---'
"Merhaba, nasılsın?!"dedi neşeli sesiyle. Gülümsedim. "Nasıl olabilirim ki?"diye fısıldadığımda gülümsemesi donmuştu ve o an hiç beklemediğim birşey yaptı.
Ensemden tutup beni omzuna yatırmıştı.
Belki biraz komik olacak ama omzuna ulaşmak için biraz eğilmek zorunda kalmıştım. Gülümsemeyle karışık hıçkırıklarıma karşı sırtımı sıvazlıyordu.
"Seninle konuşmaya geldim,"dedi. "Bazı şeylerin farkına varman için..." Kafamı kaldırdım ve kenara çekildim içeri girmesi için. İçeri girince ışığı yakmıştı. Hızla gözlerimi yummuştum.
"Ne o? Vampir gibi aydınlığı sevmiyor musun yoksa?"dediğinde ışığı geri kapatmıştı. Sokak lambalarının ışığı bana yeterdi.
Koltuğa oturdu ve bacaklarını kendine çekti. Bende oturup bağdaş kurmuş ve kucağıma bir yastık almıştım. Derin bir nefes aldı, konuşmanın zamanı gelmişti.
"Jungkook, belki farkında değilsin ama bizler ülkenin en büyük mafyalarından biriyiz. Bizi o kadar kolay öldüremezler, lütfen bizi küçümseme, geniş düşün."
"Bundan sonra ne işe yarar ki?"dedim sessizce. Jimin hafifçe gülümsedi.
"Taehyung nerede duracağını her zaman çok iyi bilir, o yüzden endişe etme. Sadece bekle, zamanı gelince barışırsınız."
"Bittiğini söyledi Jimin..."
"Hiçbirşey bitmedi tamam mı? O sadece sana kırgın, o da ona söyleyebileceğin halde söylemediğin için. Kırgınlığı geçsin yanına gelecektir."
"Benden gitmesini istemiyorum."diye fısıldadım. Jimin daha geniş gülümseyip ayağa kalktı. "Zamana bırak."dedi ve vedalaşıp evden çıktı.
Yine öylece otururken bileğimdeki izlere takıldı gözlerim. Düşüncelerimle savaş veriyordum o ara, kesinlikle sağlıklı düşünemiyordum.
Bir kere yaptıysam tekrar yapardım bence.
Hızla gözlerimi kapatıp alnımı sıvazladım. "Salaklaşma Jeon."diye hayıflandım kendi kendime. Eminim ki bu gece uyuyamayacaktım.
Taehyung da öyle...
---'
{Kim Taehyung}
Uyuyamıyordum, sadece Jungkook'un yanında uyuyabiliyordum.
Bu çocuk beni kokusuyla terbiye ediyordu.
Sinirle yatağın kenarına oturdum, biraz kafamı dağıtmam gerekiyordu. Bu sefer koltuk değneklerini almadım yanıma. Duvardan tutuna tutuna çalışma odasına girdim, bu da birşeydi.
Her ne kadar ona kızgın olsam da verdiğim bir söz vardı. Uzun zamandır ona balon almıyordum, telefonumu çıkardım gri eşofmanımın cebinden. "Açık bir market bulup kırmızı balon alın."dedim ve telefonu kapattım.
Korumalar kesinlikle yanlış anlayacaktı ama sorun yoktu, hepsiyle arkadaş gibi olduğum için sorun olmazdı.
Birkaç dakika sonra çalışma odasının kapısına vuruldu. "Gel."dediğimde korumalardan biri içeri girmişti.
"Efendim ne kadar istediğinizi bilmediğim için,"dedi ve bana poşeti uzattı. "Sağol, teşekkür ederim. Bu kadarı bana yeter de artar."
Koruma saygıyla eğilip dışarı çıktığında sandalyeden kalkıp koltuğa oturdum ve paketi açtım hızlıca. Balonlardan bir tanesini şişirip elime aldım ve yavaş adımlarla odadan çıktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Blue&Grey {TaeKook} (Düzenlendi)
Fanfiction"Ben hiçbir zaman kimseye yetememiştim..." Aile baskısından bıkan Jeon dışarı çıkar hava almak için, fakat onu bekleyen bir yabancı vardır. ⚠️ANGST⚠️ Bu kitabın tüm hakları @hayatsizme hesabına aittir.