My Ceo {KTH} |tamamlandı|

Parlak Vücut

Spor salonuna indiğimde bir anda donakaldım.

V: Jia? Uyumadın mı?

Taehyung odada değil miydi? Neden şuan burada üstü çıplak, saçları ıslak, ve parlak vucüduyla duruyordu?

Jia: B-ben... Uyuyamadım spor yapınca yorulup uyurum diye düşündüm de... Neyse sen devam et

Tam arkamı döndüm gidiyordum ama harika manzarası olan Taehyung sesiyle beni durdurdu...

V: Spor yapabilirsin burası sadece benim değil ki

Jia: Ş-şey... bilmiyorum...

Elleriyle omuzlarımdan tuttu. Neden konuşamıyordum bilmiyorum. Kelimeler boğazımda düğümleniyordu sanki. Ve ağzımdan çıkmıyordu. Hâlâ uyuyordum galiba. Hayatımda hiç hissetmediğim bir hisle doluydu içim... Islak saçları ve parlak vücudu beni yiyip bitiriyordu. Ne yaşıyordum şuan...?

V: Herkesin spora ihtiyacı var. Sende yapmalısın. Sadece yatıp hamlaşmaman lazım ;-)

Daha spor yapmadan terlemeye başlamıştım. Bu kadar baştan çıkarıcı olmamalıydı...

Ona cevap vermeden yürüyüş bandına gittim.

Ahh noluyordu bana?

Uzun bir süre yürüyüş bandında durdum. Arada bir gözüm Taehyung'a kaymıyor değildi. Su içerken bile deli oluyordum. Hangi duyguydu bu? Min Jii' ye sorsam bilirdi. Onun bilmediği duygu yoktur. Ama şuan arayamadım çünkü telefonum odadaydı.

Ben spor aletini değiştirirken bir kaç saniye Taehyung ile göz göze geldik. Ama ilk gözlerini kaçıran ben oldum. Sonuçta yarı çıplak bir adama bakmak hiçte doğru bir hareket değildi. Özellikle de o kişi sizin Ceo'nuz ise.

Biraz daha spor yaptıktan sonra artık gitmeye karar vermiştim. Midemde garip bir his oluşuyordu burada dura dura, kalbimi hissetmiyordum bile. Ben buraya yorulup daha çabuk uyumak için gelmiştim ama bu görüntüden sonra uyuyabileceğimi hiç sanmıyorum.

Gri ceketimi üstüme geçirdim ve merdivenleri adımlamaya başladım. O görüntü aklımda çıkmıyordu... Ben nasıl iki hafta daha Taehyung ile kalacaktım?...

Kolumda hissettiğim çekiştirmeyle karşımda Taehyung'u gördüm. Üzerini giyinmişti fakat bu halide fazla tehlikeliydi.

Kolumu bırakmıyordu. Saçları hâlâ ıslaktı. Nefesini yüzümde hissedebildiğim kadar yakındı. Gittikçe aramızdaki mesafe azalıyordu. Geri adım attım ama merdivende olduğum için pek de gidebileceğim bir yer yoktu. Belim hemen soğuk duvarla buluştu. Taehyung daha çok bana yaklaştı... Pamukşekerden bile yumuşak olan dudakları benim dudaklarımla buluştu. Ne yapacağımı bilemedim ama sonra istemsizce ona karşılık verdim. Kollarını belime doladı. Benim kollarım ise istemsizce onun boynuna dolanmıştı. Hareketlerimi kontrol edemiyordum. Sanki Taehyung beni ele geçirmişti. Beni o yönetiyor gibiydi. Bu durumun beni rahatsız etmesi gerekirken hiçte rahatsız olmadım...