THE VAMPİRE [CHANGLIX] ver.

Senden Hoşlanıyorum

"belki bir gün oluruz"

Changbin lafını bitirir bitirmez
dudaklarıma yapışmıştı.
Dur artık kalbim!
Yoksa ölücem!

Beş, altı saniye sonra Changbin dudaklarımdan ayrılıp bana gülümsedi. Yanaklarımın kızardığına
yemin edebilirim.

Hyunjin'in bizi çağırması ile ayağa
kalktık ve onlara doğru yaklaştık.

Sandalyeye oturduğumda Changbin
soluma, Jisung'ta sağıma oturdu.
Jisung'un oturması ile benim ağzıma
ekmek tıkması bir oldu.
"aç ağzını, sana zorla kahvaltı yaptırcam"

Ağzımdaki ekmeği bitirdiğimde
Jisung kulağıma eğildi ve
"eniştemi iyi seçmişsin"
deyerek kıkırdadı.

Ne yani o da mı görmüştü bizi?

Kahvaltı bitmişti.
Bende elimde telefon ile çadırda
intetnetsiz oyun oynuyordum
çünkü burda telefon çekmiyordu.

Çadırın fermuarı açıldığında o
tarafa baktım. Gelen Changbin'di.
Elimden telefonumu alıp ekranını kapattı.

"hadi gel beraber gezelim"

Otura otura götüm uyuşmuştu.
Bu yüzden hiç düşünmeden onaylayıp
çadırdan çıktım.

En az yarım saattir yürüyorduk.
İkimizde yol boyunca bir şey konuşmamıştık.

En sonunda dayanamayıp
"yarım saattir yürüyoruz Changbin,
kamp alanından baya uzaklaştık,
orayı nasıl bulucaz"
dedim.

Changbin
"buluruz"
demişti. Ama nasıl bulucaktık?

Aklımı okumuş olacak ki;
"buluruz merak etme"
dedi.

Birazdaha yürüdükten sonra bir masa
gördük. Yanında da oturmak için sandalyeler vardı.
İlerleyip sandalyeye oturduk.

Changbin bir şey söylemek istiyor
ama çekiniyor gibiydi. Daha çok içine
atıp gerilmesin diye sormaya karar
verdim
"bana bir şey mi söylemek istiyorsun
Changbin?"

Soruyu sormam ile bana döndü.
"evet, ama korkuyorum"

"korkmana gerek yok,
ben seni her zaman dinlerim ve kızmam"
deyerek onu teselli etmeye çalıştım.

"ben... Birinden hoşlanıyorum"
dedi Changbin parmaklarını kütleterek.

"kimden?"
diye sordum.
Aslında bu onun kendi özel hayatıydı
ama merak etmiştim işte
"senden"

Nedensizce gözlerim dolmuştu.
Changbin bana sarılarak
"Felix, senden çok hoşlanıyorum"
dedi ağlayarak.

Bu duygu da neydi böyle?
İçimde onu öpme isteği ve ona sarılıp bende senden hoşlanıyorum deme hissi vardı ama daha yeni tanışmıştık herşey ani olmuştu. Bir insan(?) iki günde nasıl birinden hoşlanabilirdi ki? Hele ki benim gibi birinden.

İSTEMSİZCE kesinlikle İSTEMSİZCE
ben de Changbin'e sarılıp
"bende senden hoşlanıyorum"
dedim.

NE!?
AZ ÖNCE NE DEDİM BEN!?

Lafımı bitirir bitirmez Changbin o sıcak ve yumuşak olan dudaklarını dudaklarıma bastırdı.