[8] Doktoruma...

1.8K 232 131
                                    

Aq bir şey sorucam "Alın" mı "Anıl" mı lan ikisi de oluyor çıvdıracam "Alnımı" "Anlımı"
TDK beni kovacak siteden bir bok anlamadım.

İyi okumalar 🦋
_______
Defteri eline almış ve tekrar oturmuştu koltuğa. Direk arasında kalem duran sayfayı açmış ve bir yazıyla karşılaşmıştı. Deftere düşen gözyaşlarını aldırmadan yazıyı okumaya başlamıştı.

"Doktoruma...
Acıyor.. canım yanıyor ama dayanıyorum. İyi olacağımı biliyorum çünkü doktorum bana söz verdi. İyileşeceğim... İyileşeceğim ve artık ne sen benim doktorum olacaksın ne de ben senin hastan. Ben sadece seni seven kişi olmak istiyorum. İyileşeceğim.... Ve tüm gece canım yanmadan sana sarılarak uyuyabileceğim. İyileşeceğim... ve sana seni sevdiğimi söyleyeceğim. İyileşeceğim... ve sana sımsıkı sarılacağım. İyileşeceğim... ve senin bana takma isimlerle seslendiğin gibi ben de sana sesleneceğim. Aslında sana doktor demek hoşuma gidiyor ama herkes sana doktor diyor ve ben sadece bana özel olan bir şey bulacağım. Ama korkuyorum, iyileştikten sonra beni bırakmandan korkuyorum. Hep yanımda kalsan olmaz mı? Ben senin hep hastan olsam ve sen hep benimle ilgilensen olmaz mı? Korkuyorum Hyunjin, sana seni sevdiğimi söyleyememekten korkuyorum. Bu mektubu sana bunu söylemek için yazıyorum ama bir daha seni görememekten korkuyorum. Sana seni hayatımın sonuna kadar seveceğim demek istiyorum ama bu sonun yakın olmasından korkuyorum. Elimi hiç bırakma olur mu? Ben o elin varlığını hissedemeyecek durumda olsam bile asla bırakma...

Baş belan'dan"

Hyunjin'den
Gözyaşlarım yüzünden sırılsıklam olan defteri koltuğa bırakmış ve koşar adımlarla kapıya doğru ilerlemiştim. Küçüğüm elini asla bırakmamamı söylemişti ama ben onun elini bırakmıştım.

Hastaneye kısa sürede yetişmek için arabayı çok hızlı kullanmıştım, o kadar hızlı ki birkaç saate para cezası aldığıma dair bildirim alacağımdan emindim. Ama şu an umrumda olan tek şey bana ait olan elleri tekrar tutmaktı.

Bunu düşünmek istemiyorum ama eğer olursa.. eğer onu kaybedersem son dakikalarında yanında olacağım. Tıpkı onun söylediği gibi elini asla bırakmayacaktım, o benim elimin varlığını hissedemeyecek olsa bile...

Hastaneye girdiğimde gözler üzerimdeydi. Bunun uykusuz kalan gözlerim yüzünden olduğunu biliyordum. Çalışanlarım ilk defa beni böyle bitkin görüyorlardı.

Asansöre bindim ve Felix'in odasının olduğu katı tuşladım. Biliyordum imkansızdı ama yine de kalbim çok hızlı atıyordu. Çünkü odasının kapısını açtığımda gülünce kısılan gözlerinin beni karşılamasını istiyordum.

Dolan gözlerimi dizginlemeye çalışıyordum. Eğer..eğer uyanmışsa beni bu durumda görmesini istemiyordum.

Derin bir nefes aldım ve olabildiğince gülümseyerek kapıyı açtım. Kocaman olan gülümsemem odayı boş gördüğümde yavaş yavaş kayboldu.

Tamam sakin ol Hyunjin.. o kadar yorgundum ki yanlış odaya girmiş olmalıydım. Dışarı çıktım ve oda numarasına baktım doğruydu.

Yoktu... küçüğüm yerinde yoktu. Onu bulmam lazımdı. Ona bir şey olmamıştı değil mi? Hayır hayır kesin odaları karıştırdım.

Artık tutamadığım gözyaşlarımı serbest bırakmış ve karşıma çıkan her odanın kapısını açıp içeri bakıyordum. Sadece küçüğümü bulmak istiyordum.

Koridordaki hastalar, doktorlar, ziyaretçiler. Hepsi bana deliymişim gibi bakıyordu.

Bu kattaki tüm odalara bakmıştım ama yoktu. Telefonu titreyen elime almış ve Minjae beyi aramıştım.

DOCTOR // HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin