❝ Kanunların yenilgiye uğradığı her durumda adalet kılıcı intikamını almak için bekliyor olacak. ❞
❝ Yarın öleceğimizi bilsek, tüm kırgınlıkları unuturuz; ama biz sonsuza kadar yaşayacakmış gibi kırıcı ve gururluyuz. ❞
°. ♪· °.
❝ Zoe Parker, Tony St...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İyi okumalar dilerim! Uzun bir bölüm oldu.
"Ben ilk defa zorunda kaldım. Sizi seçmek zorundaydım."
Zoe duyduklarını sindirmek için kendine zaman tanımaya çalıştı. Boğazına oturan yumru tekrardan ihanet yediğini hissettirirken gözlerini yumdu acıyla. Kafasını salladı ağır ağır, sol eli sertçe yumruk olmuş vaziyette dizinin üzerindeydi.
Bella'nın kahverengi badem gözlerini sıkıca yumdu. "Çok özür dilerim. Cidden çok özür dilerim. Lütfen yardım et bana Zeynep, lütfen."
Zoe gözlerini araladı yavaşça, dolu dolu olan mavi gözleri badem gözlerle buluştu. "Neden özür diliyorsun?" demesiyle Jason'un odasının kapısı hızlıca açıldı. "Anne! Baskın!" demesiyle evin güvenlik sistemi çalışarak kırmızı ışıklar evin içinde yanıp sönmeye başladı.
Zoe kıpırdamadı. Dudaklarını aşağılamak için aralamadı bile, gözleri her şeyi konuştu, içindeki sözlerin katbekatını ortalığa serdi. Bazen kelimeler yetersiz kalırdı.
Bellatrix gözlerinden akıp yüzünden aşağı akan küçük yağmur damlasını hızlıca sildi. "Lütfen, zorundaydım." dedi yalvaran gözlerle. Pişmanlık, çaresizlik, hüzün... Duygu dolu bulutlar ikisinin de gözlerine esir olmuştu. Birbirlerine çarpan bulutlar hızlıca çarparak yıldırımın sesi yankılandı.
Silah sesleri sarmıştı etrafı.
Zoe hızlıca ayağa kalktı. "Tadashi, Tony'e haber ver. Hain kardeşini gelip alsın, ölürse benden bilir sonra." Zoe koltuklardan uzaklaşıp merdivenlerden kendisini izleyen oğluna baktı. "Bodruma in, takımlardan birini giy, ayna modunu açmayı unutma ve takip edilmediğinden emin ol. Mabed'e git ama kimseye bir şeyi belli etme."
"Bana emir vermekten vazgeç!" diye bağırdı sinirle Jason. Gözlerinin rengi değişmiş, gözaltlarındaki damarları koyulaşmıştı. "Her şeyin suçlusu olan bu sikik Starklar! Yine başımız onlar yüzünden dertte! İçimde onlara ait kanı taşıdığım için nefret ediyorum!"