" Kafenin ismi neden Güneş?" diye sordu Çınar Ege.
-"Her güneşin doğuşu yeni bir başlangıç. Bu kafe'de benim başlangıcım." dedim. Ve sanırım bizimde başlangıcımız olucak diye mırıldandım.
🐮
" Sen benim güneş...
Sabah ikinci alarmım çalarken uyandım. Kısa bir duş aldıktan sonra Çınar Ege'yi uyandırmak için salona geçtim. Gördüğüm manzarayla adımım hava da kaldı. Tişörtünü çıkarmış dağılmış saçlarıyla uyuyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
( Temsili olarak bir fotoğraf bırakıyorum kişiyle alakası yoktur 💖)
"Kafeye gitmek yerine yanına kıvrılmayı tercih ederdim." diyerek fısıldadım. Aniden kolumdan tutup beni yanına çekti. Allah beni kahretsin. Allah beni kahretsin. UYUMUYOMUŞ VE DAHA KÖTÜSÜ DUYDU. Uykudan uyanmış kalın sesiyle "Hmm demek ki yanıma kıvrılmayı tercih ederdin." dedi. Dudaklarıma doğru. Bu bana verilen uyarıcı bir sinyal sayılabilirdi.
"Sen bence rüya gördün ve şu an saçmalıyorsun." dedim. Hemen kabullenicek miydim? Tabii kii hayır. Ani bir haraketle beni altına aldı. Yani şu an üstümde miydi?? Sanırım. Yani. Evet. Bana üstten bakarken yüzüme yaklaştı. Bu salak ne yaptığını sanıyordu?? Dünden razıymış gibi gözükmemeliydim. Peki ben okey miydim? Evet. Bu sefer ani haraket yapan bendim Çınar Ege'yi üstümden attım. Bu sefer altta kalan oydu. Yani şu an üstte olan ben miydim? Cevap veriyorum evet.
Bu ani haraketi beklemediği için gözleri açılmıştı. Altımda ki küçük Çınar Ege'yi hissedebiliyordum. Ve bu ikinci bir sinyaldi. Kulağına yaklaşıp fısıldadım. "Benden izinsiz bana bir daha yaklaşma." dedim ve kucağından kalktım. "Şimdi bu adaletli bir davranış mıydı? Soğuk duş almamı gerektirecek tavırlar sergileme." dedi. Duymamazlıktan gelerek odadan çıktım. İnsan alttan imalar yapardı. Bu kadar açık konuşmak şart mıydı?? Susun tabi ki değildi. Üstümü giyinmek için odama girdim kendime kıyafet seçerken su sesi geldi. Gülerek giyeceğim kıyafetleri seçtim. Bugün canım etek giymek istemişti. O yüzden siyah mini eteğimi giyip üstüne gri sweatimi geçirdim. Çantamın içine evin anahtarını, ve glossumu atıp odamdan çıktım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Çınar Ege üstüne dün ki kıyafetlerini geçirirken odaya girdim. Fermuarını çekip kafasını kaldırdı ve göz göze geldik. Gözünü kırptı ve bana doğru yürüdü. Yüzüme yaklaşınca istemsizce gözlerimi kapattım. Ama dudaklarımda bir baskı hissetmedim. Gözümü açtım, Çınar Ege karşımda sırıtıyordu. Gözlerimi devirdim ve odadan çıktım. " Kurutma makinen var mı?" diye seslendi. Ne münasebet?? Ben üfleyerek kurutuyorum saçımı çünkü. Arkamı dönüp Çınar Ege'ye baktım. " Ortaokulda göze girmek isteyen öğrenciler gibi neden salak saçma sorular soruyorsun?" dedim. Dudakları iki yana kıvrıldı. Çok güzel gülüyordu, keşke hep gülseydi.
