6.Esir

166 18 71
                                        

Leyanın anlatımıyla

Victoria!Uyan kızım seni bekliyorum!

İrkilerek uyandığımda ter içinde olduğumu farkettim sonra da hayatımın en korkunç anlarını hatırladım.bu sefer odamda değildim.Bu sefer gerçeklik ve hayaller karışmıştı.Bu sefer o siyah gözlü değildi,bu sefer ben Leya değildim.doğruldum odada kimse yoktu etrafıma bakındığımda filmlerde gördüğüm saraylardan farklı olmayan bir yerdeydim sadece bir yatak dolap ve ayna vardı orta çağdan gibi hissetmiştim bu odada duvarlarda kahverengi ve kırmızı renkleri hakimdi ve çok değişik anlamadığım semboller işlenmişti.Etrafıma bakınırken bir yandan da buradan çıkmanın yollarını aramam gerekiyordu.Kocaman bir saraya yakışır gösterişli bir kapının ardında olduğuma göre korumasız olması imkansızdı ve beklemekten başka çarem yoktu.

Odanın içi git gide sıcaklaşıyordu tek bir pencere bile yoktu gündüz mü gece mi... nerede olduğumu anlayamıyordum.çaresizce Odada bir ileri bir geri yürürken adım sesleri kulağıma ilişti.Kalbimin atışı hızlanmıştı korkuyor muydum korkmamalıydım.odanın kapısı muhafızlar tarafından iki koldan gürültüyle açıldı.tahmin ettiğim gibi muhafızlar da kapının önündeydi.Çok gösterişli yürüyüşünden duruşundan ve bakışlarından otoriter olduğu belli olan bir adam girdi içeriye.Gözleri kırmızıydı.kıyafetinde siyah ve kırmızı renkleri kullanılmıştı.ben ateş kralıyım diye bağırıyordu adeta.başımı dik tuttum tutmalıydım.böyle biri beni karşısına aldıysa ben de bilmediğim şekilde güçlü olmalıydım.

"Merhaba Victoria."Yağız da bana daha önce bu şekilde seslenmişti.
Tek bir şey bile söylemedim ne eğildim  ne yüzüne baktım."Çok yorgun görünüyorsun."yorgun değildim çok sıcaktı."Ah!Gerçi unutuyordum şuan nerede olduğunu bile bilmiyorsun.Korkuyorsun,yüzüme bile korkunç. bakamadığından belli.
insanoğlu bilmediği şeyden korkar.
insanoğlu tarafından yetiştirildin korkmakta haklısın."Gözlerimle ona baktım."Yanılıyorsunuz."dedim.Kral cevap vermemi beklemiyormuş gibi küçümsercesine beni süzdü."Nerede olduğumu biliyorum.Burası Ateş krallığı sizde Ateş kralısınız ve ben sizin sarayınızdayım.Yeterince biliyor muymuşum?"Kral bir süre tepkisizce gözlerime baktı o sırada kapı tekrar açıldı.Gelen Yağızdı.

O içeri girdi hiçbir şey olmamış gibi beni tanımıyormuş gibi... yüzüme bile bakıyordu nasıl bakıyordu?Ona tüm nefretimle baktım.Kral bana döndü.
"Peki sen kim olduğunu biliyor musun?"güldüm."Bimediğim tek şey kim olduğum ne acıklı."kral Yağıza döndü ve cüretkar sesiyle."Sen anlat."
Dedi sonrada bana döndü."Farahın kızı olduğunu yine akıllara kazıdın."
Başımı dikleştirdim."O kim bilmiyorum ama ben Leyayım bunu da akıllara kazıyın."Kral bozulmuş bir ifadeyle yağıza doğru döndü bir süre ona baktı ve odadan çıktı.

"Merhaba Yağız! pardon başka bir ismin vardır değil mi?! ismin ne!?" yağız pişkince suratıma bakıyordu.
"Efendimiz sadece kim olduğunu anlatmamı istedi.kişisel hesaplaşmayı sonraya bırakalım su."rahatlığı beni delirtiyordu."Kimim ben?" dedim öfkemi bastırarak bunu bilirsem bunların hesabını sormak da kolaylaşacaktı."Sen su varisisin.Farah senin annen yani Su Kraliçesi baban ise Su kralı."dahasını bilmeliydim. "Madem ben su varisiyim o zaman söyle.benim insanların içinde ne işim vardı?"Yağız bir adım yaklaştı ama ben geri gitmedim ondan korkmuyordum.

"Sana bunu söyleyecek kişi ben değilim."hem buraya zorla getirip hem de hakkımda bildiklerini söylemiyordu.
"Küstah!"diye bağırdım tüm öfkemle
Oda bana öfkeyle bakıyordu bir adım daha yaklaştı."Beni böyle etki altına alabileceğini mi sanıyorsun."dedim  ve ona bir adım yaklaştım artık nefeslerimizi hissedebiliyorduk.
korkunç gözlerine bakarak."korktum çünkü ilk kez böyle hissetmiştim duygularımdan korkmuştum şimdi korkmuyorum çünkü sana karşı hiçbir şey hissetmiyorum."Yağız sinirle avcunun sıktı."Sadece bir görevdin bu kadar."beni sevdiğini söyleyen adam şimdi bana görevdin diyordu.

Ateş ve Su-lyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin