⤸
BÖLÜM BİR,
❝TETİKÇİ❞⤖BU KİTAPTA GEÇEN KİŞİ, KURUM VE OLAYLAR TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜDÜR.
❦︎
Ve beklenmedik bir anda, yaşamak için savaşan kadın ölürken, ölüme yemin eden adam sonuna kadar yaşamayı seçti.Amy Winehouse - Back to Black
ּ ֶָ֢.10 EKİM 2020/ATHAL
Derler ki, Liderin isteği üzerine seçilen insanları ortadan kaldıran bir Tetikçi'nin Düğüm adı verilen tek bir yemin hakkı bulunur.
Düğüme göre, olur da bir gün imkansız olan gerçekleşir ve Tetikçi uğruna öleceği bir kadınla tanışırsa yemin hakkını kullanarak onu koruma şansı kazanacak ve her ne zaman ki korunan meleği ölürse o da yeminine sadık kalarak lider tarafından infaz edilecektir.
Tuhaf ve pek de inandırıcı bir hikaye gibi gelmiyor, öyle değil mi?
Sonuçta insanları ruhsuzca öldürebilen biri hislerini en başında unutmuş olmalıdır.
Açıkçası Tetikçi'nin bu Düğümü neden yaptığını biliyordum.
Çünkü ben üzerinde yemin hakkı kullanılan ilk kadındım.
Ve hayır, Tetikçi'yle tanışmak bir yana onun adını bile bilmiyordum.
Ama bu Düğümü yapmasının asıl nedeninin benim üzerimden savcı olan teyzemin yetkisini kullanmak ve bu sayede bir çeteyi ifşa edilmekten kurtarmak olduğunu iyi biliyordum.
Bahsettiğim çete büyük bir servete sahip insanların parasını tek bir gecede çalmayı başaran ve ertesi gün soydukları kişinin en büyük sırrını ortaya çıkaran bir videoyu internete sızdıran Gece hırsızları'ydı.
Her neyse.
Olur da bir gün Tetikçi'yi karşımda bulma şansını yakalarsam suratına güzel bir tokat geçirme sözüm vardı.
Tabi tüm ülkenin aradığı korunan melek olduğum ortaya çıkıp başka aptal Tetikçi'ler tarafından öldürülmezsem...
"Merhaba kızım."
Aynı anda kafamı çevirip her gün olduğu gibi bu günde kocasının mezarına çiçek getiren, bu yüzden haftada bir veya iki kez birbirimizi görmek zorunda kaldığımız yaşlı kadına döndüm ve hafifçe gülümsedim.
Umarım gerçek bir deli gibi görünüyorumdur.
"Nasılsın bakalım?"
"Psikoloğum iyi olduğumu söylüyor, ya sen?"
Güldü. "Ben artık o kadını dinlemek istemiyorum."
"Neden?" Aslında son günlerde onun durumu pek de iyi sayılmazdı.
"Bana artık onu sık sık görmeye gitmemem gerektiğini söyledi. Yoksa onu unutamaz ve hayatıma da devam edemezmişim... Saçmalık! Onu unutmak istediğimi de kim söyledi? Aptal kadın... " gülümsedi hafifçe. "Öyle değil mi?"
Kafamı olumsuz anlamda salladım. "Bence sen onun asıl söylemeye çalıştığı şeyi anlamamışsın."
Kaşlarını çattı hafifçe. "Nasıl yani?"
"Hiç düşündün mü, belki de bizden bıkmışlardır."
Afalladı. "Ne?"
Onun aksine sakince önünde durduğum mezar taşına döndüm.