4.Victoria

198 21 67
                                        

Leya'nın anlatımıyla

Hayatta hiç olmaz dediklerim üst üste oluyordu istemediğimi sandığım beni esir alıyordu.Çocukken gördüğüm anlar aklıma geliyordu sanki yağızda onların bir parçasıydı yağızın benim halisilasyon olması olasılığından ölesiye korkuyordum.Hasta olduğumla
Küçükken en acı şekilde yüzleşmek zorunda kalmıştım.Beni bu kadar iyi anlaması içimdeki bilinmezlikleri bilmesi çok korkutucuydu.Yağız bana "öğrenmeyi çok severim."demişti ama ben...öğrenmekten korkuyordum öğrenmek bana acı vermekten başka bir şey yapmıyordu.İnsanlara sorsanız okuldakilere mesela ben okuldaki en güzel kızlardan biri,herkesin arkadaş olmak istediği,havalı ve tatlıydım ama içimdeki savaşı onlar bilmedendi bu düşünceleri ama yağız bu savaşı görmüş ve ona rağmen bana inanmıştı...beni kabul etmişti.

"Selam," dedi Gökçe arkamı döndüğümde gülümsedim."Günaydın güzelim."dedim oda bana gülümsediğinde karşıma geçti."Ee neler oldu? Şu bahsettiğin çocukla."
Dedi Gökçe hevesle,"Şuan bir şey olmadı ama birbirimizden hoşlandığımızı ikimizde anladık galiba."dedim içimdeki heyecan kıpırtısıyla."Ne bekliyorsun kızım! Sevgili olsana."dedi Gökçe sitemle,"Yapamam," dedim sertçe.
"Neden?" diye sordu Gökçe."Çünkü ona duyduğum şey basit bir hoşlantı değil,olamaz."Gökçe imalı bir şekilde başını salladı."Duygularımdan emin olmam gerek."dedim gülümseyerek.
O sırada sırtımda bir el hissettim.

"Selam su," dedi Yağız.ona doğru döndüğümde,"Günaydın,"dedim.
"Günaydın," dedi sesimizde bastıramadığımız bir mutluluk vardı.
"Beni görmeye mi geldin?" dedim tebessüm ederek,"Hayır," dedi net Bi sesle,"Kötü birşey mi var?" dedim endişeyle,"Hayır.sadece aynı okulda ve aynı sınıftayız." dedi yağız ve sonrada sırıttı.Kalbim o kadar hızlı çarpıyordu ki kekelememe ramak kalmıştı."Sınıfta görüşürüz üst komşum pardon sınıf arkadaşım."
dediğinde kahkaha attım.Oda bana gülümsediğinde sınıfa doğru döndü ve sınıfımıza girdi hemen karşımdaki sıraya oturduğunda daha büyük gülümsedim.

Gökçe,"Ooo!" diye bağırdığında onu bile susturamadım heyecanımdan.Elimi kalbime götürdüğümde gözlerimi kapattım ve derin bir oh çektim."Onu gördün değil mi yağızı?" dedim Endişeyle.
"Görülmeyecek gibi değil güzelim. hayırlı işler!" dedi gökçen dalga geçerek."Neyse hadi sınıfa geçelim."
Dedim tam gidecekken Gökçe kolumu tuttum beni kendine çevirdi."Baranla ayrıldın değil mi?" dedi ciddiyetle,
"Mesajla ayrıldık bitti."dedim ve devam ettim."Ona şans verdim ama onun tek derdi benimle birlikte olmaktı bunu da hiç gizlemiyordu sadece görmezden geliyordum."dedim iç çekerek.

O sırada Nisan yanımıza geldi."Leya!"
Diye bağırdığında şaşkınlıkla ona döndüm."Bir nefes al önce ne oldu?" dedim sakince."Baran..."değince gözlerim aralandı."Ne oldu?" dedim yine."Arkadaş ortamına sanki siz ayrılmamışsınız gibi konuştu. kulaklarımla duydum bir de üstüne..."
Sinirle yutkundum."Bir de üstüne?"
Dedim merakla."Sizin birlikte olduğunuzu söyledi.şey... işte anla."
Sinirle güldüğümde."Küstah!" dedim ve sinirle."Nerede o Küstah!" diye bağırdığımda Nisan çekimerek."ikinci katın koridorunda."dedi hırsla yürümeye başladığımda yağız sesimi duymuş olacakki arkamdan geliyordu nasıl duyduğunu ise pek
anlayamamıştım.

"Leya sakin ol güzelim!" dedi Gökçe peşimden gelirken yağız ise sadece arkamda duruyor ve sesini çukarmıyordu kata geldiğimde hızlıca etrafa bakmaya başladım."Baran!"diye bağırdığımda baran umursamazca gülümseyerek yanıma geldi. "Sevgilim,"dedi sinirle ona bakarken sabır dileniyordum içimden.
"Sen nasıl yaparsın bunu?!" diye bağırdım öfkeyle,"Sevgilim bu ulu orta konuşulacak şeyler değil gel bahçede konuşalım."diyerek kolumdan tuttu.

Ateş ve Su-lyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin