Hashirama yazıları okumaya başlamıştı bu yazılar o zamanki korkusunu bir kağıda dökmekten fazlasıydı,
Elleri boğazına gidiyordu elleri buz gibiydi boğazının sıcaklığı ve ellerinin soğukluğu buluşmuştu Hashirama hafif hafif hırıltılı sesler çıkartıyordu ve işte Hashirama'nın çok korktuğu geçmişi..Hashirama'nın geçmişi
Hashirama küçük bir köyde kendi ailesi ile yaşıyordu kendisi ile beraber 4 kardeşi anne ve babası. Bu tarz köyler yoksul ve fakirlik içinde yaşamın sürdürürlerdi ama bu durum Hashirama ve ailesi için geçerli değildi Hashirama her zaman elindekilere şükrederdi azda olsa elindekiler ile mutluydu en azından onu olabildiğince besleyen bir anne,ailesini daha iyi geçindirmek için çalışan bir babası ve onu mutlu eden dünyalar tatlısı üç kardeşi vardı daha ne isteyebilirdi bu ona yetiyordu.Bazen aç karnına'da yatsa asla ailesini kaybetmek istemezdi
Günlerden bir gün Hashirama evde tek başına canı sıkılmıştı diğer kardeşleri annesi ile beraber ormana gitmişti Hashirama ise evde durmak istemişti pişman olmuştu bu duruma kendini eğlendirebilme amaçlı dışarı çıkmaya karar verdi dere kenarına gider biraz su içer ve suyun rahatlatıcı melodisini dinlerdi.
Hashirama hazırlanıp dereye doğru yolunu tuttu dereye vardığında ise dere her zamanki gibiydi güzel su sesleri ve buz gibi ama mükemmel olan o su Hashirama derenin kenarında bir taşa oturdu bir kaç saat orda vakit geçirdi yarı vakit taş sektirdi yarı vakit gözlerini dinlendirdi ama bugünlük ona yetmişti oturduğu yerden doğruldu ve evinin yolunu tuttu orman patikalar'dan geçti bu onun için fazla kolaydı sürekli kardeşleri ile geldiği için alışmıştı evine vardı, kapıya vurdu kapıyı Hashirama'nın küçük kardeşi İtama açtı Hashirama'ya kocaman sarıldı
İtama: nii-san! Nerelerdeydin seni çok özledim!
Hashirama bu sarılmaya duramamıştı karşılık verip daha sıkı sarıldı
Hashirama: sadece dereye gitmiştim hehe siz ne yaptınız?
İtama Hashirama'ya sarılmayı bıraktı, içeri koştu arkasına bakarakta Hashirama'yı çağırdı
İtama: gel nii-san çok mutlu olucaksın!
Hashirama: hehe peki!
Hashirama İtama'yı takip etmişti mutfakta annesinin doğradığı mantarları gördü
İtama: oka-san en sevdiğin yemeği yapacak! Bak! Ormandan mantar bulduk
Hashirama sevinmişti, Hashirama'nın en sevdiği yemek mantar çorbasıydı (gerçek bilgi)
Hashirama: wa! Bu mükemmel teşekkürler oka-san
Kaguya: ne demek Hashirama.
(hashirama'nın annesi öylesine diyorum bizim kaguya ile bir bağı yok)Hashirama bu habere sevinmişti salona gitti diğer kardeşleri ile huzurlu bir sohbete girdi gece yavaş yavaş çöküyordu Hashirama'nın annesi Kaguya yemekleri mutfakta yer sofrasında hazırlamıştı Kaguya Hashirama'yı ve kardeşlerini sofraya çağırdı
Hashirama mantar çorbası için heyecanlıydı ilk sofraya oturan o olmuştuHashirama: ilk ben geldim! Haha
Hashirama'nın diğer kardeşleri Hashirama'nın alaycı tavırlarını umursamayıp sofraya oturdular ardından kapı çaldı, Kaguya kapıya yavaşça gidip kapıyı açtı karşısındaki kişi Hashirama'nın babası Butsuma idi gelmişti yorgundu bitmişti resmen çalıştığı yer onu fazla zorluyordu ve kazandığı üç kuruş para kimseye yetmiyordu Butsuma Kaguya ile selamlaşıp içeri girdi mutfağa doğru gitti çocukları yer sofrasında mutlu bir şekilde görünce yüzünde ufak bir tebessüm olmuştu kendiside yer sofrasına oturdu çocuklar babaları geldiği için mutluydu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
• sᴏɴ sᴀғᴋᴀɴ | ʜᴀsʜɪᴍᴀᴅᴀ
VampirosDağlar içindeki güzel köyde herkesin travması olan son safkan bir vampirin bir insandan etkilenmesi... "Onun vücudu Madara için yaratılmıştı" "Sana bu yüzden Vampirlerin kabusu diyorlar galiba?" "Sana söyleyecek bir adım yok." Hashirama=aktif Madara...