2. Durak

64 3 0
                                    

Birden belirdi yüreğimin kırık penceresinden umut renkli gözleri. Adeta gel diyen bakışlarının altında bir şeyler saklıydı sanki

Ne bir adım atabiliyordum ne de geri dönüp gitmek için bir çaba sarfediyordum. Öylece kaldım, dünyanın merkezinde dönüyordu başım.

Yürek alınca eline ipleri aklın dama atılıyordu pabuçları.

Güneş altın sarısı rengini soyunup kızıllar içinde bir gelinlik giyiyordu birden.

Kargaşa yerini sakinlik ve umuda bırakırken yüreğimin tellerine hafif hafif dokunan sevda, aşk senfonisinin son bölümünü çalıyordu.

İşte giriyorum ışıkları yanan kapıdan. Arkama bile bakmadan ilerliyorum tavanı sonbahar motifi işlemeli duvarları geleceği resmetmis ressamların resimlerini sergileyen bir sergiyi andıran dibi bosluktalik hissettiren uzun ince bir koridorda.

Ve ulaştım sonunda sessizliğe. Aniden sarmıştı sessizliğin çığlığı her yeri.
Kimseyi duyamiyordum bunca çığlığın arasında.

Gözlerim seni arıyordu baktığım her yerde. Gördüğüm tek şey sensizlik olunca başlıyordu umutlarım bir bir kırılmaya.

Sonra ağır ağır yine çıkıyordun kalbimin basamaklarindan. Her adım atışında bir kez aşkın ritimlerini duyuyordum.

Gün biterken başlıyordu gecenin yalnızlığı. Çokta soğuk oluyordu saçlarını dalgalandiran rüzgar bir yandan da sevda türküsünü fisildiyordu eserken bağrıma.

Aklıma yine sen düşüyordun ben yine seviyordum seni oracıkta. ...

Yürekten DamlayanlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin