FINAL

669 56 64
                                    

1

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

1. kişi anlatımı
Rindou Haitani

Buraya geleli bir yılı geçmişti. Etrafa bakarken eski ve terk edilmiş bir kulübe bulmuştum. Evi bulduktan sonra kimsenin haberi olmadan Chinatsu evlenmiştik. Ayrıca Chinatsu bebeği sağlıklı bir şekilde doğurmuştu.

Bu süre zarfında abimden hiçbir haber alamadım. Bizi burada bulması zordu fakat bir yıldan kısa bir sürede bulurdu.

Düşüncelerimden ayrılmamı Reiko ile içeriye giren Chinatsu oldu. Reiko beni görmesiyle yüzüne kocaman bie gülümseme yerleştirdi ve bana doğru uzandı. Aynı şekilde ona doğru yürüdüm ve onu Chinatsu'dan aldım.

Reiko'yu yatağa yatırıp onunla oynamaya başladım. Ben onunla oynadıkça o kahkahalar ile gülüyordu. Chinatsu yüzünde küçük bir gülümseme ile yanımıza oturdu.

"Sanırım Ran'in bana verdiği tek güzel şey Reiko."

Reiko sanki onun dediğini anlamış gibi annesine aptal bir gülümseme verdi. Chinatsu, Reiko ile oynarken telefonuma mesaj geldi.

---

+81***
*konum*
Buraya gel
Abi kardes konusalim

---

Aniden yataktan doğrulamamla ikisi de bana döndü.

"Rin ne oldu? Sorun ne?" Endişeli olduğu sesinden belliydi.

"Sorun yok. Sadece ani bir işim çıktı Natsu. Endiselenme."

Her ne kadar inanmadığını anlasam da bir şey demedi. Reiko hala bana huzursuz bir şekilde bakıyordu. Ona doğru eğildim ve iki yanağına da öpücük bıraktım. Şimdi biraz daha az huzursuzdu.

Hızlıca üstümü giydim ve bir yıl içinde çalıştığım küçük işler ve tabii birazcık da farklı yollarla kazandığım para ile aldığım motora bindim. Hemen abimin attığı konuma gittim. Bir yıl sonra ne değişti de yazmıştı? Kızını mı görmek istiyordu? Veya daha kötüsü ikisini de geri mi istiyordu?

Konuma daha dikkatli bakınca hemen bu sahilin sonu olduğunu anladım. Oraya varmam bir iki dakika sürmüştü.

Koskoca sahilde kısa mor saçlı bir adam dışında kimse yoktu. Yavaşça yanına yaklaştım. Omzuna dokundum ve bana döndü.

Abimdi. Abim beni görünce yüzüne bir gülümseme yerleştirdi.

"Hoş geldin kardeşim."

Yüzünde korkutucu bir gülümsemenin aksine samimi ve içten bir gülümseme vardı.

"Ne... istiyorsun?"

Dediğim şeye güldü ve kafasını denize doğru çevirdi. Derin bir iç çekti ve konuşmaya başladı.

"Sadece aramızın bozuk olmasını istemiyorum."

Biraz durdu.

"Kardeşimin benden nefret etmesini istemiyorum..."

Eli ile saçlarını düzeltti.

"İğrenç şeyler yaptım. Evet biliyorum. Pişman olmam hiçbir şeyi değiştirmeyecek ama sadece demek istiyorum."

Bu gerçekten abim miydi? Bir yıla çok değişmişti. Abimin asla pişman olduğunu hatırlamam.

"Özür dilerim"

Dediği şey ile gözlerim yuvalarından çıkacak gibi oldu.

"Haa.. bir de sana bir şey demem lazım."

Bana doğru döndü. Gergindi. Çok gergindi. Boğazlı kazağının boğaz kısmını indirdi ve bana bir dövme gösterdi. İzana'nın küpesi ile aynıydı.

"Mikey... Bonten adlı bir çete kurdu. Öncekilerden daha ciddi ve tehlikeli bir çete. Seninde katılmanı istiyor."

"Abi biliyorsun ben kendime yeni bir ha-"

Abim elini omzuma koydu.

"Eğer katılmazsan değer verdiğin herkesi öldüreceğini söyledi..."

İkimizde hiçbir şey demeden durduk. Abimden uzaklaştım ve motora bindim.

"Gelsene. Kızını görmek istemez misin?"

Abim gülümsedi ve arkama oturdu.

"Katılacak mısın çeteye?"

Arkamda oturan abime dönmeden konuştum.

"Sonra da saçımı seninki gibi boyatırım ve dövmeyi yaptırırım."

Abimin arkadan güldüğünü duydum. Motoru yavaşça sürmeye başladım.

"Tabii KARIMA sorduktan sonra!"

Bu sefer abimin çok daha sesli bir kahkahasını duydum.

Eve vardığımızda abim içeriye girmekte tereddüt etti. Ben ise onu kolundan tutup içeriye soktum. Mutfaktan sesler geliyordu. Mutfağa baktığımda Chinatsu yemek yapıyordu. Masada üç tane tabak vardı.

"Üçüncü kimin için?"

Sorduğum soru ile bana döndü.

"Abin gelmedi mi?"

"Sen nered-"

"Bilirim ben." dedi ve kendi kendine güldü.

Abim hala arkamda dikiliyordu. Onu kolundan çekip Reiko'nun odasına götürdüm. Reiko beşiğinde ayağa kalkmış etrafa bakıyordu. Ran'i gördüğünde biraz durdu. Yabancılara her zaman böyle tepki verirdi.

Reiko'yu kucağıma aldım ve abime verdim. Reiko ona bir süre daha baktıktan sonra abimin saçları ile oynamaya başladı.

"Amcasını sevmiş gibi ha?"

Abimin dediği şey ile kafamı salladım.

"Ona diyecek miyiz?" diye sordum

"Belki sonra."

Kafamı salladım ve ikisini yalnız bıraktım. Mutfağa doğru ilerledim. Chinatsu masayı hazırlamış bekliyordu.

"İyisin değil mi?"

Sorduğum soruyla bana baktı.

"Evet iyiyim."

"Abim özür diledi."

Bir şey demeden bana baktı.

"Özür dilemenin hiçbir şeyi değiştirmeyecegini biliyor ama sa-"

"Önemli degil, ona kızgın değilim."

"Her zamanki gibi aptalsın biraz."

İkimizde güldük. Chinatsu'yu kendime çektim ve dudaklarına minik bir buse kondurdum.

"Evet öyleyim."

evet cok hizli bi final oldu fakat cidden yazacak bir sey bulamadim ozel bolumler gelir buyuk ihtimalle ve ayrica bu fici uzun tutmayi dusunmuyordum ve angst olacakti ama son anda angst fikrinden vazgectim ve boyle sacma bir sey cikti ortaya neyse...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

evet cok hizli bi final oldu fakat cidden yazacak bir sey bulamadim ozel bolumler gelir buyuk ihtimalle ve ayrica bu fici uzun tutmayi dusunmuyordum ve angst olacakti ama son anda angst fikrinden vazgectim ve boyle sacma bir sey cikti ortaya neyse okudugunuz icin tesekkurlerr

Cheat | Rindou x ReaderHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin