/İntikam\ (FİNAL)

162 23 79
                                    


Saat gece 2'ydi madara günlerdir ise bu saldırıyı planlamıştı. Ve uygulama vakti elinde sonunda
gelmişti..

Madara kendi yaşadığı mağaradan çıkmış ve sessizce, yavaş yavaş köye ilerliyordu. Bu gün o köydeki insanların son günleriydi. Belki son kez su içip yemek yemişlerdir belki de son kez sevdiklerine sarılmış uyumuşlardır ama bunların hepsi bu gün son bulucaktı.

Madara köye vardığında Hashirama'nın yaşadığı kulübeye doğru ilerledi kulübeye insanlar pek çok şey yapmışlardı kırmışlar, dökmüşlerdi Madara insanların bu saçma tavırlarını anlamıyordu. Bu yüzden Madara sadece insan olarak Hashirama'yı seviyordu, diğer tüm insanlardan nefret ediyordu. Hepsini gereksiz ve aptal yaratıklar olarak görüyordu.

Madara Kulübenin kırık kapısını yavaşça itti ve içeri girdi. Kulübenin içi darma dağınıktı etrafa yavaşça kırmızı gözlerini gezdirdi. Hashirama'nın daha önce onu öldürmeye çalıştığı kazığı gördü kazığı almak için eğildi ve eline kazığı aldı. Kazığı aldıktan sonra bir süre kazığa baktı.

Madara: Kesinlikle intikamını bu kazık ile almayı düşünüyorum Hashirama.

Madara kazığı aldıktan sonra kulübeden çıktı. Teker teker her evi gezicekti ve bu köyü kana bulayacaktı...

Saatler geçmişti.. saat 5 sularıydı yavaş yavaş hava açılıyordu. Madara herkesin canını teker teker almıştı her ev kan'a ve vahşete bulanmıştı.. etrafta insanlara aşırı derecede iğrenç bir koku gelse bile Madara'ya bu koku sadece öldürme isteği ve zevk veriyordu ona göre bu koku iğrenç değildi.

Madara pek çok insanın kanını emip organlarını yemişti bazısını ise sadece öldürüp paçavra gibi kenara atmıştı ama. O gün sadece Madara'nın öldüremediği tek biri kalmıştı.. Hashirama'nın asıl katili Oshan Haruto namı değer Hashirama'nın katili muhtar.

Madara önüne çıkan herkesi yok etmişti. Muhtarın eşi de buna dahildi, muhtarın eşi o gece her şeyden habersizce dolaşmaya çıkmıştı çünkü yine olduğu gibi muhtar ile kavga etmişlerdi. Muhtar kadar geçimsiz ve bencil bir insan yüzünden tüm bir köy başlarına yıkılıyordu insanların.

Madara kan'a buladığı köyün insanlarını en sonunda bırakıp muhtarın evine doğru yola çıkmıştı Madara'nın attığı her bir intikam dolu adım yeri titretiyordu resmen.
Dolunay ışığında parlayan saçları ise insana dehşet veriyordu. Madara'nın asaleti gözle görülebilen en mükemmel şeylerden biriydi.

Madara bir kaç dakikalık yürüyüşü sonunda gelmişti. Hashirama'nın katilinin evine..

Muhtar evinin mutfağında oturup sigara içiyordu. Ne kadar vurdum duymaz biri öyle değil mi?

Madara muhtarın yaşadığı evin kapısını tekme ile vurarak kırdı. Ve içeri girdi o sırada muhtar yerinden sıçramıştı kapının kırılma sesiyle sigarasını kül tablasına basmış ve söndürmüştü kapının olduğu yöne doğru gitti.

Madara ise sessizce bir yere saklanmıştı muhtarın her bir adımını ve hareketini izliyordu. Muhtar geldi ve kapının kırık olduğunu gördü. sinirle bağırdı.

Muhtar: Ne oldu lan burda!?

Muhtar yerdeki kapıyı ayağıyla itekledi herhangi bir şey göremediği içinse başka taraflara bakmaya karar
Verdi.

Bu süre zarfından sonra hassas okuyucularımın okumasını önermiyorum.

Muhtar başka bir odaya doğru adım attı o sırada kıvrak bir hareketle Madara muhtarın arkasına geçti ve muhtarı boynundan yakalayıp duvara yapıştırdı. Boynunu sıkıp yukarı kaldırdı.

Muhtar bu beklenmedik hareket dolayısıyla pek tepki verememişti. Madara fazla hızlıydı.

Madara kırmızı gözlerini muhtara dikti ve onun boynunu yavaş yavaş daha çok sıktı. Muhtar oksijensizlikten kıvranamıyordu bile sesi çıkmıyordu içinden Madara'ya lanet edip bağırmaya çalışıyordu.

Madara dudaklarını araladı bir yandan ise diğer elindeki kazığı muhtarın karnına hizaladı.

Madara: Sen benden sevdiğimi aldın. Ben ise senin tüm köyünü, eşinin canını aldım ve şimdi senin canını alacağım.

Madara elindeki muhtarın karnına doğru hizalanmış kazığı Muhtarın karnına dehşet bir hızla soktu. Muhtar kazığın verdiğin acı ve nefessizlikten çok fazla acı çekiyordu.

En sonunda Madara muhtarın boynunu bıraktı ve onun karnına saplı olan kazığı sıkıca tutup çekti.

Muhtar yere düştü, kan kustu, nefes nefeseydi eliyle karnının yaralı olan yerine tampon yapıyordu.

Madara sadece muhtarın yerde kıvranmasını izledi. Muhtarın karnı fazlasıyla kanıyordu bağırmaya çalıştı. Yardım istedi ama ona yardım edicek kimsesi yoktu.

Madara muhtarın biraz kıvranmada durduğunu hissedince elindeki kazığı elinde çevirip tekrardan muhtarın sırtına hızla sapladı.

Madara: Nasıl oluyormuş? Birisi tarafından kazıklanmak.

Muhtar sırtına saplanan kazığın acısı ve dehşetiyle en sonunda çıkartamadığı sesini çıkardı.

Madara: Ölme muhtar. Ölme. Daha çok eğleneceğiz..

Gün doğmuştu.. saatler saatler sonra Madara muhtarı parçalarına ayırmış türlü türlü işkencelere maruz bıraktıktan sonra en sonunda onu öldürmüştü.

Madara muhtarın cesedinin üzerinde kırmızı gözlerini gezdirdi. Sırıtıyordu.

Madara: Şunu unutma muhtar. Ben her zaman kazanırım.

Madara sırıtarak gülmeye başladı ve muhtara binlerce kez sapladığı kazığı yerden aldı. Ve ordan ayrıldı.

Hashirama'nın mezarının gömülü olduğu kilisenin önüne gitti. Kiliseye göz gezdirdi ve kilisenin arka bahçesine adım attı. Madara sevdiği için bu dinlere olan nefretini bile kenara koymuştu.

Madara yerden bir çiçek kopardı ve ilerlemeye devam etti ve Hashirama'nın gömülü olduğu mezarına geldi.

Madara: Hm.. hoşuna gidebilicek birkaç şey getirdim Hashirama.

Madara Hashirama'nın mezarına ilk çiçeği koydu daha sonrada kazığı Hashirama'nın mezarına koydu.

Madara: İntikamını aldım güzel sevgilim..

Hikayenin sonu.

Eveet, son safkan gibi bir efsane serimiz burda sona erdi. Okuyan herkese çok teşekkür ederim 🌊

Yepyeni kurgularımla tekrardan karşınızda olacağım hoşçakalın!

🎉 • sᴏɴ sᴀғᴋᴀɴ | ʜᴀsʜɪᴍᴀᴅᴀ hikayesini okumayı bitirdin 🎉
• sᴏɴ sᴀғᴋᴀɴ | ʜᴀsʜɪᴍᴀᴅᴀ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin