Köşke doğru fırlattıktan sonra herkes çekildi. Melissa bana kahramanmışım gibi bakıyordu ama çok korkuyordum. Az sonra 4'ü birlikte üzerime gelmeye başladılar. Alicia ise sadece izliyordu. Biri atıldı üstüme. Onu önce boynundan tuttum, sonra boğazına bir pençe darbesi attım. Kanlar fışkırmaya başladı ve acı dolu bir uluyuşla verdi son nefesini. Bunları ben istememiştim ama karşıma geçen herkesi ezicektim. İki kurdu da kafalarını ezerek asfalt zemine yapıştırdım. Alicia karşımda bana tam anlamıyla korkak bakışlarla bakıyordu."Benim yaptığım en büyük hata sadece aptal bir aşık olmaktı" dedi ağlamaklı sözlerle. Duygulanmıştım ama ne yapabilirdim ki ben. Melissa'ya dokunamazlardı ,onun bir suçu yoktu. Arabaya doğru ilerledim ve arkama bile bakmadım. Biraz sonra her yer yine aydınlık ışık olmuştu. Arkama baktığımda ise gözünden kanlar fışkıran Alicia vardı. Çok yanıyordu içim fakat bunu yapamazdım. Arabanın kapısını açtım. Eve doğru sürdüm ve kapının sol tarafına park ettim. Melissa bembeyaz kaskatı kesilmişti. Melissa diyip dokunduğumda kapı açıldı ve yere düştü. Melissa nefes almıyordu. Hemen kapıyı açtım ve yanına diz çöktüm. Suni solunum yapmam gerekiyordu, lanet olsun ki nasıl yapacağımı bilmiyordum. Ağzımı alabildiğim kadar nefesle doldurdum. Melissa'nın sımsıcak dudaklarından içeri saldım. Melissa öksürmeye başladı ve geri geldi. Gözlerini açtı ve dudaklarına çok yakın olan bana bakıyordu. Biraz daha yaklaştı bana , daha ne yapacağımı düşünürken beni öpmeye başladı. Yaklaşık 5 dakika öylece kaldım. Sonra ise çekildi, bana sarıldı. Annemler çıkıp alkış tutuyorlardı. Utanmıştık ikimizde. Yerden kaldırdım Melissa'yı önce. Sonra elimi tuttu ve içeriye geçtik. Annem birsürü yemek yapmıştı. İçeri oturup yemeğe başladık. Babam oturmuştu ve konuşuyordu. O kör ve konuşamayan adam bana sarılıp, konuşuyordu. Annem herşeyi kaldırıp yıkadıktan sonra konuşmaya başladık. Annem:"Ee oğlum artık ne yapıyorsun"
Ben:"Nasıl yani anne?"
Annem:"Nerde çalışıyorsun yani"
Ben:"Anne ben mimarlık okuyacağım"
Annem önce bir şok geçirdi, sonra ağlamayla karışık bir sevinç yaşamıştı. Sen çok isterdin böyle bir yaşamı, bu yaşamı sana sunanlar çok yaşasınlar. Annem ve babam için bir gurur kaynağı olmuştum ve buna çok memnundum. Biraz sonra annem yatak hazırlamaya kalktı. Zahmet etmesini istemiyordum ama o hazırlamıştı bile. Tek bir sorun vardı annem Melissa'yla beni nişanlı sanıyordu. Tek bir yatak kurmuşlardı. Melissa geçti ve uzandı. Annemde benim yatağa girmemi bekliyordu. Yavaşça geçtim Melissa'nın sol tarafına ve uzandım. Annem memnun bir gülümsemeyle kapıdan çıktı ve ben yatakta oturdum. Melissa"hadi yatsana "dedi. Melissa'ya öyle bir bakış attım ki kız korktu. Zaten yaşadıklarından sonra yanıma yaklaşması bile olağanüstü bişeydi. Bende yere bir battaniye ve yastık koydum. Hemen yatmıştım çünkü yorucu bir gündü. Sabah kalktığımda annemin odanın kapısını tıklayışıyla uyanmıştım. Hemen ani bir hareketle elimde yastıkla ve battaniye ile yatağa zıpladım. Melissa'da kafasını benden yana çevirdiği anda annem içeri daldı. Bizi o halde görünce yine öpüşüyoruz sandı ve kapıyı kapadı. Yemek hazır çocuklar diye bağırıp gitti. Kalktığımda Melissa üzeri çıplak bi biçimde karşımdaydı. Ama sırtı bana dönüktü. Giyiniyordu ama kendi kendime düşündüm. Bu kız bir harikaydı. Melissa giyinip beni uyandırmak için yanıma geldi. Uyanık olup onu izlediğimi farketmemişti ama hemen gözlerimi kapadım. Melissa yanağıma bir öpücük kondurdu "Hadi uyan bitanem" dedi. Kalktım ve "Günaydın Melissa" dedim. Bende giyinip kahvaltı sofrasına oturdum. Kız kardeşimin adı Lucy'di ve ben evden yok olduğumda 4 yaşındaydı. Okula gitmek üzere kalkmıştı. Bende anneme Lucy'i okula ben götüreyim dedim. Annem gayet iyi bir fikir dedi. Lucy sevinçli bir şekilde yanıma geldi ve arabaya bindi. Okulu benim eski okuduğum yerdi. Okula geldim ve Lucy'i bıraktım. Bahçede gördüğüm şey ise bir felaketti. Alicia orda öylece durmuştu. Lucy bahçeyi geçip okulun kapısına girdiğinde Alicia'da kapıdan içeriye yöneldi. Lanet olsun diye bağırıp arabanın kapısından ani hareketle bahçeye koştum.