Medya: Matt Kent - Lacrimosa
İyi okumalarr~
●•°•• ㅡ ••°•●
Huzursuzdu Jungkook, sürekli kıpırdanıyordu yatağında. Tavanı seyre dalmıştı. Gözlerini başucunda duran dijital saate çevirdi sonrasında, 05.23'ü gösteriyordu saat. Nefes verdi ve hazırlanmak için kalktı.
Bu gece ayin vardı ve içi sıkıntıyla doluydu Jungkook'un. Kötü şeyler olacaktı, biliyordu.
Mutfağa gidip hızlı bir kahvaltı hazırladı kendine. Daha sonra sırt çantasını alıp çıktı evden.
Arabasıyla gitmeyi düşündü ilk fakat gözleri motoru ile kesiştiğinde onunla gitmeye karar verdi, hem daha hızlı giderdi bu şekilde.
Motoruna bindi ve kaskını taktı.
Motoru çalıştırıp hızla sürdü yollarda. Alışmıştı, hiçbir şey korkutmuyordu onu motor kullanırken.
Kısa bir sürede varmıştı emniyete. Herkes bir telaş içerisindeydi, Amir Kim de gergin görünüyordu aynı Jungkook gibi.
"Günaydın Jungkook."
"Günaydın amirim."
"Hazır mısın?"
Bu sorunun ardından biraz duraksadı Jungkook, sonra cevap verdi.
"Sanırım amirim."
"Pekala, gel benimle."
Jungkook Namjoon'un peşine takıldı ve onun odasına girdiler. Namjoon kapıyı kapattı ve yerine geçti Jungkook'a da oturmasını söylerken.
"Bak seninle abin olarak konuşacağım, birbirimizi yıllardır tanıyoruz. Bu tehlikeli bir görev biliyorum, yüzün her gazetede ve haberde var bunu da biliyorum. Olur da maskeni çıkarman gerekirse veya herhangi bir acil durum olursa bu saatteki tuşa basacaksın, anladın mı beni? Sana zarar gelmesini istemiyorum Jungkookie." Dedi ve bir saat uzattı Jungkook'a doğru. Jungkook gözleri ile süzdü bir süre daha sonra alıp koluna taktı. Namjoon devam etti sözlerine.
"Etrafında ekiplerimiz olacak zaten, acil bir durumda hemen içeri girecekler. Senin yapman gereken tek şey dikkatli olmak ve kendini savunmak. Bu geceki ayinde ne yapacaklarını bilmiyoruz, olur da bir kurban vereceklerse onu da kurtarmaya çalışman lazım." Jungkook konuştu. "Biliyorum amirim. Hem onu hem kendimi tek parça halinde çıkaracağım merak etmeyin."
"Güzel. Lütfen kendine dikkat et Kookie." Dedi ve gülümsedi kardeşine, Jungkook da onaylayıp gülümsedi hemen ardından. Ayağa kalktı Jungkook ve saygılı bir eğilmeden sonra odadan ayrıldı. Kendi odasına girdi ve kapıyı kapatıp kendini koltuğa attı. Seslice bir nefes verdi sanki dolu zihnindeki düşünceleri dışarı çıkarmaya çalışıyormuş gibi.
Bu gece gidecekti o ritüele ve neler olacak kendi gözleriyle görecekti.
●•°•• ㅡ ••°•●
"Küçük yeni üyemize konumu atalım bakalım~" diye şakıdı Taehyung. Heyecanlıydı, bunun sebebi hem uzun bir süre sonra yeni bir üye olması hem de bu yeni üyenin en küçük üye olacak olmasıydı. Kimse bilmiyordu fakat Taehyung tüm üyelerden bile daha küçüktü. Kendinden küçük birinin gelmesi de mutlu etmişti onu biraz da olsa.
Ayağa kalktı ve odasına çevirdi bakışlarını, yavaşça yürüdü ve içeri girdi. Yatağına oturdu ve ritüeli düşündü. Ama aklına sızan ses kesti onu. Dedektifin güzel sesi... Nasıl bu raddede bağımlı hale gelmişti bu sese bilmiyordu fakat tekrar duymalıydı bu sesi, bunun için yanıp tutuşuyordu adeta. "Ahh, sikeyim! Neden, neden?" O da bilmiyordu neden bu sesi istiyordu. Yemek yemek, su içmek veyahut uyumak gibiydi sanki onun için; ihtiyaçtı, çok büyük bir ihtiyaç. Saate baktı ve ritüel saatine yaklaştığını gördü. Bu gece için daha da şık olacaktı.
![](https://img.wattpad.com/cover/319287848-288-k331550.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MASQUE - TAEKOOK
FanfictionMasque: Maske (Fransızca) Gecenin karanlığında kan kokan adam ve tok sesli adımlar. • • • • • • • Elinde silahıyla oradan oraya koşan gözleri karanlığa alışmış bir polis. • • • Bir çok cinayet, suç ve polislerin çözemediği garip olaylar. Belki de he...