"Tamam bebeğim gel o zaman,ama unutma söz verdin!"
"Canım babam!"
Hemen yanıma gelip yanağımdan öpmüştü.
Geçen dakikaların sonunda evden çıkabilmiştik. Şirketin önüne geldiğimizde elimi Jungkook'a uzattım ve tutmasını bekledim.
Elini cebinden çıkarıp hemen elimi tutmuştu. Diğer elimide Eun Sun'a uzatmış onunda elini tutmuştum. Tahmin ettiğim gibi magazinciler kapının önünde bekliyordu bizi.
Kendimden emin adımlarla yürüdüğümde hepsi etrafımıza doluşmuştu. Jungkook elimi daha sıkı tutmuş ve bana daha çok yaklaşmıştı.
"Bay Park yanınızdaki beyefendi kim?"
"Sevgilim!"
Kısaca cevap vermiş ve önüme dönmüştüm. Sonrasında anlamsız sorular gelmeye devam etmişti.
"Karınız şuan nerde efendim?"
"Daha hala sizi evli biliyoruz Bay Park bu konuya açıklık getirir misiniz?"
"Karınız sizin onu aldattığını söyledi doğrumu?"
Son sorulan soruyla sertçe muhabire dönmüştüm.
"Bu konuşmalar hakkında en kısa sürede açıklama yapacağız iyi günler!"
Kapıdan içeriye girmeye çalıştığımızda bizi aralarında sıkıştırmışlardı. Güvenlik hızla gelip hepsini geriye itmiş ve içeriye girmiştik.
"Şirkete hiç giremeyeceğiz sandım!"
Jungkook'un dediğine gülmüş ve elini daha sıkı tutmuştum. Bu sefer şirketteki gözler bizim üzerimizdeydi,onların şaşkınca bakışları sırıtmamı sağlıyordu.
"Masan artık benim odamda kook"
"Neden?"
"Sevgilimden ayrı kalmak istemiyorum"
Bizi duyan bir kaç kişinin olduğunu biliyordum. Bu yüzden sevgilim diye bahsetmiştim. Tabiki tek sebebi bu değildi,kook'u utandırmayı seviyordum,kızaran yüzüyle çok tatlıydı.
"Baba,oyun parkına gitmek istemiyorum. Odada sizinle duracağım"
