağlarken dibime kadar girdi. Kokusu çok güzeldi. "Baksana, ne kullanıyorsun. Burnum açıldı resmen."

Güldü. "İltifat için teşekkürler. Umarım yarın sabah pişman olmazsın. Çok değişiksin de ondan."

Kafam allak bullaktı tam bi sarhoş gibi konuşuyordum.

"Şu kız çok şanslı desene. Her gece bu güzel kokuyu çekicek."

Anlık aynadan baktım yüzüne yüzümü kızarmıştı yoksa ben bu kafayla hayal mi görüyordum.

Bi şey demedi sadece yola baktı ve arabayı çalıştırdı.

"Vaia özel değilse bi şey sormak istiyorum."

"Evet canım."

"Neymar ile aranda özel bi şey mi var."

"Ne anlamda?"

"Erkek arkadaş anlamında..."

"Yok ki, tabi nadiren o'na düştüğüm anlar oluyor o ayrı. Ayrı bi havası var ama o'nunla olmak ister miydim bilmiyorum. Neden sordun sarışın?"

"Sadece merak ettim. Bana göre egolu biri. Ama sen o'nunla bu kadar yakın anlaşınca tuhafıma gitti."

"Ego? Kendini fazla seviyor diyelim o'na. Ve bu kötü bi şey değil. Hayata t@şş@k geçmeye gelmiş biri ama..." Aklıma söylediği geldi ilk defa birine aşık olduğu.

"Haklı olabilirsin."

Araba durunca etrafıma baktım. Ne ara geldiğimizi bilmiyordum. "Geldik mi?"

"Evet, hadi bakalım." dedi arabadan inip benim kapımı açarken.

"Çok çabuk geçti ama saymam bunu." Göz kırptım "Bi ara benim evde telafi edelim."

Güldü yine. Kemerimi çıkarttı arabadan dışarı çıktığımda kapıyı arkamdan kapattı. "İstersen ederiz."

"Bakın bay zürafa benim bu sarhoş halimden faydalanmaya çalışırsanız acısı kötü çıkar.

"Sen dedin ama."

Parmağımı dudağının üstüne koydum.

"Şt sus haklıyım."

Sanki o andan sonra bakışları daha derin  gelmeye başlamıştı. Yüzünü yüzüme yaklaştırdı. Bi an durdu "Bunu yapmalı mıyım?" diye mırıldandırken. Ben o'nu öptüm ve geri çekildim. Olduğu yerde kaldı. Gözünü yavaş yavaş araladığında bana baktı. Sonra bi elini belime koydu ve diğer eliyle yanağıma geldi. Beni kendine çekti ve daha uzun ama kısa bi süre öptü. Çok farklı duygular içindeydim şuan. O'na karşılık veriyordum ama ayık kafayla böyle davranır mıydım ki?

Geri çekildi "Ne hissetceğimi bilmiyorum Vaia. Ama sanırım sana yavaş yavaş aşık oluyorum."

"Bende kendime."

Kahkaha attı "Sabah tepkini merak ediyorum."

"O kadarda değil aslan parçası. Bu savunmasız halimde benden faydalanmaya mı çalışıcaksın?"

"Savunmasız ha? Sen öp-"

"Şşşt. Hadi götür beni evime. Bu halde gidemem."

"Tamam majesteleri." Bi eliyle belimi, bi eliyle kolumu tuttu. Öyle odamın kapısına kadar geldik ve kapının önünde.

"İçeri gelmicek misin?"

"Sen cidden iyi değilsin ve bende senden bu durumda faydalanıcak kadar cani değilim ki istemiyorsun."

"Ya istersem."

"Kendine geldiğinde bunu yapmak daha eğlenceli olur." göz kırptı. "Pişman olmayacağından emin olmalıyım önce."

"Bakarız."

Bi süre sonra "Görüşürüz o zaman" dedi.

"Dikkat et kendine delikanlı."

El salladı ve gitti. Elimi çantama atttım. Uzun bi süre kartımı yokladıktan sonra buldum ve çıkarttım. Okuttuğum gibi kapı açıldı. Üstümü değiştirmeden kendimi yatağa attım ve gözlerimi kapatmamla yatağa yatmam bir oldu.

OnsraWhere stories live. Discover now