Muhammet hayatımdan uzaklaştığı andan beri kendimi çok yalnız hissettim. Çok mutsuzdum aynı zamanda eşcinsel insanlar nasıl birbirlerini bulabilir. Nasıl beraber olabilirler diye düşünüyordum. Lise sondayken yani 17 yaşımda Google'a yazdığımda Hornet isimli bir uygulamanın varlığını öğrendim. Çok merak ettim ve hemen indirdim. Ana sayfasında yarı çıplak insanlar. Sürekli cinsellik arayan, aşırı sapkın insanlar gördüm. Uygulamayı indirdiğim anda 3 4 kişi yazdı. Gelen mesajlar genel olarak şöyleydi;
X:Selam canım çok hoşsun görüşelim mi?
Y:Yerin var mı geleyim hemen?
Z:Pasif misin canım?Cevap dahi vermedim. İçlerinden sadece 1 kişi merhaba tanışabilir miyiz? Demişti ve bende selamına karşılık verdim. Sohbet etmeye başladım. (Bu arada genel olarak kimsenin yüz fotoğrafı yok. İnsanlar deşifre olmasın, gizli olunsun diye çünkü aileleri bilmiyorsa ve fotoğrafı varsa tehdit ile bunu kullanabilecek çok insan var..) Adam gayet güzel konuşuyordu gayet anlayışlı, kültürlü , iyi bir insan olduğu, zarar gelmeyecek bir insan olduğu anlaşılıyordu. Bana bir çay içmek istediğini yüzyüze dışarıda hem sohbet edebileceğimiz hem birbirimiz görebileceğimizi söyledi. Numaralaştık ve buluştuk adamı ilk kez buluştuğumuzda gördüm.
31 32 yaşlarında sakallı 178 civarı beyaz tenli bir adamdı. İlk gördüğümde çok ama çok çekindim beni farketti yanıma gelip sarıldı. Evet konuşmuştuk ama bu kadar samimi olması beni irkiltti. Oturduk sohbet muhabbet etmeye başladık kendisi din kültürü öğretmeniymiş duyunca çok şaşırdım ve bu durumun dinimizce yerini bilmiyor musunuz tarzı bir soru sordum gülerek, o da escinsel ilişkinin haram olduğunu söyledi. Biz beraber olsak aynı günah bir kadınla erkek beraber olsa aynı günah zina zinadır dedi.
Sohbet muhabbet ilerlerken bana eve gidelim mi zamanın var mı dedi. Bende anlamadım ilk başta yani zamanım var ama neden eve gideceğiz dedim. O da burada yani dışarıda kendimi rahat hissedemiyorum dedi. Bende peki madem öyle olsun dedim. Arabaya bindik beni evine getirdi içeri girdik ayakkabıları ve montlarimizi çıkardık.
Bana hoşgeldin dedi ve sarılmak için kollarını açtı bende samimi gördüğüm için sarıldım. Sonra boynuma yaklaştı böyle kokumu içine çekti ve hafif öptü ben şok oldum aşırı ürperdim ve kendimi geriye çektim böyle yüzüne baktım biraz dedi ki özür dilerim biraz hızlı gittim ben bir şeyler hazırlayayım yemek yiyelim dedi bende bozuntuya vermedim tamam olsun dedim. Yemek yedik oturduk televizyon izlemeye başladık.
Sonra dizime uzanmak istediğini söyledi televizyon izlerken bende garipsedim ama olsun sorun değil dedim. Uzandı biraz bu şekilde televizyon izlerken gözlerinin dolduğunu farkettim. Ne olduğunu sordum bana hep böyle bir an hayal ettiğini ama hiç yaşayamadığını söyledi. Sonra bana bir şey söylemek istediğini benim tepki gostermeyeceğimi ve anlayışlı olduğumu düşünerek söylediğini söyledi.
Dedi ki ben evliyim Enez...
Benim başımdan aşağı kaynar sular döküldü şok oldum. Ve birde 5 yaşında kız çocuğum var dedi. Ben hiçbir şey söylemedim. İçimden adama ama nasıl saydiriyorum. Ne şerefsiz bir insansın kendini düşünmüyorsun karını çocuğunu düşün onlara bunu yaşatmak zorunda mısın tabii bunları içimden düşünüyorum.Beni getirdiği ev dolmuşlara çok uzak olduğu için sesimi çıkartıp ters yapmadım dedim ki ya evli misin dedim olsun dedim senin elinde olan bir durum değil evlensen de yapicak bir şey yok falan dedim konuyu hemen kapattım bir 5 10 dk sonra abim mesaj atmış dedim misafirliğe gidicekmisiz hemen gel mesajı atmış dedim.
Evden çıkmadan önce bana Enez beni uzaklastirmayacagini biliyorum evli olabilirim ama senden çok hoşlandım gerçekten çok iyi bir insansın dedi tekrar buluşalım olur mu dedi bende tabii ki sende öylesin dedim sorun yok dedim. Sonra eve ulastigimda buna upuzun bir yazı yazdım hahahahahh ama görmeniz lazım senelerin birikmişini adama tüm nefretimi kustum. Upuzun yazılar yazdım sonra engel attım.
Bu adam Hornette konuştuğum ilk insandi. Herneyse abim bir şirket açtı bende ona yardım etmek için orada çalışmaya başladım. Hem üniversite sınavına çalışıyorum hemde işte çalışıyorum. İnanın aşırı bunaltıcı günlerdi Sudeler falan olmasa kafayı yerdim. Bir gün işteyim şirkette çalışıyorum ve uygulamaya girdim. Bir mesaj gözüme çarptı. Bana abimi tanıdığını söyleyen bir mesaj. Nereden tanıyorsun falan dedim cidden tanıyan birisi çıktı abim hakkında her şeyi doğru söyledi ki benim ailem o zaman beni öğrense öldürür 2 tane abim var ve en çok korktuğum abimin yanında çalışıyorum o zaman. Herneyse adam görüşmek istediğini söylüyor oturalım çay içelim diyor bende diyorum ki müsait değilim çalışıyorum diyip sürekli otelemeye başladım.
Bir gün beni tehdit etmeye başladı gelmezsen ben sizin oraya geleceğim dedi ben yine elimde olan bir durum olmadığını söyledim ve gerçekten geldi bir gün o gün Allah'ın şanslı kuluyum heralde abim yoktu. 43 44 yaşlarında kilolu yüzüne bakmayacaginiz bir amca geldi Enez dedi ben şaşırdım dondum kaldım. Güldü pis pis neden gelmiyorsun hiç dedi o kadar mesaj atıyorum dedi. Bende gördüğün gibi çalışıyorum dedim. Oturdu sandalyeye ve çay kahve yok mu misafire nasıl davranıyorsun dedi. Benim o sırada korkudan elim ayağım titriyor kalbim çarpıyor ya abim gelirse diye. Dedim ki sen ne yapmaya çalışıyorsun abim seni görürse ne diyeceksin ne olacak beni hiç mi düşünmüyorsun lütfen git dedim. Sonra şaşırtıcı bir şekilde gitti. Bir dahaki sefere geleceksin dedi çay için bende tamam geleceğim ama lütfen git dedim. O şekilde gitti. Elim ayağım titriyordu. Hemen Sudeyi arayıp olayları anlattım. Bir süre bu şekilde geçti ve ben uygulamayı sildim çünkü başıma bela alacaktım. En azından üniversiteye gidene kadar uygulamayı indirmek yok diye kendimi şartlandirdim. Sınav sonuçlarım açıklandı. 80.000 bine girmiştim. Ailem normal olarak Trabzon ve çevresi şehirler yazmamı istediler ve yazdılar. Ben asla buraları istemiyordum rahat rahat yaşamak istiyordum kimse bana karışmasın istiyordum ve biraz da escinsel ortam olarak rahat olayım istiyordum çünkü eğer ki yakınlarınız varsa konum olarak yakınınızda sorun olma ihtimali çok yüksek.
Herneyse saat 23:00 son tercihlerin bitmesine 1 saat kala seçimleri değiştirdim 😅
1. Sıraya İstanbul
2. Sıraya Yalova
3. Sıraya Çanakkale
4. Sıraya Muğla yazdım.
Muğla tuttu. Ailemin ama bana nasıl kızışı var görmeniz lazım, beni bu durumdan diğer abim kurtardı çocuk hayatını yaşamak gezmek tozmak istiyor demekki bizde bu yollardan geçtik falan dedi ailemi bir şekilde dizginledi bizimkilere kalsa dizlerinin dibinden ayrılmayayim..Üniversitenin başlamasına tam 1 ay kala abim kumar olayına bulaştı o zamana kadar durumumuz maddi olarak çok iyiydi ama bir anda elimizdeki her şeyi kaybettik şirket fes edildi ve üzerine milyonluk borca girdik. Babam seni mecbur yurda vereceğiz dedi o zaman eve çıkamazsın dedi durumumuzu görüyorsun dedi. Otobüse bindik tam 24 saat otobüs yolculuğundan sonra muğlaya geldik. Hayatımda ilk defa Karadeniz bölgesi dışında bir yere gelmiştim çok heyecanlıydım..
Okula gittik yurt durumlarını öğrenmek için müdür yurtların dolu olduğunu evlerin bir çoğunun tutulduğunu geriye pahalı olan yerlerin olduğunu söyledi babam bana dönüp bak oğlum görüyorsun dedi yapacak bir şey yok dedi durumumuzu sende biliyorsun dedi. Bende başımı yere egdim sessiz kaldım bavullarimi aldik dedim ki baba bari biraz kafede oturalım dedim birazcık düşünelim dedim babam çok cana yakındır beni anladığı için tamam oğlum dedi oturduk çay içiyoruz. O sırada abla beni farketmis olacak ki gelip yanımıza sohbet etmeye başladı.
Ne oldu yavrum, neyin var? Dedi anlattık böyle böyle yer yok kalacak yerler pahalı bizimde durumumuz yok dedim. Sonra çok sağolsun dedi ki bizim bir teyzemiz var onun yeri olması lazım bir soralım hemen ümidini kaybetme. Aradı dedi ki yeri duruyormuş falan o konuştuğu teyze geldi ona da durumu aynı şekilde izah ettim. Bana tamam dedi gelin dedi babamla bana bizi eve getirdi 3 katlı bir bina en üst kat kocaman bir balkonu var 1 + 1 eşyalı ve manzarası güzel bir ev dedi ki beğendin mi oğlum burası yaklaşık 1 2 senedir boş kullanmıyorum dedi biraz temizlenmesi lazım ama dedi bende dedim ki teyze buranın kirası ne kadar olur dedim.
O da sen söyle ne kadar olsun istiyorsun kiran? Bende dedim ki olur mu öyle siz ev sahibisiniz.
Güldü dedi ki soyle evladım sen kaç olsun. Dedim ki 500TL olsun o zaman dedim.
O da tamam 500TL hayırlı olsun dedi.
(Bu eve girişim tam olarak 11 ay önce falan oluyor.)Ve bu şekilde Muğla'da okumaya başladım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İbneğ
Phi Hư CấuMerhabalar, öncelikle bu yazıları artık içimde tutamıyorum. Kendimi çok yıpranmış hissediyorum ve çok fazla şey yaşadım. Sizlere bugünüme kadar yaşadığım iyi ve kötü tüm olayları anlatacağım. Keyifli okumalar dilerim. (Başlamadan önce uyarmak isteri...