ilk.

183 8 1
                                    


"Daha önce kimseyi bu kadar sevmedim"

Ne klişe.
Klişe ve büyük bir ihtimalle yalan.
Bunu söyleyenlere inanmamayı tavsiye eder çoğu deneyimli insan. İnandırıcı gelmez ki hem.

Bu yüzden bana inanmanı beklemiyorum senden. Klişelerden nefret ederken kendimi bi klişenin ortasında buldum. Sen de sevmezsin klişe, bilirim. Bu yüzden sana bunu söylemeye cesaretim yok ya.
Yazıyorum ben de. Sana yazıyorum. Seni düşünerek. Bir saniye bile çıkmıyorsun ki aklımdan. Hep aklımdasın, benimlesin hep. Minnettarım.

İlk bu. Yeniyim bütün bu hislere. Meğer böyle bir şeymiş. Aşka inanmıyordum diyemem. Aksine hep aşkı bulduğumu sanan biri oldum. Daha fazla sevemem sandım. Yanılmak hiç bu kadar güzel hissettirmemişti.

Yazmak düşündüğümden kolaymış aslında. Çıkıveriyor kelimeler. Fazlasıyla hem de. Bu yüzden kendimi frenlemeye çalışacağım, sıkılmanı istemiyorum. Gerçi, okumaya fırsatın olacak mı bilmiyorum bile. Okumanı ister miyim onu da bilmiyorum. İsterdim sanırım. Gülme okurken olur mu? Utanıyorum biraz. Ama sen utanmamı görmekten çok hoşlanırsın. Bu nedenle gülmeyeceğine çok ihtimal veremedim. Gül zaten. Hep gül. Mutluluğunu görmeyi çok seviyorum.

Aslında senim hakkında her şeyi o kadar seviyorum ki. Delireceğim Minho. Ne yaptın bana? Büyülenmiş hissediyorum. Yabancıyım böyle hislere bilmiyorum. Abartıyor muyum? Onu da bilmiyorum, hiçbir şey bilmiyorum ki. İçimden geleni yazıyorum işte. Acemiliğime ver.

Gidiyorum şimdi, sana kek yapacağım.
Limonlu hem de. En sevdiğin.

like a tattoo, hyunhoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin